Ahmet KARAGÖZLÜ
Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer ile KTİMB'de çalışan Nejdet Tunççağ ve Hasan Akar'ın ardından zanlılardan şikayetçi olan inşaat firmasının taşeronluğunu yapan Mustafa Tutar da tutuklanarak mahkemeye çıkarıldı.
Zanlılar Gürcafer ile Tutar'ın aleyhinde 3 günlük tutukluluk temin edilirken diğer zanlılar Tunççağ ve Akar, teminata bağlanarak serbest bırakıldı.
Cafer Gürcafer’e “İrtikap”, “Sahte Belge Düzenleme”, “Sahte Belge Düzenlenmesine Tahrik Etme”, “Sahte Belgeyi Tedavüle Sürme”; Mustafa Tutar’a “İnsan Kaçakçılığı”, “Sahte Belge Düzenleme”, “Sahte Belge Düzenlenmesine Tahrik Etme”, “Sahte Belgeyi Tedavüle Sürme”; Hasan Akar ile Nejdet Tunççağ’a ise “Sahtekarlıkla Kayıt Temin Etme” suçu getirildi.
Bugünkü duruşmada Mali Suçlarla Mücadele Şubesi’ne görevli Polis Çavuşu Yahya Suiçmez, olayla ilgili olguları aktardı.
Suiçmez, 28 Mart 2024 tarihinde mahkeme emri gereği KKTC genelinde, ülkeye getirilen “3. dünya ülkesi” vatandaşlarıyla ilgili tahkikat başlatıldığını söyledi.
“İşlemleri hızlandırmak için 135 bin 800 Euro aldı”
Suiçmez, polise ifade veren bir iş takipçisinin Cafer Gürcafer'e müracaatları ilgili işlemleri hızlandırmak için 2022 ile 2023 tarihleri arasında toplam 135 bin 800 Euro parayı verdiğini söylediğini kaydetti.
Suiçmez, zanlının başkanlığını yürüttüğü Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği'nin 2007 yılında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile ülkeye gelecek yabancı işçilerin “ön izin”, “ön izin uzatma” ve “kota” işlemlerinin yapılabilmesi için protokol imzalandığını söyledi.
Yahya Suiçmez, 3 Haziran’da Mali Şube'ye gelen bir inşaat firması yetkilisinin 55 kişilik kota müracaatı için başvuru yaptığını söylediğini, bu müracaatlarla ilgili zanlının Çalışma Bakanlığı'na kota başvurusunda bulunduğunu kaydetti.
Suiçmez, zanlının Çalışma Bakanlığı'na yazı yazarak bu 55 kişilik kotalık işlemi “iptal ettirdiğini”, ancak söz konusu inşaat şirketinin bundan haberinin olmadığını, bunu Bakanlıkta öğrendiğini ve Gürcafer'in “sahte belge” düzenleyerek bu işlemi gerçekleştirdiğini söylediğini ifade etti.
Taşeronluk yapan şahıs da tutuklandı
9-21 Haziran 2023 tarihinde bir inşaat firmasının 30 kişilik ön izin başvurusunda bulunduğunu, firmanın bu kişilerin gelmesini beklediğini, ancak firmanın bilgisi dışında bu 30 kişinin 16'sının ülkeye “kanunsuz” şekilde getirildiğine dikkat çeken Suiçmez, firmaya bu konuda bilgi verilmediğini söyledi.
Suiçmez, şikayetçi olan inşaat firmasının taşeronluğunu yapan Mustafa Tutar’ın da bu suçla bağlantısının tespit edilerek tutuklandığını belirtti.
Zanlının 16 işçinin getirilmesi için aracı olduğunu vurgulayan Suiçmez, Tutar’ın polise verdiği ifadede, söz konusu firmanın talebi üzerine işçi bulması için Bangladeşli bir şahısla anlaştığını, bu olayla başka bir bağlantısının olmadığını söylediğini dile getirdi.
Öte yandan Suiçmez, bu 16 kişinin halen nerede olduğunun tespit edilmediğini belirtti.
Ofisinde 16 kişinin renkli pasaport çıktıları bulundu
Mustafa Tutar’ın ofisinde arama yapıldığına dikkat çeken Suiçmez, söz konusu 16 Bangladeş uyruklu kişiye ait pasaportların renkli çıktısının bulunduğunu dile getirdi.
Zanlıdan bu konuda izahat istendiğinde, Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği üyelerinin ön izin başvurularıyla ilgili taşeronluk hizmeti verdiğini söylediğini belirtti.
Suiçmez, zanlının ofisinde bulunan renkli pasaport çıktılarının üzerindeki imzaların araştırılacağını, zanlının “insan kaçakçılığı” suçundan da soruşturulacağını ifade etti.
Tunççağ ve Akar, “vesile” olmuş
Suiçmez, zanlılar Nejdet Tunççağ ile Hasan Akar'ın ise söz konusu 16 kişinin adaya kanunsuz olarak getirilmesine “vesile” olduğunu kaydetti.
Zanlı Necdet Tunççağ'ın Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği'nde ön izin başvuruları işlemlerinden sorumlu kişi olduğunu belirten Suiçmez, Hasan Akar'ın ise üçüncü dünya ülkelerinden getirilecek işçilerin sorumlusu olduğunu ifade etti.
“Bilgisayar verileri silindi”
Suiçmez, söz konusu zanlılarla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında zanlılar Nejdet Tunççağ ile Hasan Akar'ın KTİMB binasındaki bilgisayarında arama yapıldığını, ancak bilgisayarda hiçbir şey bulunmadığını, verilerin silindiğini söyledi.
Zanlılara bununla ilgili izahat sorulduğunda “prosedür gereği” silindiğini söylediklerini, ancak bu verilerin 28 Haziran'da aynı günde, birer dakika arayla silindiğine dikkat çekti.
Kimlere ön izin verildiğini hatırlamıyorlar
Suiçmez, zanlılar Tunççağ ile Akar'ın ön izin başvurularıyla ilgili süreç tamamlanmadan ön izinlerle ilgili bilgisayar çıktısı hazırladığını, ancak bu belgeleri kimlerin aldığını hatırlamadığı beyanında bulunduğunu belirtti.
Yeni tutuklamalar olabilir
Zanlıların 2 günlük tutukluluk süresinde Müteahhitler Birliği’nde arama yapıldığını, bir bilgisayar, 7 cep telefonu ve 7 adet dekontun emare alındığını, ayrıca Gürcafer’in birlik binasında kullandığı şahsi bilgisayarın da emare zapt edildiğini kaydetti.
Bugüne kadar 30 kişiden ifade temin edildiğini, birçok kişinin polise davet edildiğini, bir iş takipçisi hakkında soruşturma başlatıldığına dikkat çeken Suiçmez, yeni kişilerin tutuklanmasının kuvvetle muhtemel olduğunu vurguladı.
Gürcafer ve Tutar 3 gün tutuklu kalacak
Suiçmez, zanlılar aleyhinde yürütülen soruşturmanın devam ettiğini belirterek Gürcafer ile Tutar’ın 3 gün daha tutuklu kalmasını; Akar ile Tunççağ’ın ise soruşturmaya etki edebileceği kısmın tamamlanması sebebiyle mahkemenin uygun göreceği bir teminata bağlanmasını talep etti.
Cafer Gürcafer’in avukatı Süleyman Özsoylular ile Mustafa Tutar’ın avukatı Muhabbet Mevsimler, 3 günlük tutukluluk süresine itiraz etmedi.
Yargıç Jale Ergüden, zanlılar Gürcafer ile Tutar’ın 3 gün poliste tutuklu kalmasına emir verdi.
Ayrıca Ergüden, zanlılar Tunççağ ile Akar’ın yurtdışına çıkışının yasaklanarak tüm kimlik ve seyahat belgelerine el konulmasına, 60’ar bin TL nakdi teminat yatırmasına, 2 kefilin 700’er bin TL’lik kefalet senedi imzalamasına ve haftada bir gün en yakın polis karakolunda ispatı vücutta bulunması şartıyla tutuksuz yargılanmasına karar üretti.