CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, "Özel Hayatın Gizliliği ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasası” ile ilgili eleştirilere dikkat çekerek, “Serdinç Maypa ile ilgili olayda şu ana kadar kamuya ulaşan bilgiler ilgili Yasa'nın hangi maddelerinin hangi fiillerle ihlal edildiğinin iddia edildiğinin anlaşılması için yeterli değildir” dedi.
Yasa'daki düzenlemenin ayrı, polisin uygulamasının yasaya uygunluğunun ayrı değerlendirilmesi gerekeceğini belirten Erhürman, “Mahkeme elbette bunu yapacaktır” dedi.
Erhürman, mümkün olan en kısa süre içerisinde, devam eden soruşturmanın gizliliği ilkesi çerçevesinde, kamuoyunun düzenli ve aydınlatıcı biçimde bilgilendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Tufan Erhürman, sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:
"Özel Hayatın Gizliliği ve Hayatın Gizli Alanının Korunması Yasası, 2014 yılında yürürlüğe girdi. O tarihten bu yana 10 yıl geçti.
Süreç içerisinde bu Yasa pek çok insanın bu alandaki insan haklarının korunması konusunda işlev gördü. Özel alanlarla ilgili olduğu için örnek vermek doğru olmaz.
Yasanın koruma altına aldığı haklar Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi tarafından da korunmuş haklardır. Bu haklarla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin gelişmiş bir içtihadı vardır ve bu Sözleşme iç hukukumuzun parçası olduğu için mahkemelerimiz kararlarında bu içtihadı da değerlendirmek durumundadırlar.
Serdinç Maypa ile ilgili olayda şu ana kadar kamuya ulaşan bilgiler ilgili Yasa'nın hangi maddelerinin hangi fiillerle ihlal edildiğinin iddia edildiğinin anlaşılması için yeterli değildir. Elbette Yasa'daki düzenlemenin ayrı, polisin uygulamasının yasaya uygunluğunun ayrı değerlendirilmesi gerekecektir ve Mahkeme elbette bunu yapacaktır.
Burada, gazetecilerin mesleklerini hukuka ve mesleki ilkelere uygun bir biçimde icra ederken endişeyle hareket etmesinin demokrasi açısından doğurabileceği olumsuz sonuçlar son derece önemlidir ve mutlaka dikkate alınmalıdır. O nedenle dün yaptığımız açıklamada olduğu gibi, mümkün olan en kısa süre içerisinde, elbette devam eden soruşturmanın gizliliği ilkesi çerçevesinde, kamuoyunun düzenli ve aydınlatıcı biçimde bilgilendirilmesi gerekecektir.
Biz de basın örgütlerimizle istişare içinde, süreci bu çerçevede yakından takip etmeye, soruşturmanın gizliliği kapsamında olmayan ulaşılabilir veriler çerçevesinde kamuoyunu bilgilendirmeye ve gerekli değerlendirmeleri yapmaya devam edeceğiz.”
