Durdurun ve Adaletsiz karar ve uygulamalara son verin. Kıbrıs sorununu hangi tarafın ne sebeple, nasıl ve ne zaman başlattığını hepsinden fazla bilen en büyük dünya kuruluşu olarak 60 sene 7 aydan beri süren bu sorunun gerçek ve adil bir çözüme kavuşması için yardımcı olun. Bu güne kadar bütün gelişmeler göstermiştir ki, Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğünün başlıca sebebinin BMGK’nin hukuk dışı siyasi  ve taraflı 186 sayılı kararı olduğu açıktır. Buna ilaveten ki çok büyük bir hatadır  adaletsizlik ve taraflılıktır, sorunu yaratan tarafın kesin olarak belli olduğu halde BM tarafından ta başından korunup kollandığı, ortak Cumhuriyetin yönetimini ve tek egemenliğini 3 aylığına geçici bir süre dahi olsa suçlu tarafa hediye etmesidir.

          Bunun yanı sıra 3 aylık süre geçtiği halde BM’nin soruna çare bulmadığı halde haksızca alınan 186 sayılı kararı sürekli uzatıp 725 aya ulaşması da BM’nin hanesine  büyük hata adaletsizlik ve haksız karar olarak yazılmasıdır. Bunlara ilaveten suçlu tarafın tüm BM çözüm planlarını reddetmesine rağmen ayni statüyü sürdürmesi, Cumhuriyetin tek egemeni ve yöneteni olarak devam etmesinde BM  desteğinin devam ettirmesidir ki bu da çözümden kaçmalarına sebep teşkil ettiği halde hiçbir baskıya tabi olmayıp üstelik daha fazla destek görmesi ise BM’nin haksız adaletsiz taraflı tutumunun çok açık şekilde ortaya çıkmasına sebep diğer hususlardır.

          Bütün bunlara ilaveten çok önemli hususlardan biri de tamamen masum Kıbrıs Türk Halkının 1974 öncesi 11 yılda yaşadıkları haksızca Cumhuriyet ortaklığından silah zoruyla kovulması, 103 köyden göç ettirilmesi, adanın yüzde üçüne sıkıştırılıp ambargo altında saldırılarla katliamlara uğratılması, korku endişe içinde aç susuz sefil perişan halde yıllarca insanlık dışı muameleye tabi tutulmasına karşılık ve tüm BM  çözüm planlarını kabul ettiği halde yıllardan beri hala ambargolarla dünyadan izoleli haksız cezalarla baskılarla bir kenara itilmesi ve  kazanılmış haklarından Cumhuriyet ortaklığından feragat etmesi için dünya kuruluşlarınca sürekli baskı altında tutulması, BM’nin hanesine ayrıca yazılan çok ağır adaletsizliktir.

          Bu gerçekler ortadayken, BM’nin 60 yıldan fazla süredir hala ayni tutum ve ahvalde güya çözüm araması, adaya arabulucu, temsilci göndermesi ve hala baskıları Türk tarafına sürdürmesi, BM’nin  Kıbrıs sorunu yanında dünyada mevcut diğer sorunlara da çözüm bulamaması göstermiştir ki, bu Teşkilatın artık dünya barışına yapacağı hiçbir katkısı kalmadığıdır. Daha doğrusu aslında dünya sorunlarını yaratan bizzat BMGK olduğudur ve artık sır olmadığıdır. Uluslararası Antlaşmaları çiğneyen ve dünyadaki diğer olaylarla itibarı yerle bir olan BMGK’nin istekleri doğrultusunda hala yeni bir antlaşma için ısrar etmesi çok gülünçtür ve kabul edilemez. Başta kendi çıkarlarını gözeten antlaşmalar peşindedirler. BM çözüm istiyorsa, önce ADALETLİ olmalıdır, Uluslararası Kıbrıs Cumhuriyeti Antlaşmalarını çiğnemekten ve çiğnetmekten vaz geçmelidir.

          BM’nin taraflı karar ve tutumuna yaslanan ve elinde tek koz olan Rum malları konusunda tutuklamaları sürdüren Güney Helen yönetimi, BM’nin haksız desteği arkasında olduğu sürece çözümden kaçacaktır. Meğer ki Kıbrıslı Türkler boyun eğip Helen egemenliği altında Batı Trakya Türkleri benzeri statüyü kabul etsin.  O yüzden baskıyı Rum mülkleri üzerine yoğunlaştırdı. Uluslararası Hukuk da arkasında. Mal mülk, bir Cumhuriyetten daha mı önemli? Yok mu Cumhuriyet, Devlet savunan bir kuruluş, mal mülkten başka? Hani

          BAY GUTERRES, BAYAN HOLGUİN, EY DÜNYA;  61 YILDIR GASP EDİLEN, İŞGAL ALTINDA TUTULAN, BUNA İMKAN VE FIRSAT VEREN, TÜRKLERİN KIBRIS CUMHURİYETİNDEKİ EŞİT ORTAKLIK HAKLARI NE OLDU, NE OLDU DA ELİNDEN ALINDI DA SUÇLUYA VERİLDİ, BU ADALETSİZLİĞE KİM BAKAR, KİME, NEREYE BAŞ VURALIM, YOK MU İLGİLENEN DÜNYA KURULUŞU BUNCA YILDIR? BMGK  HUKUK DIŞI 186 KARARI, ULUSLARARASI ANTLAŞMALARIN ÜSTÜNDE MİDİR? DÜNYAYI KANA BULAYAN ÇIKARCI BEŞ ALTI EMPERYALİN İSTEKLERİ HER ŞEYİN ÜSTÜNDE Mİ, 190 BAĞIMSIZ!!!!!  ÜLKE, DİLİNİZ İRADENİZ Mİ BAĞLI YOKSA????  YAZIK.