Yerbilim Mühendisleri Odası, Jeoloji ve Maden Dairesinin tahsisinde bulunan ve 1999 yılından beri aktif halde kullandığı atölye arazisine yönelik "talan ve peşkeş" girişimi olduğunu savunarak, şiddetle kınadığını duyurdu.
Oda, 2021 yılında Daireye ait araziye yönelik girişimin püskürtülmesinin üzerinden sadece 3 yıl geçmesine rağmen yine aynı kişi ve siyasiler tarafından aynı eylemin tekrarlanmasını asla kabul etmediklerini vurguladı.
Yerbilim Mühendisleri Odası yaptığı yazılı açıklamada, Jeoloji ve Maden Dairesinin Odaya üye yerbilimcilerin kamuda görev yaptığı, ülkedeki doğal kaynakların kullanımı ve korunması yönünde hizmet veren, ülke geleceğinin şekillenmesinde yaptığı ve yapacağı bilimsel katkılar ile devlet mekanizması içerisinde çok önemli bir görev üstlendiğini belirterek, “Ne yazık ki Dairenin bu görevi yapması için gerekli olan personel, araç, ekipman ve bütçe gibi kaynakları her geçen yıl erozyona uğratılmakta, adeta ülkeye hizmet etmesi yıllardır siyaset tarafından sekteye uğratılmıştır” dedi.
Dairenin son dönemde MTA, DSİ ve AFAD gibi Türkiye Cumhuriyeti’nin önemli kuruluşları ile yapmış olduğu iş birliklerinin ülkeye ait yer bilimsel verilerin elde edilmesine önemli katkılar sağladığını söyleyen Oda, “Son dönemdeki bu gayreti Oda olarak destekliyor ve başarılı buluyoruz” dedi
Oda açıklamasına şöyle devam etti;
“Dairenin iş kapasitesinin ivme kazandığı böylesi bir dönemde elindeki arazinin peşkeş çekilmeye çalışılması bu ülkeye zarar vermekten başka işe yaramayacaktır.
Oda olarak buna göz yummamız söz konusu bile değildir. Jeoloji ve Maden Dairesinin bu haklı kavgasında vereceği tüm mücadeleye Oda olarak aktif destek vereceğiz.
Bu yanlı ve yanlış karardan bir an önce vazgeçmesi gerektiğini hükümetin bilgisine getiririz. Hukuki bir süreç tercih edilecekse de davaya Oda olarak taraf olacağız.
Bir kez daha hatırlatmak isteriz ki Kıbrıs Türk toplumu olarak bu ülkede, kurumlarımıza sahip çıktığımız ölçüde, kendi kendimize yeter olduğumuz sürede var olacağız.
Oda Yönetim Kurulu olarak, toplumsal ve mesleki varlığımıza yönelik girişim yapanlara son olarak belirtmek isteriz ki ‘’Devletin malı deniz, yemeyen domuz" olmasına asla göz yummayacağız. Tepkisiz ve sessiz kalmayacağız.”