ATM’lerdeki sorunlara, arızalara değindiğim yazıdan sonra çok sayıda insan aradı beni, mesaj atanlar oldu, “İyi ki bu sorunu gündeme getirdin” dedi.  

 Meğerse çok sayıda insanın sorunuymuş arızalı ATM’ler…

 Tahmin ettiğimden de fazla insan şikayetçiymiş…

 Üstelik bu sorun yeni de değil, birkaç yıldır hep böyle.

 Ülkede birçok sorun var ya, ATM arızaları da kronik sorunlarımızdan oldu maalesef.

 Bazı şeyleri devlet yapamaz özel yapar sanırdım ama her zaman öyle olmuyormuş.

 Devlet sorunları çözemez, vatandaşa sorun yaşatır da özel sektör yaşatmaz mı?

 Hem de bankacılık sektörü, en çok kazanan, en kârlı sektör çözemiyor ATM sorununu.

 En zengin sektör de sorunları çözemiyorsa vay halimize.

 Aslında belki de çözemiyor değil de fazla umursamıyorlar.

 Nasıl olsa bu KKTC’de vatandaşa ne sorun yaşatırsanız yaşatınız değişen bir şey olmuyor değil mi?

 Bakın kendilerine en fazla sorun yaşatan siyasi partiyi hep yeniden birinci parti olarak seçmiyorlar mı?

 Siyasilere tahammül gösterdikten sonra bankalara mı göstermeyecekler?

 Aynı bankanın farklı şubesinde bile işlem yapsanız sizden ücret alan, hemen her hizmete para kesen bankalar, vatandaşın ATM sorununu çözemiyor ha?

 Yok çözemiyor değil, önemsemiyorlar diyelim…

 Bakın ne kadar çok insan şikayetçi.

 Hiç mi önemi yok bunun?

 Yazıyı yazdım, ertesi gün ATM’ler benden intikam alırcasına güzergahımdakilerin tümü arızalandı.

 Bugün Taşkınköy’de bir ATM bir kadının parasını yuttu, kadın mobil uygulamadan baktı, para yatmış görünmüyormuş, o saatte mesai de yok, sarıldı telefona…

 “Para mobil uygulamada görünmese de paranız kaybolmaz, sizin yatırdığınızı tespit ederler, daha önce benim de başıma geldi, endişe etmeyin” dedim ama kadını sakinleştiremedim.

 Telaşla telefonda birilerini arıyor, “Olacak iş değil” gibi şeyler söyleyip duruyordu.

 Demiştim size, ATM’lerde macera yaşanmayan gün yok.

 ATM’lere yaklaşanlar orada gördüğü ilk kişiye “çalışıyor mu?” diye soruyor.

 Ne hal ama ha? Çalışıyor mu? Çalışıyor mu? Çalışıyor mu?

 Daha beter bir şey yaşadım geçen gün.

 Taşkınköy’deki ATM’ler arızalı olduğu için bir bankaya girdim ve vezneden kart ücretini ödemek istedim ama ne ilginçtir ki sistem kilitlendi.

 Veznedeki kadın kart ödemelerinde böyle sorun yaşandığını söyledi.

 Kadın, “Kartınız bizim bankanın değil, partner bankanın ama işte partner bankalarınkini ödemeyi kabul etmiyor bugün sistem” dedi.

 Kart o bankanın kartı değildi ama birkaç bankanın ortak kart ağından birisiydi.

 Ne yazık ki vezneden bile ödeyemedik kart borcumuzu.

 Veznedeki kadın, “ATM’den de yatırmayı denemeyin sistemsel bir sorun var, paranız sıkışır başka bir sorun olur” dedi.

  Acı acı güldüm, bir şey demeden çıktım bankadan, “yani bu kadarı da fazla” değil mi?

  Bu arada bankacılardan öğrendiğime göre, ATM’lerin sıkça işlem yapmaması sorunu, para alma kapasitesinin erken dolmasındanmış.

  Maaş rakamları yükseldiği için kişi başı kâğıt banknotlar arttı, 10 kişi maaşını bir ATM’ye yatırsa doluyormuş.

  Maaşlar insanlara yetişmese, yetersiz kalsa da çok sayıda kâğıt sonunda…

  Yalnızca 200 TL’lik banknotlar yatırılsa bile ATM’ler kısa sürede doluyormuş, dolunca da arıza veya sistem hatası gibi mesajlar veriyor.

   500 TL’lik veya 1000 TL’lik banknotlar mı bassalar artık?

   Ancak bu durum vatandaşın sorunu değil, bankalar ATM’leri günün her saatine kontrol edecek elemanlar istihdam etsin, vatandaş bu sorunu yaşamasın.

   Belki “Alışın artık, bu iş böyle” diyebilirler bize ama alışmak zor gerçekten.

   Müşteri kusursuz hizmet ve saygı ister, bunu istemek de en doğal hakkı.

   Hiç olmazsa bu konuda “Burası KKTC’dir, burada olur böyle şeyler” demeyin, her konuda çok daha iyisini hak ediyor bu halk…