Ülkede önceki gün dağ yolu olarak bilinen Girne-Değirmenlik Anayolu üzerinde meydana gelen kazada 4 kişi yaşamını yitirdi.

   Feci kazanın ardından bu yoldaki sorunlar ve eksiklikler yine konuşulmaya başlandı. bagimsiz.com’a konuşan Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, kamulaştırma sorunu, yoldan su hattının geçmesi ve yol kenarındaki askeri lojmanların taşınması gerektiğinden, söz konusu yolda genişletme çalışmalarının yapılamadığını açıkladı.

   Makina Mühendisleri Odası Başkanı Ayer Yarkıner, yoldaki sorunların yanı sıra ülkeye ithal edilen araçlar konusunda da ciddi sıkıntılar yaşandığını vurguladı.

Arıklı: Kamulaştırma sorunu var

 

   Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, dağ yolu olarak bilinen Girne-Değirmenlik Anayolu’nun yapımı için Türkiye’nin ihaleye çıktığını, kazanan firmanın belli olduğunu, kaynağın da Türkiye tarafından ayrıldığını ancak kamulaştırmadaki sorun nedeniyle yolun yapımına başlanamadığını belirtti.

    Arıklı, kamulaştırma sorununun da arsa sahibi birçok kişinin ya ölmüş olması ya da yurt dışında yaşamasından kaynaklandığını ifade ederek yolun genişletilmesi için yol kenarındaki askeri lojmanların kaldırılması gerektiğini ancak askerin de bu lojmanların kaldırılması için yeni lojman yapılmasını istediğini söyledi.

    Arıklı, bu lojman için de 30 milyon TL’lik bir kaynak ayrılması gerektiğini belirtti.

   Erhan Arıklı, söz konusu yoldan su hatlarının geçtiğini ve bu su hatlarının da taşınmasının ciddi bir maliyet olduğunu ifade etti.

“Diğer bakanlıkların hassasiyetlerini rica ediyorum”

   Tüm bu sorunlar nedeniyle 11 yıldan beridir bu yolun yapılamadığını söyleyen Arıklı,  İçişleri Bakanlığı’ndan ve Tapu Dairesi’nden yolla ilgili kamulaştırılacak mülk sahiplerinin tespit edilip, kendilerine yardımcı olabilecek bir birim oluşturmasını istediklerini belirtti.

   Arıklı, kamulaştırmanın İçişleri Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı’nın görevi olduğuna değinerek “Türkiye kamulaştırma için 150 milyon TL kaynak ayırdı. Buradaki sorunlar tek bir bakanlığın çözebileceği sorunlar değil. Maliye, İçişleri ve Ulaştırma Bakanlıklarının el ele vermesi gereken bir konudur. Bu nedenle diğer bakanlıkların bu konudaki hassasiyetlerini rica ediyorum” dedi.

Yarkıner: Denetim ve düzenlemeler yapılmalı

   Makina Mühendisleri Odası Başkanı Ayer Yarkıner, herkesin dikkatsiz sürüş yapabileceğini ancak dikkati dağıldı diye dört kişinin ölümüne neden olacak bir kaza yapmayacağını söyledi.

    Araçların yeterli güvenlik donanımı olması gerektiğine işaret eden Yarkıner, “Kazadaki araç iki parçaya bölündü. Bu araç ülkeye yeni mi ithal edildi yoksa kullanılmış durumda mı ithal edildi? Kullanılmış durumda getirilmişse uygunluk belgesini kim verdi?” diye sordu.

“Ne araçlar ne de yollar gerekli standartlara uygun”

 

    Yarkıner, mevcut yasaların ve ithal prosedürlerinin trafikte can kaybını engelleyecek prosedürleri içermediğini ifade ederek, “trafikte eğer biri dikkatsiz sürüş yaparsa ölebilir, parçalanabilir, kimliği saatler sonra tespit edilebilir. Bu kazada da ölenlerin kimliği tam 6 saat sonra belirlendi. Bunlar dünyanın hiçbir ülkesinde görülebilecek şeyler değildir. Bunların olmasının geçerli bir nedeni yoktur. Dikkatsiz sürüş bunlar için geçerli bir neden değildir” dedi.

   Dikkatsiz sürüş yapılması halinde ortaya çıkacak kazada can kaybının olmaması için araçların ve yolların gerekli güvenlik standartlarında olması gerektiğine dikkat çeken Ayer Yarkıner, ne araçların ne de yolların gerekli standartları olduğunu belirtti.

“Mühendisler sürücü hatası, alkol gibi

gerekçeleri ortadan kaldıracak önlemleri aldı”

 

   Bu durumdan sorumlu iki bakanlık olduğunu söyleyen Ayer Yarkıner, bunlardan birinin Ekonomi ve Enerji Bakanlığı diğerinin de Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı olduğunu kaydetti.

    İkisinin de bu konudaki görevlerinden bihaber olduğunu ifade eden Yarkıner, bu kadar basit bir şekilde ve bu kadar hunharca bir katliam olmaması gerektiğini söyledi.

    Yarkıner, artık kazaların sürücü hatası, alkollü araç kullanma gibi mazeretleri olmadığından söz ederek, mühendislerin bu gerekçeleri ortadan bertaraf edecek tedbirleri aldığını söyledi.

   Ayer Yarkıner, “araçlarda hız limitleri ve takometreler vardır. Alkollü araç kullanılmaması için gerekli tedbirler vardır. Aracın süratli gider diye yoldan kaçmaması için gerekli tedbirler vardır. Bu kazada da araç yoldan kaçtı deniyor. Araçlar yoldan kaçmaz. Üzerindeki teknolojik sistemler eğer standartsa ve çağdaşsa yoldan kaçması çok zordur” dedi.

“Eski durumundan da kötü durumda”

 

   Ayer Yarkıner, dağ yolu olarak bilinen yolun hiçbir tanımı olmayan bir yol olduğunu söyleyerek, bir müteahhittin bu yolu yapmaya başladığını ancak daha sonra yarım bıraktığını ve eski durumundan da daha kötü durumda bıraktığını kaydetti.

   Bu yolda banket olmadığını söyleyen Yarkıner, ayrıca yolda verilen hız limitlerinin de doğru olmadığını belirtti.

   Bununla ilgili Ulaştırma Bakanlığı’nda toplantı yaptıklarını ve bu toplantıda da hız limitlerinin tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini söylediklerini kaydeden Yarkıner, “orada 50 km, 80 km hız aşırı sürattir. Çünkü o yol banketi olmayan, girintili çıkıntılı ve içerisinde deforme olmuş bir yoldur. Bu yollarda bu kazalar kaçınılmazdır. Aracın yoldan kaçış nedeni muhtemelen yolun yapısındandır” dedi.

“Mahkemeye çıkarılmalılar”

 

   Devlet ve ilgili bakanlıkların bu kazada kendi kusurlarının olmadığını, yolun mükemmel olduğunu, araçların da mükemmel bir şekilde denetlendiğini, bütün gayretlere rağmen sürücü hatasından çarpışmanın olup, insanların öldüğünü ispat etmek zorunda olduğunu kaydeden Yarkıner, bakanların ve devlet yetkililerinin mahkemeye çıkarılması gerektiğini belirtti.  

    Ayer Yarkıner, ithal edilen araçların uygun standartlarda olup, olmadığının belli olmadığını söyleyerek, “daha önce çarpışmış, ikiye ayrılmış ve birleştirilmiş araçlar buraya ithal ediliyor. Bu aracında muhtemelen öyle olduğunu tahmin ediyorum” dedi.

“Muayenede sorun yok, yasada sorun var”

 

   Araç muayenelerinde hiçbir sorun olmadığından söz eden Yarkıner, “Polis araç muayenelerini mevcut yasal mevzuata göre yapıyor. Mevcut yasal mevzuat at arabaları döneminden kalmadır. Şu anda bu hız da giden araçların, bu yük taşıma kabiliyetine sahip araçların denetimine ilişkin yasal mevzuatımız yoktur. Bunun farkında değildir” dedi.