Mağusa’nın önemli tarihi değerlerinden olan tarihi atlı cenaze arabası, Lala Mustafa Paşa Cami’nin (St. Nicholas Katedrali) avlusunda, sadece 2 adet oturma bankının arkasında, toz ve toprak içerisinde korumasız olarak sergileniyor.

   Geçmişte adada sadece 5 adet bulunan atlı cenaze arabaları, 1950’li yıllara kadar kullanılıyordu. Motorlu araçların kullanılmaya başlanması ve atların cenaze taşırken dışkılarını yola yapması nedeniyle kullanımları sonlanan atlı cenaze arabalarından sadece 3’ü günümüze kadar gelebildi.

    Mağusa Kent Müzesi Derneği Başkanı Prof. Dr. Uğur Ulaş Dağlı, günümüze kadar korunan atlı cenaze arabasının terk edilmiş şekilde olduğu yerde bulunduğunu söyledi ve kente yapılmasını talep ettikleri kent müzesinde muhafazasının ve sergilenmesinin yapılması gerektiğine vurgu yaptı.

ar11

Dağlı: Birçok kentte kent müzesi var!

   BAĞIMSIZ Gazete’ye konuşan Mağusa Kent Müzesi Derneği Başkanı Prof. Dr. Uğur Ulaş Dağlı, kent müzelerinin kentte gerçekleşen olayların, iz bırakan insanların, binaların, mekanların, objelerin ve araçların sergilendiği yerler olduğunu söyledi.

   Günümüzde birçok kentte, kent müzesi veya kent tarihi müzesi diye müzeler olduğunu belirten Dağlı, kentle ilgili her şeyin bu müzelerde sergilenmekte olduğunu bildirdi. Dağlı, bu müzelerin kentin belleğini oluşturan merkezler olduğunu, derneklerinin de tüm değerlerin toparlanacağı bir müze oluşturma amacıyla kurulduğunu dile getirdi.

ar8

“Tarihi cenaze arabası terk edilmiş gibi duruyor!”

   Prof. Dr. Uğur Ulaş Dağlı, günümüzde St. Nicholas Katedralinin bahçesindeki tarihi cenaze arabasının adeta terk edilmiş şekilde durduğuna vurgu yaptı.  Bu arabanın Kent tarihi içerisinde önemli bir değeri olduğuna vurgu yapan Dağlı, birçok ülkede günlük yaşamın bir parçası olan bu tür araçların hikayeleri ile birlikte Kent veya Tarih müzelerinde sergilenmekte olduklarına işaret etti.

   Bu anlamda Mağusa kentinin kendisine ait tüm değerlerin sergileneceği bir Kent Müzesine kavuşmasının oldukça önem arz ettiğini söyleyen Dağlı, Mağusa’da çok zengin bir yaşam tarihi olduğunu, tartışmasız Mağusa’nın bir an önce bir müzeye kavuşması gerektiğini bildirdi.

ar7

“Kent müzesi için derneğimiz hazırdır”

    Prof. Dr. Uğur Ulaş Dağlı, Mağusa Kent Müzesi Derneği olarak müze yapılması konusunda alt yapı olarak hazır olduklarını, Müzenin oluşturulması için teknik alt yapıyı kurguladıklarını ve ayrıca bellek oluşturma konusunda yoğun çalışmalara da başladıklarını açıkladı.

   Bu konun paydaşları ve ev sahibi olan Eski Eserler ve Müzeler Dairesi ve Gazimağusa Belediyesinin Müze için bina sağlaması konusunda ciddi bir şekilde girişimde bulunması gerektiğini ifade eden Dağlı, şu an Mağusa Suriçi’nde atıl ve kapalı durumda birçok bina bulunduğunu, bunların müze olması için bir an önce karar verilmesi gerektiğini söyledi.

  Kararsız kalınan her geçen gün tarihimizin unutulmasına etki etmektedir olduğunu anlatan Dağlı, “en geç bugün bu karar alınmalıdır” diyerek konuşmasını tamamladı.

ar5

Bağışkan: 5 tane atlı cenaze arabası vardı

   Eski Eserler ve Müzeler Dairesi eski Müdür Yardımcısı, Arkeolog Tuncer Hüseyin Bağışkan, 26 Nisan 2023 tarihinde sosyal medya hesabından tarihi atlı cenaze arabaları ile ilgili yaptığı paylaşımda, yazılı ve sözlü kaynaklara göre eskiden Kıbrıs genelinde definlerde kullanılan beş tane atlı cenaze arabası bulunduğunu belirtmişti.

   Tuncay Hüseyin Bağışkan, bu arabaların Lefkoşa, Girne, Mağusa, Larnaka ve Lefke şehirlerinde olduklarını, ancak bunlardan sadece Larnaka, Girne ve Mağusa’da kullanılanlar günümüze geldiğini söyledi. 

   Lefkoşa ile Lefke’de kullanılanların bulundukları yerler ile akibetleri hakkında herhangi bir bilgi sağlanmasının mümkün olmadığını anlatan Bağışkan, dileğinin paylaşımdan sonra bunların yerlerinin ve/veya akibetlerinin saptanması mümkün olduğunu kaydetti.

AR2

“Atlar cenaze taşırken yola dışkılarını yapıyordu”

    Lefkoşa’nın cenazeleri 24 Haziran 1957 tarihine kadar Küçükkaymaklı mezarlığına atlı cenaze arabasıyla taşındığını ifade eden Bağışkan şu ifadelere yer verdi:

   “Kullanılmadığı zamanlarda ise arabanın sürücüsü olan Ölüyücü Kör Arif’in Girne Kapısı mezarlığındaki evde bulunmaktaydı. Ancak cenazelerin kullanılmakta olan Kaymaklı mezarlığına taşınması sırasında arabayı çeken atlar dışkılarını yollara yaptıklarından arkadan gelen cemaat bunların üzerine basmaktaydı. Hoş olmayan bu durumun önlenmesi için önce hayvanların arkalarına birer torba bağlanması düşünülmüş olmasına karşın bu konudaki sorun çözülmemiş.

   Nihayet 24 Haziran 1957 tarihinde Fort marka motorlu bir araç satın alınmasıyla cenazeler bu araçla mezarlığa taşınmaya başlanır. Atlı cenaze arabası 1959/60 yılına kadar Girne Kapısı mezarlığında korunurken, okulların mezarlığa inşa edilmeye başlanmasından sonra akibeti hakkında herhangi bir bilgi sağlanması mümkün olmamıştır.

   Lefke’deki Aşağı ile Yukarı Camilerde 1937 yılının başlarına kadar herhangi bir cenaze arabası olmadığından, cami vakfı hesabından bir cenaze arabası alınması Lefke ahalisi tarafından Evkaf Murahhaslığı’na topluca başvuruda bulunulur. Evkaf’ın bu konudaki 29.1.1937 tarihli görüşü, cenaze arabasının iane olarak verilmesi ve arabanın Aşağı Cami ile Orta Cami tarafından ortaklaşa kullanılması doğrultusunda olur. Evkaf murahhaslığı tarafından sağlanan atlı cenaze arabasının üzerindeki eski Türkçe yazılar Şeriye mahkeme hakimi Ahmet Burhaneddin Bey (Burhan Bey) tarafından yazılır. Böylece Lefkoşa, Girne, Mağusa ve Larnaka’da kullanılan atlı cenaze arabalarının bir benzerinin yapılıp Lefke’ye teslim edildiği, Lefke Müdürünün 30.3.1937 tarihli yazısıyla Evkaf Murahhaslığı’na bildirilir. Ancak günümüze kadar gelmeyen bu cenaze arabasının bulunduğu yer ile akibeti hakkında herhangi bir bilgi sağlanması bugüne kadar mümkün olmamıştır”.

Tuncer Hüseyin Bağışkan, eskiden Larnaka’daki definlerde kullanılan atlı cenaze arabasının halen Larnaka Cami-i Kebir’in (Ulu Cami’nin) zemin katındaki odalardan birinde diğer dini kitaplarla birlikte bulunmakta olduğunu ifade etti.           

    Eskiden Mağusa’daki definlerde kullanılan atlı cenaze arabasının halen Mağusa Lala Mustafa Paşa Camisi’nin güneybatısındaki halk açık ortaçağa ait bir mekân içinde sergilendiğini anlatan Bağışkan, Girne’nin atlı cenaze arabasının önceleri Yukarı Girne’deki Acemzade Mescidi’nde korunmakta olduğunu, ancak 1984 yılında Walter Trevor Taylor tarafından Çatalköy’de “Kıbrıs Yaban Hayatını Koruma, Geliştirme ve Yaşatma Vakfı’ kurulması üzerinde cenaze arabası oluşturulan çiftliğe verildiğini, şimdilerde çiftlikteki halka açık bir odada diğer folklorik malzemelerle birlikte sergilenmekte olup ziyaretçilerin hayli ilgisini çekmekte olduğunu söyledi.  

ar9ar10