Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur, Merkez Bankası’nın bankalara gönderdiği talimatın stratejik olarak yapılan “çok büyük bir yanlış” olduğunu söyledi. Türkiye’den gelen veya Sermaye Piyasası Kurulu’ndan (SPK) lisansları olan firmaların yaptığı değerlemelerin kabul edildiğine işaret eden Sungur, Merkez Bankası’nın böyle bir yetkisinin olmadığını savundu. 17 Nisan 2007 tarihli Emlakçıların Kayıt ve İşlemleri Yasası’na göre gayrimenkul değerlemelerinin emlakçılar tarafından yapılabileceğini belirten Sungur, şöyle devam etti: “Türkiye’den Kıbrıs’a gelen bir kuruluş, SPK belgesine sahip olduğu için Merkez Bankası tarafından muteber kabul ediliyor ama 30 yıldır Kıbrıs’ta emlakçılık ve değerleme yapmış kişiler muteber sayılmıyor! Bu çok büyük bir stratejik yanlıştır. Merkez Bankası çok yanlış bir karar aldı”. “SPK eğitimleri Kıbrıs’la uyumlu değil” Merkez Bankası’nın aldığı kararın belli bir zümreye ayrıcalık olduğunu savunan Sungur, “SPK eğitimleri Kıbrıs’la uyumlu değil. SPK’dan belge alan kişiler Türkiye’deki yasalara uyumlu eğitim alıyorlar. 30 yıldır Kıbrıs’ta mesleğin eğitmiş olduğu kişiler varken, SPK eğitimli kişilerin kabul edilmesi çok büyük bir hatadır” ifadelerini kullandı. Yetkililerin bu konuda bir an önce düzenleme yapması gerektiğini belirten Sungur, şöyle devam etti: “Eğer bir gayrimenkule ilişkin bir değerlendirme yapılacaksa, bu işi emlakçılar yalnız yapmalı diye bir iddiamız yok. Çünkü mesela bir bina değerlendirmesi yapılacaksa mimar imzasına gerek var. Ancak emlakçının o binanın yöresel fiyatıyla ilgili aynı belge üzerine görüş vermesi de gerekiyor. Eğer tüm bunları düzenleyecek, değerlendirme eğitimi almış bir kişi de varsa bunların hepsi bir şablonda toplanmalı. Yani kısaca bu bir ekip olayıdır. Sadece bir kişiye bağlı değildir.” Sungur, Kıbrıs’ın çok küçük bir ada olduğunu ifade ederek değerleme işlerini sadece bir kişinin yapmasının doğru olmadığını söyledi. “Tüm kesimleri mutlu edecek bir sistem oluşturulmalı” Ekspertiz işlerini sadece birkaç kişinin yapmasına izin verilmesi durumunda gayrimenkul fiyatlarının daha da yükseleceğine dikkat çeken Sungur, “Bu işi sadece 7-8 kişiye verirseniz sadece bu kişilerin çok iyi para kazanmasını sağlarsınız. Bunun kimseye avantajı yoktur. Bu sadece bir zümreye ayrıcalık tanınmadır” ifadelerini kullandı. Hasan Sungur, günümüz koşullarına göre yapılması gerekenleri şu şekilde sıraladı: “1. Eğer bir arazi değerlendirilecekse, kesinlikle Türkiye’den gelen veya Türkiye’de eğitim gören biri bu işi yapmamalı. Onlar arazi fiyatlarını bilemez, sadece emlakçı bilir. 2. Eğer bir bina değerlendirmesi olacaksa emlakçının yanı sıra bir mimar veya mühendisin de değerlendirmeye katılması gerekir. Ama bunun yanında eğer SPK belgeli biri de varsa o da düzenlemeyi yapabilir.” 3. Merkez Bankası belli bir kesimi öne çıkarmak yerine tüm kesimleri mutlu edecek bir sistem oluşturarak en sağlıklı yapıyı oluşturmalı.”