KKTC’yi bir devlet olarak tanıtma telaşlarını ve çabalarını iyi niyetli olarak görmek istiyorum. Her ne kadar federasyon dilenciliğini platonik, iki devletli egemen eşitliği ütopik görsem de her iki umutsuz vakayı da saygıyla ile selamlıyorum.
Ancak gerek federasyoncu gerekse egemen devletçi olalım istenilen saygıyı hak etmek için öncelikle devlete yakışır şekilde davranmamız gerekiyor. Bunun için ise öncelikle trajikomik hale gelen nüfus tartışmalarına mutlaka son verilmelidir.
Nüfus tartışmalarına son vermek için adeta özrü kabahatinden büyük misali yapılan açıklamalar sorunu maalesef daha da depreştirmektedir.
Bilindiği gibi; nüfus tartışmalarının son zamanlarda ayyuka çıkması dördüncü beş yıllık kalkınma planı çalışmalarının başlamasından ötürüdür.
Tartışılmaz bir şekilde planlamanın olmazsa olmaz ön şartı nüfus ve nüfus politikasıdır. Çünkü, kalkınmanın temel unsurları olan eğitim, kültür, altyapı ve diğer alanlardaki planlama nüfus politikasına göre yapılmaktadır.
Nüfus ile ilgili soruya bilirim ama söyleyemem şeklinde açıklama yapan Başbakandan sonra Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın İngiltere’de verdiği bir röportajda KKTC'nin resmi nüfusunun 410 bin olduğunu söylemesi doğal olarak tartışmayı büyütmüştür.
Eğer biz iddia edildiği gibi bir devlet isek Sayın Tatar’ın nüfus açıklamaya yetkili olmadığını, ancak ve ancak sözde bağımsız olan İstatistik Kurumu’nun bu yönde yapacağı açıklamanın dikkate alınabileceğini herkesin kabul etmesi gerekmektedir.
32/2019 sayılı İstatistik Kurumu (Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları) Yasasına göre;
· Amaç devlete ait istatistik hizmetlerinin yönetimini, resmi istatistiklerin üretilmesini, organizasyonunu ve programda yer alan kurum ve kuruluşlar arasındaki koordinasyonu sağlamak ve bu Yasada öngörülen diğer görevleri yürütmek üzere istatistik kurumu oluşturmaktır (md. 3).
· Bilimsel ve teknik özerkliği gereği çalışma sistemi ve programın uygulanması ile ilgili olarak Kuruma, Kurum çalışanları ile diğer uygulayıcı birimlere, veri kaynakları, istatistiki yöntem ve süreçlerinin seçimi, dağıtımın içeriği, şekli ve zamanı ile istatistiki gizliliğin uygulanması ve benzeri konularda müdahale edilemez (md. 4).
· Kurum veri derlemede, veriye uygulanan işlemlerde ve istatistiksel bilgiyi yayımlamada tarafsızlığını korur, yayımlanan bilgiyi sınırlamaz ve değiştirmez [md. 9(1)]. Kurum istatistiksel çalışmalarını yasaya uygun olarak yapar ve diğer ilgili yasal düzenlemeleri de takip eder, uzmanlık görüşlerini, pratik kullanım gereklerini ve uluslararası standartlara uygun bilimsel metotları kullanır. Kurum, yüksek kaliteli istatistiki veri üretmek için istatistik ile ilgili faaliyetlerini uygunluk, tarafsızlık, güvenilirlik, şeffaflık, mesleki bağımsızlık ve istatistiksel gizlilik ilkelerine göre düzenler ve yürütür [md. 9(2)].
32/2019 sayılı İstatistik Kurumu yasasının da gerektirdiği gibi; özellikle Cumhurbaşkanının nüfus açıklamasından sonra bu konuda tek yetkili olan İstatistik Kurumunun geciktirmeden şeffaf ve net bir şekilde kamuoyunu bilgilendirmesi zaruri hale gelmiştir.
Cumhurbaşkanının 27/11/2023 tarihindeki bir röportaj sırasında açıkladığı nüfus sayısına ilişkin KKTC’de istatistik kurumunun resmi internet sayfasında (https://istatistik.gov.ct.tr/ ) nüfus ile ilgi resmi bir açıklama halen daha yapılmamıştır.
Sonuç olarak; devlet ciddiyeti gereği ve yasanın verdiği yetkiye dayanarak İstatistik Kurumu herhangi bir müdahaleye tabi olmadan, şeffaf olarak KKTC nüfusu ile ilgili projeksiyon nüfus, kişi başı milli gelirde kullanılan nüfus, de-jure (sürekli ikamet eden) ve de- facto nüfus, vatandaş nüfus, seçmen nüfus, yerleşik nüfus, yurt içinde yerleşik olarak yaşayan yabancı öğrenciler, yurt dışındaki KKTC uyruklu öğrenciler, yurt dışındaki KKTC vatandaşları gibi istatistikleri derhâl açıklamalı ya da yok hükmünde olduğunu deklare etmelidir.