Kıbrıs Türk Barolar Birliği ve dört mahalli baro tarafından hazırlanan raporda, 14 Mart 2025’te yürürlüğe giren Ortaöğretim Disiplin Tüzüğü değişikliği detaylı şekilde ele alındı. Raporda, daha önce başörtüsüne ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığı belirtilerek, “Bu tüzükle ilk kez başörtüsü yasal bir konu haline getirilmiştir” denildi.

Barolar Birliği, hukuki dayanağı olmayan bir konuda düzenleme yapılmasının, hukuki araçların siyasi amaçlarla kötüye kullanımı anlamına geldiğini savundu.

"Kılık kıyafet yetkisi okullardan alındı, Bakanlığa verildi"

Yeni düzenlemeyle, okul yönetimlerinin kılık kıyafet konusunda yetkisi kaldırılarak, tüm düzenlemeler Milli Eğitim Bakanlığı’na devredildi. Öğrencilerin dini inanç sebebiyle yalnızca “bone üzerine düz ve sade bir bandana” takmasına izin verilirken, desen, yazı veya sembol içermesi yasaklandı.

Barolar raporunda, bu kısıtlamanın dini inanç özgürlüğüyle değil, devletin dinle ilişkisiyle ilgili bir düzenleme olduğunu vurguladı.

Barolar Birliği: Devlet tarafsız olmalı

KKTC Anayasası’nın 1. maddesine ve 2021 tarihli Anayasa Mahkemesi kararına atıfta bulunan rapor, laikliğin sadece bireysel dini özgürlükleri değil, devletin din karşısında tarafsız olması gerekliliğini de kapsadığını belirtti. “Laik bir devletin hiçbir dini uygulamaya ayrıcalık tanımaması gerekir. Bu düzenleme tarafsızlık ilkesinden sapmadır” denildi.

 “Düzenleme Hukuka Aykırı Olabilir”
Barolar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) başörtüsüyle ilgili kararlarını hatırlatarak, devletlerin eğitimde laikliği koruma konusunda geniş yetkileri olduğunu belirtti. Ancak bu yetkinin sadece yasak koymakla değil, din özgürlüğü adına ayrıcalıklı düzenlemeler yapmakla da ilgili olduğu vurgulandı. Raporda, “Sadece yasak değil, serbest bırakmayı düzenlemek bile AİHM kriterlerine aykırı olabilir” denildi.

 “Tüzük Geri Çekilmeli, Toplumsal Uzlaşıyla Yeniden Düzenlenmeli”
Raporun sonuç kısmında, hükümete düzenlemeyi iptal etme çağrısı yapıldı. Çocukların üstün yararını gözeten, geniş katılımlı bir yasal düzenleme hazırlanması gerektiği ifade edildi. Barolar, “Bu tartışmanın içine çocuklar dahil edilmemeli, kutuplaşma yaratılmamalıdır” diyerek sağduyu çağrısı yaptı.

Son olarak, Barolar Birliği, hükümetin geri adım atmaması halinde konuyu Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacaklarını duyurdu.