Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, sosyal medya hesabından Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay’ı sert bir dille eleştirdi.
Özersay’ın Meclis’ten istifa etme gerekçesine işaret eden Arıklı, “Özersay, vekillikten istifa ederek maddi bir jest yapmış falan değil. Çünkü DAÜ deki maaşı, vekil maaşından çok fazla” ifadelerini kullandı.
Kudret Özersay’ın vekillikten istifa etmesiyle boşalan koltuk için yapılacak ara seçim maliyetinin 35 milyon TL olduğuna dikkat çeken Arıklı, “Özersay timsah gözyaşları döküyor” dedi.
Özersay’ın siyasi partilerle ilgili yaptığı açıklamalara değinen Arıklı, “Özersay konuyu tam anlamadan, ‘Siyasi partiler denetimden kaçmak için kendilerine af çıkardılar’ diye başka bir tez ileri sürüyor. Hatta hızını alamıyor bu yasanın ‘Hüseyin Özgürgün için’ çıkarıldığını iddia edecek kadar akıl sağlığımızla oynuyor” diye konuştu.
Arıklı’nın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım şu şekilde:
“Bir sis be kardeşim…
Sevgili Kudret Özersay’ın yokluğunu Mecliste hissediyoruz.
Ama O, kendisine ve kendisine oy verenlere ihanet ederek enteresan bir gerekçe ile Milletvekilliğinden istifa etme kararı aldı. Gerekçesini ‘Gayr-ı Meşru Hükumete’ tepki diye açıklasa da, herkes bu istifanın altında Parti içi çekişmeler ve bu çekişmeleri sonucunda kendisine muhalif iki Milletvekilinden kurtulmak olduğunu biliyor.
İstifasının kabulü için ciddi kulis yaptı Sevgili Özersay. İstifasında kararlı olduğunu sürekli vurguladı ve istifanın onanması için bütün parti Başkanlarını aradı.
Günün sonunda istifa kabul edildi ve böylece ara seçimin de önü açılmış oldu. Özersay Vekillikten istifa ederek maddi bir jest yapmış falan da değil ayrıca. Çünkü DAÜ deki maaşı, Vekil maaşından çok fazla.
Oysa daha değişik şekilde de protestosunu yapabilirdi Özersay. Mesela Meclis Genel Kuruluna katılmaz ve maaşını SOS e bağışlayabilirdi. Oysa tek milletvekili için Ada genelinde yapılacak seçimin Devlete maliyeti en az 35 milyon TL idi...
Şimdi Sevgili Kudret Özersay, timsah gözyaşları döküyor. Siyasi partilerin aday belirleme tarzına dahi laf sokuşturuyor.
Öte yandan konuyu tam anlamadan, ‘Siyasi partiler denetimden kaçmak için kendilerine af çıkardılar’ diye başka bir tez ileri sürüyor. Hatta hızını alamıyor bu yasanın ‘Hüseyin Özgürgün için’ çıkarıldığını iddia edecek kadar akıl sağlığımızla oynuyor.
Oysa mesele şu; Siyasi Partiler, kanun gereği mali yönden 2015 ten beri Anayasa Mahkemesinin denetimine tabi. Buna kimsenin itirazı yok. Anayasa Mahkemesi ve Sayıştay, geçmişteki bütün harcamalar için siyasi partilerden fatura talep ediyor.
Hatta bırakın Genel Merkezleri, İlçelerden de geçmişte yapılan harcamalar için fatura istiyor. Mevcut Yasa, harcamalar için fatura sunamayan Siyasi Partinin şimdiki Genel Başkanına 5 yıl hapis cezası öngörüyor. Yani filanca tarihte, filanca ilçenin yaptığı harcama için fatura sunulmamışsa, mevcut Genel Başkanın
5 yıl süre ile hapse gönderilmesi gerekiyor.
Evet yanlış okumadınız, Yasada maalesef bu tür bir suç için öngörülen ceza, şimdiki Genel Başkana 5 yıl hapislik.
Bu durum elbette ki Yargıyı da rahatsız ediyor. Çünkü hukukta suçun şahsiliği en basit hukuk kuralıdır. Filanca tarihteki ilçe başkanın veya genel merkezin yaptığı harcama için fatura almaması, şimdiki genel başkanı niye bağlasın ki?
Yapılan değişiklik af falan getirmiyor. Sadece 5 yıl hapis cezasının yanına alternatif olarak bir de para cezası ekleniyor ki yargının alternatifi olsun.
Kudret Özersay’ın “Kendilerine af çıkardılar” dediği konu bu. Diyeceğim O ki; Vaz geç be kardeş, artık ortalığı karıştırma. Zaten bu halka 30 küsür milyon liraya mal oldun. En iyisi vicdanınla yüzleş…”