Kuzey Kıbrıs Gayrimenkul Değerleme Uzmanları Birliği Başkanı Kutay Ramiz, gayrimenkul değerleme uzmanlığı mesleğinin sadece alım-satım bilgisi değil, alanında eğitim ve piyasa bilgisi ile yatırım analizi ve maliyet yöntemi gibi farklı metotların bilinmesini gerektiren ayrı bir “bağımsız meslek” dalı olduğunu söyledi. Ramiz, Merkez Bankası’nın, gayrimenkul değerleme uzmanlığının lisanslanması konusunda çalışma yürüttüğünü belirtti. KKTC’de şu anda bu konuyla ilgili yasanın 62/2017 tarihli “Bankacılık Yasası” olduğunu dile getiren Ramiz, bu yasa nezdinde bankalara hizmet verecek gayrimenkul değerleme uzmanlarının yetkinlikleri ve lisanslanmasının Merkez Bankası tarafından yapıldığını kaydetti. Kutay Ramiz, 62/2017 tarihli Bankacılık Yasası yürürlüğe girdikten sonra bankalara hizmet veren tüm değerleme uzmanlarının Merkez Bankası’na toplantıya çağrıldığını belirtti. Ramiz, söz konusu toplantıda gayrimenkul uzmanlığının ayrı bir meslek dalı olduğu ve bu konuda yapılacak düzenlemelerle bu sektöre kriterler getirileceğine yönelik ön bilgi verildiğini söyledi. Türkiye’de gayrimenkul değerleme uzmanlığı yapmak isteyen kişilerin Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) lisanslama sınavına girdiğine dikkat çeken Ramiz, KKTC’ye de benzer bir lisanslama sisteminin getirilmesi gerektiğini ifade etti; böyle bir sistemin Türkiye ve Güney Kıbrıs da dahil, tüm dünyada olduğunu ekledi. “Kimse hem yargıç hem de avukat olmamalı” KKTC’de gayrimenkul değerleme uzmanlığı yapmak için ille de SPK onaylı bir lisansa ihtiyaç duyulmadığına dikkat çeken Ramiz, diğer ülkelerin verdiği lisansların da gerekli metotları karşılaması durumunda bu mesleği yapmak için kullanılabileceğini vurguladı. Ramiz, şöyle devam etti: “Bu tıpkı KKTC’deki meslek odalarındaki mevcut duruma benziyor. Yani mesela siz bu ülkede bir iş yapacaksanız, önce o meslekle ilgili odaya kayıt yaptırmalısınız. Çünkü bu ülkede faaliyet yürütecek kişilerin yerel yasaları ve piyasayı da bilmesi gerekiyor. Bu yüzden bizim de ayrı bir denetleme sistemini SPK’nın veya ilgili uluslararası standartların üzerine koyarak gerçekleştirmemiz lazım. Ramiz, emlakçıların alım-satım konusunda hizmet veren kişiler olduğuna dikkat çekerek, emlakçıların “çıkar ilişkisi riski” olması sebebiyle değerleme raporu hazırlamasının sakıncalı olduğunu belirtti. Kutay Ramiz, emlakçıların piyasada aktif olmasından dolayı görüş verebileceğini, ancak bu sektörün güçler ayrılığı ilkesine bağlı olarak daha şeffaf, bağımsız ve denetlenebilir olabilmesi için çıkar ilişkisi riskinin ortadan kaldırılması gerektiğini kaydetti. Emlak sektörünün iç ve dış piyasalara daha şeffaf yansıtılması ve daha iyi kalkınması için çıkar ilişkisi riskinin önüne geçilmesinin önemli olduğunu belirten Ramiz, “Kimse hem yargıç hem de avukat olmamalı” dedi. Ramiz, gayrimenkul değerleme uzmanlığı mesleğinin uluslararası standartlara göre yapılması ve ilgili rapor standartlarının oluşturulup yasallaşması gerektiğini belirterek, bunu başarmak için ilgili tüm tarafların aynı amaç ve iyi niyetle hareket etmesi gerektiğini temenni etti.