Dikkat ediyor musunuz ülkenin her tarafından yolsuzluk haberleri geliyor…
Hiç beklemediğiniz kişi ve kesimlerin de yasadışı işler yapması, “Neler oluyor?” dedirtiyor.
Kişiler hem yasalardan korkmuyor hem de ahlaki bir hassasiyet kalmamış.
“Yolsuzluk”, “usulsüzlük”, “rüşvet” denince devlet kadroları akla geliyor ama özel sektörde; şirketlerde, işyerlerinde de parayla direkt ilgili personelin yolsuzluk yaptığını görüyoruz.
Her ne kadar da doğru bir yol izlenmese ve suçlular ile suçsuzlar birbirine karıştırılıp bazı kişiler mağdur edilse de “reçete soruşturması” gösteriyor ki bu konuda görevini istismar edenler var ve bu da gerçekten üzüntü verici bir durum…
“Sahte diploma” olaylarına baktığınızda, akıl almaz korkunç şeyler yapıldığını görüyoruz.
Hiç üniversiteye devam etmeyen kişilere bir saatte diploma verdiler, birçok kişiyi içine çeken ortaya kocaman bir suç olayı ortaya çıktı…
Aralarında “yapabilir” dediğimiz insanlar olsa da bu yolsuzluklara bulaşacağına ihtimal vermediğiniz kişileri de gördük, üzüldük, hayal kırıklığına uğradık.
Sonra bir rüşvet furyasıdır gidiyor, birçok kişinin ismi rüşvet olaylarına karıştı.
Rüşvet olaylarında ortada büyük paralar dolaştığı da söylenirken, öte yandan bazı kişilerin daha küçük şeylere tenezzül ettiğini ve rüşvet istemenin artık sıradan bir davranış haline geldiğini görüyoruz.
Bir taraftan üst düzey yöneticiler tutuklanıyor, mahkemeye çıkarılıyor, diğer taraftan bazı başka siyasi yöneticilerin de adı bu tür olaylarla anılıyor.
Kamudaki rüşvetin sanılanın çok üzerinde olduğu söyleniyor, ortada çok ciddi iddialar var.
Üst düzey yöneticilerin insan kaçakçılığı olayına karıştığı da söyleniyor, sırada o konuda tutuklamalar olacağı öne sürülüyor…
Öte yandan özel şirketlerde de bazı personelin çalıştığı yeri çaldığını, hesabına para geçirdiğini, hırsızlık yaptığını görüyoruz.
Peki bulaşıcı bir hastalık, bir salgın gibi bu olayların yayılmasının sebebi nedir?
Yıllardır yapanın yanına kaldığı ve “bize bir şey olmaz” duygusunun hâkim olduğu için mi acaba?
Bu tür olaylar siyasi yöneticiler tarafından bastırıldığı, ortaya çıkması engellendiği için mi?
Bir şekilde ortaya çıksa da dosyalar bastırılıyor diye mi yoksa?
Meseleler mahkeme aşamasına gelse de davaların yıllarca sürmesinden dolayı mı bu cesaret?
İnsanlar neden yolsuzluk yapıyor, neden rüşvet alıyor, neden çalıştığı yeri çalıyor?
Hak etmediği makamda oturan, görevlerde bulunan kişilerin fırsat düşkünlüğü mü sorun?
Kişiler kolay paraya alıştırıldığı için mi?
Özenti lüks yaşama ya da kumara parası yetmediği için mi?
Tüm saydıklarımın rolü var…
Evet kazandığından fazlasını harcama, olmayan para üzerinden sahte hayatlar yaşama kişileri sahtekarlığa, yasadışı işlere bulaştırıyor.
Kumara para yetiştirsin diye yoldan çıkanlar da var…
Bunları da göz ardı etmeyin…
Bakın üst düzey devlet çalışanları, siyasiler, polisler, askerler de yolsuzluk olaylarına karışıyor.
“Kimi kime şikâyet edelim? Anamızı belleyen kadı” durumu çıkmış ortaya…
Ülkede ciddi bir ahlaki erozyon, ahlaki çöküntü ve çürüme var…
Bir ülke kötü yönetiliyorsa, bir şekilde her şey kötü oluyor.
Siyasi yöneticilerin adı yolsuzlukla anılırsa ve yolsuzlukların üstünü örtmeye çalışırlarsa, nasıl bir sonuç çıksın istersiniz ki bu ülkede?
Devlet olanaklarını partizanca dağıtmak, partizanca atama ya da istihdam yapmak da bir tür rüşvettir…
Rüşvete alıştırılmış bir halk grubunun daha sonra nasıl davranmasını beklersiniz ki?
Ahlaki erozyon başladı mı yayılarak gider…
Devlet kademelerindeki kişilerin usulsüz işlerde birbirine gebe bırakılması, ciddi bir sorundur, çünkü birbirilerinin kusurlarını da örtmeye çalışırlar.
Bu yolsuzluk olaylarının üzerine gidilmeli ve kim olursa olsun gözünün yaşına bakılmamalı, mahkeme aşması yıllarca sürmemeli.
Suç işleyenler ibretlik cezalar çekmeli, başkaları için caydırıcı olmalı, aksi takdirde bu çürüme durdurulamaz, ülke daha da yaşanmaz hale gelir.
