Cumhuriyet Meclisi’nde yıllardır bekleyen Hal Yasa Tasarısı’nın görüşmeleri tamamlandı, madde madde oylanması kaldı. Cumhuriyet Meclisi, Avrupa Birliği Uyum Yasa Tasarılarını Görüşmek Üzere Oluşturulan Geçici ve Özel Komite Başkanı Oğuzhan Hasipoğlu’ndan alınan bilgiye göre, tasarının bu ay Meclis Genel Kurulu’na sunulması planlıyor. Bagimsiz.com’a konuşan Hasipoğlu, Hal Yasası ile görüşmelerin tamamlandığını ve bütün paydaşların komiteye davet edilerek görüşlerinin yazılı olarak alındığını ifade etti. Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Erkut Uluçam ise “hallerin kurulacağı bölgelerin”, “hal sayısının en az 2 en çok 5 yerine, en az 1 en çok 5 olarak değiştirilmek istenmesinin” ve “ithal edilen sebze ve meyvenin direkt hale değil de ithalatçının deposuna gidecek olmasının” endişe verici olduğunu vurguladı. Uluçam ayrıca hallerin üretimin değil, tüketimin yoğun olduğu yerlere kurulmasının üreticinin nakliye ücretini artıracağını ve bunun da yaş sebze ve meyvenin tüketiciye daha da pahalı sunulmasına sebep olacağını ve TIR içerisindeki tüm ürünlerden numune alınamamasının da halk sağlığı açısından tehlikeli olabileceğini anlattı. Hasipoğlu: 7 yıldır mecliste bekliyordu Cumhuriyet Meclisi, Avrupa Birliği Uyum Yasa Tasarılarını Görüşmek Üzere Oluşturulan Geçici ve Özel Komite Başkanı Oğuzhan Hasipoğlu, Hal Yasa Tasarısı’nın mecliste 7 yıldır beklediğini hatırlatarak komite başkanlığına 4 ay önce geldiğini ve bu tasarının yasallaşması için de yoğun bir şekilde çalıştığını ifade etti. Hal Yasası’nın gerek gıda güvenliği, gerek fiyat dengesi gerekse de üreticinin korunması açısından büyük önem taşıdığını kaydeden Hasipoğlu, “Tabi ki tüm paydaşların bu yasadan memnun olması mümkün değildir. Ancak son derece önemli bir yasadır. Bu yasa için komitede muhalefet ve hükümet uyumlu bir çalışma sergiledik” dedi. Uluçam: Haller üretimin yoğun olduğu bölgelere kurulmalı Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Erkut Uluçam, meclis alt komitesinde bulunan Hal Yasa Tasarısı ile ilgili ciddi endişeleri olduğunu, mevcut haliyle yasalaşması durumunda gerekli mücadeleyi başlatacaklarını ifade etti. Tasarıdaki sıkıntıları yazılı ve sözlü olarak komiteye ilettiklerini belirten Uluçam, yasada en önemli paydaş olan üretici ve tüketicilerin haklarına yönelik olmazsa olmaz bazı maddeler üzerinde net açılımlar sağlanamadığını söyledi. Uluçam, net açılım sağlanamayan maddelerle ilgili şunları sıraladı: “Hallerin kurulacağı yerlerin üretimin en yoğun olduğu bölgelere yakın kurulması gerekiyor. Aksi takdirde tüketim merkezlerine kurulacak haller daha da pahalılık yaratacaktır. Örneğin üretimin yoğun olduğu Güzelyurt bölgesinden ürünlerin Lefkoşa’da kurulan hale nakliyesi ve ardından tekrar Güzelyurt’taki marketlere pazarlanması mantık çerçevesinde ek nakliye ücretine neden olacağından, yaş sebze ve meyvenin tüketiciye daha da pahalı sunulmasına sebep olacaktır”. “Hal sayısındaki değişikliğe anlam veremedik” Erkut Uluçam, tasarıda ilk başta en az 2 en çok 5 hal kurulacağından söz edilirken bunun daha sonra ‘en az 1 en çok 5’ şeklinde değiştirilmesine anlam veremediklerini ifade etti. Uluçam, en az 1 hal olarak değiştirilmek istenen maddenin esas amacının yine yasanın yürürlüğe girmesi ile merkeze tek hal kurulmasına sebep olacağını söyledi. Üretimin olmadığı merkeze halin kurulmasının ek nakliye ücretinden dolayı yine tüketiciye pahalılık olarak yansıyacağına dikkat çeken Uluçam, yaş sebze ve meyvenin hal çıkış fiyatı üzerinden markete gönderilmesi gerektiğini anlattı. Uluçam, şöyle devam etti: “Bu, yasada açıkça belirtilmediği sürece hal çıkış fiyatının üzerine ek kazanç konmasının ucu açık olacağından, maalesef şu anki mevcut çarpık düzenin bu yasa ile yasallaşmasına sebep olunacak. Hal Yasa Tasarısı’nın ilk şeklinde komisyon oranı %8 ve nakliye ücreti %4 olarak belirtilmişti. Fakat gelinen aşamada komisyon oranı %12 ve nakliye ücreti %8 olmuştur. Bu oran değişikliği üreticinin kârlılığının azalmasına sebep olacağından tüketiciye de pahalılık olarak yansıyacak. Kaldı ki, herhangi bir yaş sebze ve meyvenin parasal değeri üzerinden nakliye ücreti alınması mantıklı değildir. Nakliye ücretleri hale olan uzaklık baz alınarak uygulanmalıdır. Hal Yasa Tasarısı yıllardır zaman zaman değişen alt komite başkan ve üyeleri ile görüşülmeye çalışılmaktadır. Her komite başkan ve üyelerinin değişikliğinde bu yasa tasarısı da değişik bakış açısı ile faklı boyutlara girmiş ve değişikliklere uğramıştır. Bu yasa tasarısının esas amacı olan ‘üreticinin ve tüketicinin çıkarlarının korunması’ temelinden sapmadan mevcut sorunları çözebilecek bir yasa olmasıdır. Birilerini daha da zengin edecek bir yasa ne üretici ne de tüketici tarafından kabul görmeyecektir”. “TIR'daki tüm ürünler analiz edilmeli” Erkut Uluçam, tasarının mevcut şeklinin halk sağlığını yakından ilgilendiren ve devleti de maddi zarara uğratabilen maddeler içerdiğini söyledi. Yurt dışından ithal edilen yaş sebze ve meyvenin direkt hale girmesi gerektiğini belirten Uluçam, şöyle devam etti: “Yasa tasarısında, ithal edilen yaş sebze ve meyve önce ihracatçının deposuna inecek. Daha sonra hale giriş yapıp dağıtım yapılacak diye yazılmıştır. Örneğin ithal edilen domatesin faturasındaki toplam ağırlık miktarı ile TIR içerisindeki domatesin ağırlık miktarı aynı değildir. Bu durumda devletin vergi kaybı oluşmaktadır. Önerimiz ithal edilen yaş sebze ve meyve tırlarının hale girerken tartılması ve hal çıkışı yine tartılarak kayıp kaçağı önlemektir. Ayrıca hale giriş yapan TIR içerisindeki tüm ürünler halde indirilerek TIRın iç kısımlarındaki yaş sebze ve meyveden de numuneler alınarak analize gönderilmelidir. Mevcut sistemde sadece TIRın arka kapısındaki ürünlerden numune alabilmektedir. Bu durum tüketici ve halk sağlığı açısından önemli bir konudur”