Maaş kesintileri ve ek vergiler öngören “Deprem ve Diğer Doğal Afetlere Yönelik Mali Yardım ve Hazırlık Yasa Önerisi” pazartesi günkü meclis genel kurul gündemine gelmedi… Neden acaba? Hükümet eden...

Maaş kesintileri ve ek vergiler öngören “Deprem ve Diğer Doğal Afetlere Yönelik Mali Yardım ve Hazırlık Yasa Önerisi” pazartesi günkü meclis genel kurul gündemine gelmedi… Neden acaba? Hükümet edenler bir şeyleri daha mı değiştirecekler? Önerinin toplumdan kabul görmediğinin farkındadırlar da bir manevra peşinde midirler? Yakında kokusu çıkacak ama bazı bakanların, bazı milletvekillerinin açıklamalarına baktığımız zaman, hükümetin yasa önerisini yasallaştırmaya kararlı olduğu görülüyor. Elde ettiğimiz bilgilere göre, hükümet kendini haklı çıkaracak, topluma şirin görünecek ve tepki çekmeyecek bir formül peşinde… Bir kere yasa önerisini pazartesi günü meclis genel kuruluna getirmemekle hükümet aslında bir anlamda korktuğunu, çekindiğini, bu konuda antipatik olduğunu da kanıtlamış oldu. Ne yaparlarsa yapsınlar yasa önerisini halka kabul ettirmeleri pek kolay olmayacak… Hükümet yapılan birçok öneriyi dikkate almıyor ve baştan beri tasarladığı şeyleri yapmaya çalışıyor, adına inat mı dersiniz, alternatif üretememe mi, acizlik mi bilemiyorum ama yapmak istedikleri hep antipatik şeyler… Mesela yasa önerisinde; “sınır kapılarından geçişlerde çıkarılan sigorta poliçelerine ek ücret konulması” da var… Yasa önerisi; “geçişlerde düzenlenen her bir sigorta poliçesi için aylık 5 Euro, üç aylık 10 Euro, altı aylık 15 Euro, 12 aylık 20 Euro poliçe toplam tutarına ilave olarak katkı alınmasını” öngörüyor. Sigorta poliçelerine getirilen ek artış, “çok düz mantıkla hazırlanan bir öneridir”… Çok bencilce ve faydasından çok zararı olabilecek bir girişim… “Nasıl olsa Rumlar yoğun olarak kuzeye geçiyor, burada alışveriş yapmak çok cazip, o nedenle sigorta bedellerine zam yapalım. Fırsat bu fırsat” mantığından başka bir şey değil. Halbuki bu yapılan, altın yumurtlayan tavuğu kesmek gibi bir şey. “Kesmek” çok abartılı gibi geldiyse size “ürkütmek” diyeyim… Sigortaya getirilecek artış, Güney Kıbrıs’tan kuzeye geçenlere ek külfet getirecek. Ne isterse olsun sigortaya gelecek ek külfet, Rum müşterilerin kendilerini “enayi” gibi hissetmelerine neden olacak, “Sırtımızdan kâr ediyorlar” düşüncesine yol açacak… Kuzey Kıbrıs’a “gelmemeyi” düşünenler bile olacak… Geçişleri kolaylaştırmak için söz verdiği halde kara sınır kapılarında hiçbir tedbir almayan hükümet, tam tersine geçişleri olumsuz etkileyecek başka bir karar almaya hazırlanıyor. Rumların Kuzey Kıbrıs’a geçmemesi, mağazalara, restoranlara ve benzincilere gitmemesi için büyük çaba sarf eden güneydeki bazı kesimlerin ekmeğine yağ sürülüyor. Rumların kuzeyden alışverişi kesmesi için mücadele eden örgütler, “Bakın bunların amacı sizi soymaktır” diyecektir, bu durumu kendi lehlerine dönüştürmek isteyecektir. Hemen misilleme gündeme gelecektir, Rumlar da bu artışları örnek göstererek, başka konularda zorluk çıkarmaya çalışacaktır. Kıbrıs Türk tarafının “tek taraflı” karar alması bulunmaz bir fırsat olacak Rumlar için; BM’yi ve AB’yi devreye koyacaklar... Rumların kuzeyden alışveriş yapmasına huylanan güneydeki bazı kesimler, AB yetkililerine baskı yapıp, Kıbrıslı Türklerin az sayıdaki AB kazanımını da durdurmak isteyeceklerdir. Niye şimdi durup dururken bencilce ve fırsatçı bir tavırla Kuzey Kıbrıs’a gelecek olanların sigortasını artırasın, niye böylesine önemli, hayati bir konuda tek taraflı karar alasın? Hem de sigortacılara ve örgütlerine hiç sormadan, danışmadan, fikirlerini almadan… Gerçekten akıl alır gibi değil… Bu insanlar karar alırken çok taraflı düşünemiyor mu? Birileri yok mu yanlarında onları uyaracak; “Aman bunu yapmayalım, kaş yaparken göz çıkaracağız” diyecek? Anlaşılan yoktur… Olsaydı böylesine önemli, hayati bir konuda böyle bencilce karar verilmezdi… Ne yazık ki “Kara sınır kapılarında geçişleri rahatlatacağız” diyenler, tam tersine aldıkları tek taraflı sigorta zammıyla daha beter zorluk yaratacaklarını göremiyorlar…  

22 Mart 2023