Dikmen'de Hasan Zabit isimli vatandaşın evine giren ve güvenlik kameraları tarafından tespit edilen hırsızlar, Mağusa ve Yeniboğaziçi bölgelerinde de bazı evlere girerek yüklü miktarda ziynet eşyası ile nakit para çaldı.
Yaklaşık 2 haftadan bu yana çok sayıda eve girdiklerine inanılan şahıslar, vatandaşların büyük tedirginlik yaşamasına neden oldu.
Hırsızlar, Mağusa'da Batıkent sitesinde yaşayan Elhamiye Tankı ile Saklıkent sitesinde yaşayan Özgür Dedeoğlu'nun da evlerine girerek ciddi meblağda ziynet eşyası ve nakit para çaldı. Yaşananlardan ötürü büyük rahatsızlık yaşayan Tankı ve Dedeoğlu, olayın hala travmasında olduklarını bildirdi.
Her iki hırsızlık olayının üzerinden 13 gün geçmesine rağmen hırsızların yakalanmamasından şikayetçi olan iki mağdur da, Kıbrıs'ın eski Kıbrıs olmadığını, polisin canla başla çalışsa da olayı aydınlatmada sayı ve teçhizat olarak yetersiz kaldığını belirtti. Her iki mağdur da vatandaşları tedbirli olmaya davet etti.
Tankı: 25 yıllık birikimi çaldılar!
BAĞIMSIZ GAZETE'YE konuşan Elhamiye Tankı, 5 Kasım Pazar günü saat 18.30'da eski Lefkoşa anayolu üzerinde Batıkent Sitesi'nde bulunan evlerine hırsızların girdiğini söyledi. Hırsızların çok profesyonel olduğundan bahseden Tankı, kendisi ve kızlarına ait 25 yıllık birikimleri olan 70-80 parça ziynet eşyasının çalındığını bildirdi.
Hırsızların evde bir dağınıklık yapmadıklarını, sadece kendi odasına girdiklerini ve ziynet eşyalarını çaldıklarını anlatan Tankı, diğer elektronik eşyalara dokunmadıklarını kaydetti.
Elhamiye Tankı, kendisinin eve geldiğinde anahtarla kapıyı açamadığını çünkü hırsızların evde buldukları anahtarı içeriden kapıya taktıklarını ifade etti. Tankı, bu nedenle arka kapıya yöneldiğini, arka pencerenin özel aletle açıldığını gördüğünü belirtti. Eve girdikten sonra yatak odasına girildiğini ve ziynet eşyalarının çalındığını gördüğünü anlatan Tankı, hemen polis çağırdığını kaydetti.
"Kıbrıs eski Kıbrıs değil,
polis güçsüz kaldı!"
Elhamiye Tankı, polisin evine geldiğinde kısa süre sonra Saklıkent'te Özgür Dedeoğlu'nun da evine hırsız girdiğinin ihbarının geldiğini dile getirdi.
Tankı, yine 1 gün önce Yeniboğaziçi'nde bir kişinin evine hırsız girdiğini öğrendiğini söyledi. Dikmen'de yaşanan ve kamera görüntüleri basına yansıyan hırsızların bu işi yaptığına inandıklarını anlatan Elhamiye Tankı, Dikmen'de olduğu gibi kendisinin evinde de hırsızların tarladan kaçtıklarını belirtti.
Kamera görüntülerinin de bunu doğruladığını kaydeden Tankı, olayın üzerinden 13 gün geçmesine rağmen hırsızların yakalanmamalarına tepki gösterdi.
Elhamiye Tankı, Dikmen'deki kamera görüntülerinde hırsızların yüzlerinin bu kadar net olmasına rağmen bir türlü yakalanmadıklarına isyan etti ve sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Ben polis arkadaşları kişisel olarak suçlamıyorum. Ama Polis Teşkilatımızın güçsüz olduğuna inanıyorum. Polis Teşkilatımız güçlendirilmelidir. Burası eski Kıbrıs değil. Polisimiz hem teknolojik olarak hem de donanımlı ve profesyonel olarak güçlendirilmesi. Bu hırsızlar yüksek ihtimalle ellerini kollarını sallayarak ülkeye girdikleri gibi evleri soyup ellerini kollarını sallayarak ülkeden çıktılar. Polisin zayıf olduğu yerde böyle suçlar hep olur".
"Polis, ülkemizde kısa sürede bu tip olaylar olduğunu duyursa insanlar önlem alırdı" diyen Tankı, kendisinin bu vesileyle insanları uyarmak istediğini ve başkalarının canlarının yanmasını istemediğini açıkladı.
Elhamiye Tankı konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
"Polis bana daha telefon kayıtlarının incelenmediğini söyledi. Daha ne bekleniyor anlamadım. Ülkeye maalesef kimin girdiği çıktığı belli değil. Önüne gelen ülkeye girip çıkabiliyor. Cinayetler oluyor. Belki de önümüzdeki günlerde bu ülkeye seri katil gelecek".
Dedeoğlu: Evin altını üstüne getirdiler!
Yine evine hırsız giren kentin bilinen iş insanlarından Özgür Dedeoğlu, 5 Kasım günü saat 19.15'te evine hırsız girdiğini söyledi. Diğer mağdur Elhamiye Tankı'nın evine giren hırsızların yaklaşık 2 saat sonra kendisinin evine de girdiğini anlatan Dedeoğlu, hırsızların evin arka tarafından eve girdiklerini, dış projektörün elektriğini kestiklerini, evin elektriğini kapattıklarını kaydetti.
Evinin mahallenin cıvıl cıvıl olduğu bir anda soyulduğunu anlatan Özgür Dedeoğlu, hırsızların Elhamiye Tankı'nın evinde olduğunun aksine ziynet eşyalarını ve nakit parayı bulana kadar evi adeta altını üstüne getirdiklerini, darmadağın etmedikleri yer kalmadığını söyledi.
Hırsızların nakit para ve ziynet eşyalarının yanında ilginç bir şekilde toplam 3 kilo ağırlığında ceviz ve halep fıstıklarını da çaldıklarını ifade eden Dedeoğlu, görüntünün hırsızların çok profesyonel olduğunu gösterdiğini, hırsızların kızının yaptığı resmin arkasında saklı olan elektrik panosunu bulup elektrikleri kapatmalarının da bunun kanıtı olduğunu anlattı.
Özgür Dedeoğlu, kendisinin evini soyanların basına yansıyan Dikmen'de Hasan Zabit'in evini soyanlarla aynı olduğunu düşündüğünü söyledi ve konuşmasına şöyle devam etti:
"Polisimiz elinden geleni yapıyor. Gecesini gündüzüne katıp çalışıyor. Ancak polis sayısı ve polisimizin teçhizatını artık yetersiz kalıyor. Kaleiçi'nde emekli bir öğretmenin de evinin soyulduğunu duydum. 14 eve girdikleri söyleniyor. Hırsızlar resmen hem bizim gibi mağdurlarla hem de polisle dalga geçiyor. BU ülkede artık hiçbir şey eskisi gibi değil".
Yaşanan olay karşısında kızının ve oğlunun başta olmak üzere aile olarak travma yaşadıklarını anlatan Dedeoğlu, durumu henüz atlamadıklarını, psikolojilerinin bozulduğunu sözlerine ekledi.
