Yrd. Doç. Dr. Özker Kocadal, Kanal T ekranlarında katıldığı programda Kıbrıs meselesine ve bölgedeki diplomatik gelişmelere dair önemli değerlendirmelerde bulundu. Kocadal, Cenevre’de süren görüşmelerle ilgili aşırı iyimser ya da kötümser yaklaşımlara kapılmadan, sürecin ihtiyatlı bir iyimserlikle takip edilmesi gerektiğini vurguladı. Avrupa Birliği ile Türkiye arasındaki ilişkilerin seyrine de dikkat çeken Kocadal, özellikle Almanya’da hükümetin kurulmasının ardından Türkiye-AB ilişkilerinde yeni adımların atılabileceğini belirtti.

Kocadal, bölgedeki gerginliğin azalmasının önemli bir fırsat sunduğunu ifade ederek, Türkiye'nin son dönemde dış politikada özellikle Yunanistan ve diğer ülkelerle ilişkilerini normalleştirme yönünde attığı adımların Kıbrıs’taki sürece olumlu yansıyabileceğini söyledi. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin son dönemde artan silahlanma politikalarını ise dikkatle izlediklerini belirten Kocadal, bu durumun NATO ve ABD politikaları çerçevesinde dengeye oturmasının beklendiğini dile getirdi.

Kıbrıs sorununun çözümünde mevcut yöntemlerin tıkandığına da değinen Kocadal, yalnızca liderler düzeyinde değil, geniş katılımlı, toplumun farklı kesimlerini dahil eden yeni bir müzakere modeli geliştirilmesi gerektiğini savundu. Özellikle iki tarafın birlikte küçük ama somut adımlar atmasının güven ortamının tesis edilmesine katkı sağlayacağını belirten Kocadal, güven artırıcı önlemlerin ve halklar arası temasların sürecin kilidini açabilecek unsurlar olduğunu ifade etti.