Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nda sendikaların itirazları görüşülürken, toplantıda tansiyon yükseldi. Hükümetin ve işverenlerin asgari ücrete yönelik tutumu nedeniyle işçi temsilcisi Hür-İş, toplantıyı terk etti.

Toplantının ardından masayı terk ederek açıklama yapan Hür-İş Başkanı Ahmet Serdaroğlu, komisyon sürecinin adil yürütülmediğini belirterek hükümet ve işveren temsilcilerini sert sözlerle eleştirdi. Serdaroğlu, hükümetin işçi kesimine yönelik samimi bir yaklaşım sergilemediğini ve asgari ücretliye hayat pahalılığı oranında artış verilmemesi için önceden işverenlerle anlaştığını iddia etti.

“Yüzde 11.12’ye ‘evet’ diyeceğiz dedik, kabul edilmedi”

Serdaroğlu, toplantıya itirazlarını değerlendirmek amacıyla katıldıklarını ancak hükümet ve işveren temsilcilerinin itirazları okumadan doğrudan oylamaya geçtiğini vurguladı. Hükümetin masaya koyduğu %11.12’lik hayat pahalılığı oranını kabul etmelerine rağmen, hükümetin bu oranda bir artışı bile vermek istemediğini söyledi.

"İşçi tarafı olarak %11.12’yi kabul ettik. Ancak hükümet bu oranı bile vermemek için toplantıyı yönlendirdi. Masada oyun oynandı, biz de buna tepki göstererek toplantıyı terk ettik."

"Banane Bakanımdan"

Serdaroğlu, toplantıda yaşanan bir diğer krizin de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarı Tahir Serhat’ın açıklamaları olduğunu söyledi.

Serdaroğlu, Çalışma Bakanı Sadık Gardiyanoğlu’nun daha önce yaptığı “artış ne hayat pahalılığının altında ne de üzerinde olacak” açıklamalarını Tahir Serhat’a hatırlatmasının ardından, Serhat’ın ”Banane Bakanımdan” dediğini iddia etti. Serdaroğlu bu sözlerin hükümet içinde bile ciddi bir uyumsuzluğa işaret olduğunu vurguladı.

Serdaroğlu’nun açıklaması şöyle:

"Sayın Bakan daha önce hayat pahalılığı oranının altına düşülmeyeceğini açıklamıştı. Ancak müsteşar toplantıda, ‘Bana ne Bakanımdan’ diyerek bunu hiçe saydı. Hükümet kendi içinde bile anlaşamıyor. Asgari ücretliye hakkını vermemek için her yolu deniyorlar."

"Asgari ücretliyi vatandaşlıktan mı çıkardınız?”

Hür-İş Başkanı Serdaroğlu, hükümetin ve işveren temsilcilerinin tutumuna tepki göstererek asgari ücretlinin ekonomik koşulları görmezden gelindiğini belirtti.

Serdaroğlu, Komisyon Başkanı Serhat’ın “asgari ücret ile geçinen mi var?” sözlerine tepki olarak, “bu ülkede binlerce asgari ücretli var, siz okullarda çalışan hademeleri, özel sektörde çalışan emekçileri, kamuda taşeron firmalar aracılığıyla çalışan birçok kişiyi görmezden mi geliyorsunuz? Onları vatandaşlıktan mı çıkardınız da haberimiz yok…” dedi.

Serdaroğlu şöyle devam etti: "Bu masada asgari ücretli vatandaş olarak bile görülmüyor. Onların derdi kendi maaşları ve kazançlarıdır. Bu ülkede asgari ücretle geçinen binlerce insan var ama onlar için hiçbir şey yapmıyorlar." dedi.

"İşçiye zam vermemek için her yolu denediler"

Serdaroğlu, hükümetin ekonomik politikasının işçiden yana olmadığını belirterek, asgari ücreti artırmamanın arkasında işverenlerle yapılan gizli anlaşmalar olduğunu öne sürdü.

"Bu süreçte hükümetin asıl derdinin halk değil, kendi çıkarları olduğunu açıkça gördük. İşçiye zam vermemek için her yolu denediler. Tüm verileri sunduk ama buna rağmen kararları değişmedi. Çünkü niyetleri zaten işçiye hak ettiğini vermemekti."

"Derdimiz hem geçim hem de seçim”

Hür-İş Başkanı, hükümetin işçilere yönelik politikalarına karşı mücadelelerinin devam edeceğini ve erken seçim çağrısı yapacaklarını söyledi.

"Bu süreci tüm sendikalar, sivil toplum örgütleri ve halkla birlikte değerlendireceğiz. Bundan sonraki eylem planımızı oluşturacağız. Ancak artık bir şey net: Bizi bu duruma düşürenleri bir daha başımıza getirmeyeceğiz. Bizim derdimiz geçimdi, şimdi durum değişti. Derdimiz artık hem geçim hem de seçim, sandıkta bu tokadı vuracağız!"

Eylem hazırlığı...

Hür-İş Başkanı, sokakta mücadeleye devam edeceklerini ancak bu mücadelenin demokratik yollarla süreceğini belirtti. "Yıkıp dökmek bizim tarzımız değil ama halkın sesini duyurmak için mücadeleye devam edeceğiz. Bugün gelmeyenler yarın gelecek, bu adaletsizliğe karşı herkes sesini yükseltecek" dedi.

Asgari Ücret Saptama Komisyonu’nun aldığı karara yönelik tepkiler sürerken, sendikaların nasıl bir yol izleyeceği önümüzdeki günlerde netleşecek.