Geçtiğimiz hafta yoğun eleştirilere neden olan gündem maddelerinden biri hiç kuşkusuz Maliye Bakanı Özdemir Berova’nın enflasyon ile ilgili açıklaması idi.
Maliye Bakanı Özdemir Berova, hayat pahalılığı belirleme koşulları içerisinde ülkede fırsatçılığın da etkili olduğunu ifade ederek bu nedenle hayat pahalılığının beklenenin üzerinde çıktığını iddia etti. Berova, ayrıca gelinen noktada hayat pahalılığı ile ilgili bir takım yeni düzenlemelerin yapılmasının kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
Berova’nın bazı kesimlerden benzer şekilde tepki toplayan Hayat Pahalılığı ile ilgili açıklamasını başka bir hafta ele almayı uygun bulup, bu köşe yazısında fırsatçılık olgusu üzerinde durmak istiyorum.
Özellikle ithalat ve toptancı piyasasında tam rekabet koşulları olmadığı için fırsatçılık ile fahiş fiyatların hâkim olduğu ve bunun sonucunda da perakende fiyatların sık sık arttığı birçok kesim tarafından bilinmekte ve zaman zaman basında şikâyet konusu olmaktadır.
Sorumsuz ve yetkisiz özel ve tüzel kişilerin fırsatçılıktan şikâyet etmesi demokratik çerçevede anlayışla karşılanabilir. Ancak, Maliye Bakanının fırsatçılık olgusunu tezekkür etmesi hem bakanlığı hem de kabineyi mutlaka bağlamaktadır.
Benim de gayet normal ve doğru karşıladığım üzere; birçok konuda başvurduğumuz gibi fırsatçılıkla mücadelede de Anavatan ile bilgi ve deneyim paylaşımına öncelik vermeliyiz.
Özellikle Koronavirüs salgını sürecinde fırsatçılık Türkiye hükümetini yasal ve idari önlemler alma durumunda bıraktı. Bunun sonucunda fahiş fiyat artışı ve stokçuluk yapanlara ağır para cezaları getirildi. Yapılan yasal düzenleme ile piyasada darlık yaratıcı, piyasa dengesini ve serbest rekabeti bozucu faaliyetler ile tüketicinin mallara ulaşmasını engelleyici faaliyetlerde bulunulamayacak. Ayrıca, fahiş fiyat artışı ve stokçuluk uygulamalarına yönelik düzenlemeler yapmak gerektiğinde denetim ve incelemelerde bulunarak idari para cezası uygulamak ve her türlü tedbiri almak amacıyla devlet yanında ilgili paydaşların da yer alacağı Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu oluşturulacak (https://covid19.ticaret.gov.tr/).
Fırsatçılığı cezalandırmak yanında fırsatçılığa fırsat veren iktisadi koşulların ortadan kaldırılması için de hükümet önlem almalıdır. Özellikle tam rekabet koşullarının sağlanmasında ticaretin önündeki engellerin kaldırılması, kartelci, tekelci ve hâkim gücün kötüye kullanıldığı durumlarda yerinde etkin müdahale edilmesi ile Rekabet Kurulunu tam bağımsız ve özerk hale getirilmesi hükümetin görevleri arasındadır.
Gerek fırsatçılığın denetlenerek cezalandırılması gerekse yapısal önlemlerin alınmasında tüm çalışmalar tartışmasız Ekonomi Bakanlığının uhdesinde yürütülmelidir. Ancak, speküle edildiği üzere temsil ettiği kesimin taleplerini tartıştırmak için gürültülü istifa blöfü yapan müsteşar ve siyasi pozisyonunu güçlendirmek için parti başkanlığına adaylığını pazarlık konusu yapan Bakandan müteşekkil Ekonomi Bakanlığından bu yönde faydalı ve sonuç veren çalışmalar yapması beklenebilir mi?