İki aydır, et ucuzladıydı, ucuzlayacaktı, ithal et geldiydi gelecekti, tartışmalar, eylemler, uzlaşmalar, yedik canımızı…

  Tam hayvancılar ile hükümetin bir uzlaşmaya varmak üzere olduğunun açıklandığı gün, elektrik tarifelerine yüzde 13 zam geldiği duyuruldu.

   Yaaaa, siz vatandaşa 350- 450 TL’ye satmak üzere ithal et getirirken, elektrik tarifelerine yaptığınız yüzde 13’lük zamla zaten her şey pahalı olacak, hatta oldu bile.

    Tek ürünü ucuzlatmaya çalışmak, her şeyden bağımsız insanların et satın almasını beklemek anlamsızdır…

   Mesele şu ki; genel olarak piyasayı ucuzlatabiliyor musunuz? Genel olarak halkın alım gücünü koruyabiliyor, dengede tutabiliyor musunuz?

    Bir taraftan “eti ucuzlatıyorum yiyin” diyorsunuz, diğer taraftan elektriğe zam yapıyorsunuz hem de normalden daha fazla elektrik tüketecekleri yaz aylarında.

   Elektrik pahalı, tüp gaz pahalı, akaryakıt pahalı… Üstelik akaryakıtın dünya piyasalarında fiyatı düşerken KKTC’de düşmüyor…

   Tüm sektörlerde en büyük girdiler elektrik, akaryakıt, tüp gazdır…

   Bunlar fahiş fiyata satılırsa, piyasanın ucuzlamasını mı beklersiniz?

   Bu ülkede ne ucuz kaldı ki?

   Bu ay devlet çalışanlarının maaşlarına yansıyan hayat pahalılığı ödeneği ve özel sektör çalışanları için yeni asgari ücretten sonra bir bakın bakalım fiyatlara, hemen her şey zamlandı, hatta bazı fiyat artışları oldukça yüksek, insaf sınırlarını zorlayan oranda…

    Eti ucuzlatacakmışız, memlekette neredeyse savaş çıkacaktı, iki ay tartıştık, hayvancı 10 gün eylem yaptı…

    Peki ne için? Ne için olacak, bir hiç uğruna…

    Et ucuzlayacak da her şey tamam mı olacak?

    Hatta sizin ucuz dediğiniz 350- 450 TL’yi bile veremeyecek insanlar var bu ülkede.

    Et almakla yetmiyor ki, yiyecek olarak yalnızca et girmiyor ki evlere.

    “Asgari ücreti artırdık” diyorlar, dönüyorlar asgari ücretin bilmem kaç oranında halktan talep edilen dolaylı vergileri, harçları, hizmetleri, cezaları artırıyorlar.

    Piyasa zaten kendini ona göre ayarlıyor, asgari ücretliye alacağı artışı hayır ettirilmiyor.

    E o zaman asgari ücretin artmasının ne anlamı kalıyor?

    Efendim ne olmuş? Elektrik tarife türlerine göre, alınan depozit tutarları ve maktu ücretleri yeni asgari ücret miktarı üzerinden yeniden güncellenmiş.

    Oh, bravo size, iyi yaptınız, basın zammı bakalım, basın zammı da nasıl olsa ülkeye ucuz ithal et geliyor.

    Ha bu arada belediyeler de “hizmet resmi” adı altında bizden aldığı vergiyi asgari ücrete gelen artıştan sonra, yeniden düzenlemenin hazırlığındaymış.

    Zaten yüksek olan bu “hizmet resmi”, daha da yükselecekmiş…

    Belediyeler siz de basın zammı, zaten bu belediyelerin birleşmesi ve düzenlenmiş yeni Belediyeler Yasası bize okkalı zam olarak yansıdı, başka bir faydasını göremedik.

    “Belediyelerin gelirleri artırılacak” dediler, meğerse biz halka geçirme organizasyonuymuş, anladık biz onu…

     Yani diyeceğim o ki, olan vatandaşa oluyor, vatandaş ateşe düşmüş gören yok, alakasız meselelerle uğraşılıyor, gündem dolduruluyor.