Volt Kıbrıs Eş Başkan Yardımcısı ve AB Parlamentosu Adayı Andromachi Sophocleous, Kıbrıslı Türkleri Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy kullanmaya davet ederek, “Tek çare geleceğimizi birlikte kurgulamaktır” dedi.
Sophocleous, bireysel olarak AB vatandaşı olan Kıbrıslı Türklerin, çözümsüzlüğün bedelini en ağır ödeyen kesim olduğunu söyledi.
Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Kıbrıslı Türklere bir lütuf verirmişçesine bazı hakları vermesini de yeterli görmediklerini belirten Sophocleous, “Kıbrıslı Türkler, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin asli ve kurucu unsurudur. Kıbrıslı Türklerin dilleri bu ülkenin ana dillerinden biridir. Kıbrıs Cumhuriyeti yöneticileri bir yandan tüm adanın hükümeti olma iddiasında bulunup, diğer yandan Kıbrıslı Türklere ayrımcılık yaparsa inandırıcılığını yitirir” dedi.
Kıbrıs Cumhuriyeti’nde iki toplumlu, iki bölgeli siyasi eşitliğe dayanan federal bir çözümü destekleyen siyasi parti ve liderlerinin en kritik anlarda sınavı geçemediklerine dikkat çeken Sophocleous, “İşte Volt bu yüzden kuruldu” dedi.
“En ağır bedeli Kıbrıslı Türkler ödüyor”
Volt Kıbrıs Eş Başkan Yardımcısı ve AB Parlamentosu Adayı Andromachi Sophocleous, yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi:
“Crans Montana’da görüşmelerin çökmesinin ardından yoğun bir suçlama oyununun başlamasının üzerinden neredeyse 7 yıl geçti. Mustafa Akıncı’nın, Özdil Nami’nin, Barış Burcu’nun hatta Başpiskopos İkinci Hrisostomos’un aktardığı ve daha sonra Volt listesinden aday olan gazeteci arkadaşımız Makarios Drutiotis’in kitabında da yazdığı üzere, kapalı kapılar ardında zamanın Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’na iki devletli çözüm öneren Anastasiades bugün yolsuzlukla ilgili komisyonda zan altında bulunuyor.
Görüşmelerin başarısızlıkla sonuçlanması için her türlü manevrayı yapan Anastasiades’in önce sözcülüğünü sonra da Dışişleri Bakanlığı’nı yapan Hristodulides ise Kıbrıslı Rum reaksiyoner, çözüm karşıtı cephenin oylarıyla yeni lider seçildi. Sayın Akıncı’nın ‘Guterres çerçevesini stratejik anlaşma olarak imzalayalım’ önerisini elinin tersiyle iten Anastasides’in altın çocuğu Christodoulides, Türk tarafının BM Güvenlik Konseyi kararlarıyla çelişen iki devletli önerisi sayesinde federal çözümü desteklediğini söyleyip uluslararası camiada puan toplamaya çalışıyor.
Ersin Tatar’ın Türkiye’nin müdahaleleriyle Kıbrıs Türk liderliğini ele geçirmesinin ardından, siyasi bir aktör olmaktan uzaklaşan Kıbrıslı Türkler bir yandan Türk lirası kullanıyor olmanın ekonomik bedelini ağır öderken, diğer yandan ise iradesine yapılan her türlü müdahaleyi sinesine çekmek zorunda kalıyor. Bireysel olarak AB vatandaşı olan Kıbrıslı Türkler, çözümsüzlüğün bedelini en ağır ödeyen kesimdir.
Oysa işler Kıbrıslı Rumlar için de sanıldığı kadar iyi değil. Bölünmüş küçücük bir adada Türkiye ile “sınır komşusu” olma riski her geçen gün büyürken yolsuzluklarla boğuşan Kıbrıslı Rumlar gelecek kuşaklara nasıl bir ülke bırakacaklarını kendilerine sormak zorundadırlar.
Kıbrıs Üniversitesi akademisyeni Charis Psaltis öncülüğünde her yıl yenilenen anketler, adanın her iki yanında da federal bir çözüme destek olduğunu gösteriyor. Anastasides bile federal çözüm vaadiyle iki kez seçilmemiş miydi? Kıbrıslı Rumların en büyük iki partisi de federal çözümü desteklediklerini söylemiyor mu? Oysa ne ‘eveti betonlaştıracağını’ söyleyip hayır oyunu destekleyen AKEL ne de Anastasiades’in partisi DISY, Kıbrıs Rum toplumunu çözüme hazırlayamadılar. Uzlaşıları duyurmaktan imtina ederek Talat’ın seçimleri kaybetmesine katkı sağlayan müteveffa Hristofyas’ı da unutmayalım. İki toplumlu, iki bölgeli siyasi eşitliğe dayanan federal bir çözümü destekleyenler en kritik anlarda sınavı geçemediler. İşte Volt bu yüzden kuruldu.
Kıbrıslı Türkler asli unsurdur
Sadece adayları arasında değil, yönetim kadrolarında da her iki toplumdan temsilcileri olan Volt, kendini iki toplumlu bir parti olarak tanımlıyor. İmkanları ölçüsünde görsel ve yazılı kampanyalarını Yunanca ve Türkçe olarak yapmaya çalışıyor. Bizler ‘Kıbrıslı Türkler olmadan biz olamayız’ diyen bir siyasi anlayışı temsil ediyoruz. Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Kıbrıslı Türklere bir lütuf verirmişçesine bazı hakları vermesini de yeterli görmüyoruz. Kıbrıslı Türkler, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin asli ve kurucu unsurudur. Kıbrıslı Türklerin dilleri bu ülkenin ana dillerinden biridir. Kıbrıs Cumhuriyeti yöneticileri bir yandan tüm adanın hükümeti olma iddiasında bulunup, diğer yandan Kıbrıslı Türklere ayrımcılık yaparsa inandırıcılığını yitirir.
Avrupa Parlamentosu seçimleri çok önemli bir fırsat
Avrupa projesine inanan Volt hareketinin Kıbrıs’taki yansıması olarak kurulan Volt Kıbrıs, her ne kadar da Avrupa Parlamentosu seçimleri nedeniyle gündeme gelse de aslında uzun soluklu bir mücadeleyi hedeflemektedir. Kıbrıs’ın federal bir temelde yeniden bütünleşmesini savunan Volt Kıbrıs, sürdürülebilir bir çevre, sosyal adalet, toplumsal cinsiyet eşitliği ve ilerici değerleri benimsemektedir.
Bizce Avrupa Parlamentosu seçimleri, Kıbrıslı Türklerin toplum olarak Kıbrıs adasındaki siyasi varlıklarını ve ağırlıklarını ortaya koymaları için eşsiz bir fırsattır. Sadece seçimlerde oy kullanarak bile ELAM’ın Avrupa Parlamentosu’na bir temsilci göndermelerinin önüne geçebilirler. Ayrıca, tüm Kıbrıs Rum siyasi partilerine ve siyasi elitlere çok önemli bir mesaj vermiş olabilirler.
Kıbrıs’ın kuzeyinde 2020’de yapılan seçimdeki müdahaleler sonrasında, Haziran’da yapılacak olan Avrupa Parlamentosu seçimleri Kıbrıslı Türklerin yeniden aktör olduklarını göstermeleri açısında çok önemlidir. Çünkü, ne Kıbrıslı Rumlar Kıbrıslı Türklerden ne de Kıbrıslı Türkler Kıbrıslı Rumlardan vazgeçemez. Biz geleceğimizi bu prensip doğrultusunda kurgulamakta kararlıyız.”
