Ülkemizin kanayan yarası olan trafik kazaları, can almaya devam ediyor.
Sürücü hatalarından meydana gelen kazaların yanı sıra, yollarımızın berbat durumu, kazaların olma sebeplerinin başında geliyor.
Delik deşik, kalitesiz asfalt üzerinde araç kullanmaya çalışıyoruz.
Çökmüş, çizgileri silinmiş, hiçbir güvenliği olmayan yollarda adeta kelle koltukta gidiyoruz.
Peki, silinmiş veya yerinden sökülmüş yönlendirme ve uyarı tabelalarına ne demeli?
Işıklandırması olmayan yollarda, her an karşınıza bir şey çıkabiliyor.
Devamlı ölümlerin olduğu Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu örneği var mesela.
Türkiye Cumhuriyeti tarafından 20 km uzunluğunda projelendirilmiş, çift şeritli bu yolun 11 km’lik kesimi, 20 Temmuz 2021 tarihinde hizmete sunuldu.
Bu yolun amacı Lefkoşa trafiğini rahatlatmak, transit geçişleri şehir dışına taşımaktı.
Yıllık ortalama günlük trafik miktarı 40 bine ulaşan, KKTC’nin en yoğun güzergâhı olan Lefkoşa-Gazimağusa Yolu’ndaki dur-kalk beklemelerini ortadan kaldırmayı amaçlayan bu yol, 21 dakikada kat edilen Lefkoşa şehir geçişini 9 dakikaya indirmiş, seyahat süresini ise 12 dakika kısalmıştır.
12 dakika demek, yoldaki sürat limitinin, şehir içine göre daha yüksek olması demek.
Peki bu yol, bu sürate uygun mu?
Gündüz kısmen uygun, fakat gece uygun değil.
Özellikle yol üzerinde bulunan çemberler, tam bir ölüm tuzağı.
Işıklandırılması olmayan çemberlerde meydana gelen kazalarda, çok sayıda kişi hayatını kaybetti.
Hele bir de Sanayi Çemberi var ki!
Sayısız kazanın meydana geldiği, çok sayıda kişinin hayatını kaybettiği bu çemberde, diğer çemberlerde olduğu gibi, hala daha bir adım atılmadı.
Yahu, bu çemberde devamlı surette kaza meydana geliyor ve insanlar ölüyor!
Farkında değil misiniz?
Adım atmak için daha kaç kişi ölmeli?
Bu durum, ulaştırmadan sorumlu kişiler açısından hiç mi önemli değil?
Hade onları geçtim, bu ülkenin başbakanı, cumhurbaşkanı, hiç mi olayın vahametinin farkında değiller?
Biz böyle güçlüyüz, böyle başarılıyız, böyle çağdaşız demekle bu işler olmuyor sayın ülkeyi yöneten zatlar…
İcraat lazım…
Nasıl mı? Tabii ki çalışarak.
Özelde bu çember, genelde ise tüm çemberler gözlem altına alınmalı, o noktalarda meydana gelen kazalar incelenmeli ve tekrar yaşanmaması için önlem alınmalı.
Işıklandırılmalı, uyarılar güçlendirilmeli…
Çağdaş dünyada olduğu gibi…
Hiç para yok da demeyin, çünkü bizler her yıl bu yollar için binlerce lira ödüyoruz ve adım atılmasını bekliyoruz…
Adım Atmak İçin Daha Kaç Kişi Ölmeli?
Uğur Kaptanoğlu
Yorumlar