Medyada ve sosyal medyada dün ve bugün bana göre önemli ama kamuoyunun pek ilgisini çekmeyen haberler vardı.

  Neydi bu söz ettiğim haberler biliyor musunuz?

  Mağusa’da yabancı uyruklu üniversite öğrencileri gönüllü çevre temizliği yaptı.

  Girne’de Afrikalı öğrenciler ibadethane olarak kullandıkları binanın çevresini temizledi.

  Geçmişte de başka kentlerde zaman zaman yabancılar çevre temizliği yaptı, mesela plajlardaki çöpleri topladı.

  Başka ülkelerden geliyorlar ve çevremizin berbat halinden rahatsız olup, temizleme ihtiyacı hissediyorlar.

  Bu durumu son derece normal karşılıyor bu ülkenin birçok insanı, hatta bu temizlik çalışmalarını yok sayıyorlar.

  Halbuki hiç de normal değildir bu durum.

  Sen çevreni temizlemiyorsun, pisliğin içinde yaşamaya alışmışsın ama başka ülkelerden gelen insanlar sana çevreni temizliyor.

   Bu aslında utanç verici bir durumdur ama bilene…

   Mesela Mağusa’nın Çanakkale bölgesinde çevre temizliği yapan 22 yabancı uyruklu kişinin bu davranışı, bölgedeki vatandaşlarımız tarafından takdirle karşılanmış.

   Ne güzel, birileri gelip çevremizi temizlesin ve biz de onları takdir edelim.

   O kadar basit değil mi? Peki biz neden bu hassasiyeti göstermiyoruz?

   Elbette çevre temizliği yapanlar yalnızca yabancılar değil.

   Bazı duyarlı vatandaşlarımız, bazı dernekler, birlikler, oluşumlar sıkça çevre temizliği yapıyor.

   Yapıyor da ne oluyor? Kısa süre sonra yine kirletiliyor, bu temizlik çalışmaları suya yazı yazmak gibi bir şeye dönüşüyor. Bilinç de yok caydırıcı ceza da…  

   Temizlik yapanlar, sağ olsunlar da neden birileri hep kirletsin, başkaları da temizlemek zorunda kalsın.

   Kirlet belediye temizlesin, kirlet duyarlı insanlar temizlesin… Peki ama nereye kadar? Peki ama neden böyle olsun?

   Mesela yabancı uyrukluların da bu ülkede bu işe soyunması ilginç değil mi, sizi rahatsız etmiyor mu?

    Siz Avrupa ülkelerine gittiğinizde temizlik mi yapıyorsunuz yoksa oralardan geldiğinizde gördüğünüz temizliği anlata anlata bitiremiyorsunuz?

    Neden onlar temiz olmayı başarıyor da biz başaramıyoruz?  

    Şimdi sokaklarda temizlik yapan bu yabancı uyruklu öğrenciler, ülkelerine gittiğinde ne anlatacak?

   Tabii ki ne kadar pis bir ülke olduğumuzu ve temizlik yapmak zorunda kaldıklarını.

    Halbuki buraları tertemiz olsa, temizlik yapmak zorunda kalmasalar ve ülkelerine gittiklerinde temizliğimizi övseler daha iyi olmaz mıydı?

     Çöplerin, pisliğin içinde yaşamaya o kadar alıştık ki artık çevremizin kirli olduğunun bile farkına varamıyoruz.

     Başkaları çevreyi temizleyince de “Aaaa ne güzel temizliyorlar, sağ olsunlar” deyiveriyoruz.

     Yaşadığımız ülkeyi neredeyse yok etmeye ant işmişçesine, çevreyi kirletiyor ya da katlediyoruz.

     Ne dağ ne tepe ne ova ne orman ne dere ne deniz kurtuluyor elimizden, hepsinin de canına okuyoruz, mahvediyoruz…

     Neredeyse lağımla yaşamaya mahkûm edilmiş gibiyiz, artık gönül rahatlığıyla girecek deniz bulamıyoruz.

     Öyle bir ülke düşünün ki katı atık depolama alanı ya da halk deyişiyle çöplüğü hizmet veremiyor.

     Yani ülkenin çöplerini dökecek bir çöplüğü olmadığı için her tarafta çöplük alanlar yaratılmış.

     Şaşırdınız mı? Çevre temizliği, çevre bilinci olmayan, bunu önemsemeyen bir ülkeden ne beklersiniz ki?

     Ne halkı bilinçli ne caydırıcı cezalar var ne de merkezi hükümet ve yerel yönetimler çevre temizliği konusunda istekli…

     Gerçekten üzüntü verici bir durum, hatta ne acıdır ki umutsuz vaka gibi bir şey.

     “Daha iyi olsun” dedikçe tam tersine daha kötü oluyor.

     Böyle çevresini kirleten ve katleden bir ülkede turizmden ve üniversiteler adası olmaktan söz edebilir misiniz, söz etseniz de sonuçları iyi olabilir mi?

     Alın işte ülkemizde eğitim gören yabancı öğrenciler gönüllü çevre temizliği yapıyor.

    Tabii temizlik ihalesi alan şirketlerin de yabancıları; örneğin Afrikalı, Pakistanlı öğrencileri ya da işçileri çalıştıryor olması da başka bir ironi değil midir? Gönüllü temizleyen yabancı, parayla temizleyen yabancı...

     Oldu olacak ülkemize gelen turistlere de temizlik yaptıralım…