Cumhurbaşkanlığında düzenlenen basın resepsiyonunda konuşan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Bizim yüreğimizin nerede olduğu belli. Ben siyaseti, bu ülkeyi severek yapmaktayım” dedi.

Bu akşam Cumhurbaşkanlığında düzenlenen ve Cumhurbaşkanının eşi Sibel Tatar, devlet yetkilileri ve basın mensuplarının katıldığı resepsiyonda konuşan Tatar, iki devletli siyaset söyleminin temellerinin, rahmetli babasının kendisine Kıbrıslı Rumların zihniyetini anlattığı dönemlerden geldiğini kaydetti.

 “Bu yıla teşekkür edecek çok bir şeyimiz yok”

Türkiye ziyaretinden selamlar getirdiğini ifade eden Tatar, 2023 yılında depremler nedeniyle büyük acılar yaşandığını anımsatarak, hayatını kaybedenlere rahmet, ailelerine başsağlığı diledi, “2023’ü bu duygularla uğurluyoruz, bu yıla teşekkür edecek çok bir şeyimiz yok” dedi.

Denizli’de şehit cenazesine katıldığını ifade eden, Anadolu insanının vatan bekçiliğini ne kadar zor şartlarda yaptığını vurgulayan Tatar, şehitlere rahmet diledi.

 “Kış şartlarında Mehmetçik, ülke güvenliği için çok ağır koşullarda vatan savunmasındadır” diyen Tatar, “Biz de Kıbrıs’ta, barış ve huzur içinde yaşamamın ne kadar değerli olduğunu hatırlamalıyız. Çünkü bu günleri kolay elde etmedik” ifadelerini kullandı.

Filistin’de yaşananlara işaret eden bunun insanlık adına büyük dram olduğunu söyleyen Tatar, orada yaşanan çaresizliğe işaret etti, bunun Kıbrıs adına da ne anlama geldiğini eski gazetecilerin çok iyi bileceğini kaydetti.

 “Bize yapılanlar karşısında kimse yardıma koşmadı” diyen Tatar, İngiliz askerlerinin yeterli güce sahip olduğu halde olaylara müdahale etmediğini, Kıbrıs Türkünün imdadına Mehmetçik’in koştuğunu ifade etti.

 “Ülkeye öğrenci olarak gelen kişilerin başka işlere bulaşmaması için gerekli tedbirler alınmalı”

İç güvenlikte yaşanan hadiselerin kendisini üzdüğünü dile getiren, Ayça Alav’ın öldürülmesi olayına işaret eden Tatar, KKTC’nin bekasını, barışı ve huzuru tehdit edecek her türlü sorunla mücadele edilmesinin önemine işaret etti.

Ülkeye öğrenci olarak gelen kişilerin başka işlere bulaşmaması için gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini vurgulayan Tatar, ciddi önlemlere ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Konuşmasının devamında kendisinin de yıllarca basın sektöründe çalıştığına işaret eden Tatar, kendi televizyonunda çalışan ancak seçimlerde kendisine karşı çalışma yapan kişileri bile hazmetmiş bir insan olduğunu söyleyerek “Basın özgürlüğü budur” dedi.

 “Bizim yüreğimizin nerede olduğu belli. Ben siyaseti bu ülkeyi severek yapmaktayım” diyen Tatar, iki devletli siyaset söyleminin temellerinin, rahmetli babasının kendisine Kıbrıslı Rumların zihniyetini anlattığı dönemlerden geldiğini kaydetti.

 “Mücadelemiz Kıbrıslı Türklerin bekası için”

 “Mücadelemiz Kıbrıslı Türklerin bekası için” diyen Tatar, Akdeniz’deki güvenlik meselesi ve Türkiye’nin hak ve çıkarları açısından da egemen eşitliğin vazgeçilmez olduğunu belirtti.

Tatar, KKTC’nin Türk Devletleri Teşkilatında olduğu gibi diğer mecralarda da daha fazla kabul görmesi için gerekenin yapılması gerektiğini dile getirdi.

Kıbrıs Türk medyasının güçlendiğini artık tek sesli bir dönemde olunmadığını da söyleyen Tatar, öte yandan basının yıkıcı bir tutumda olmamasının önemine de işaret etti.