Sağlık Bakanlığı, “Multipl Skleroz (MS) hastalığının günümüzde yüzde 80-85 kontrol altına alınabilen bir hastalık” olduğunu kaydetti.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, Multipl Skleroz veya halk arasında bilinen adıyla “MS” hastalığının, beyin ve omurilikten oluşan merkezi sinir sistemine ait bir hastalık olduğu belirtildi.
Dünya Sağlık Örgütü ile Uluslararası Multipl Skleroz (MS) Federasyonu tarafından Multipl Skleroz hastalığını kitlelere duyurmak ve farkındalık yaratmak amacıyla 30 Mayıs gününün, “Dünya MS Günü” olarak ilan edildiği açıklamada, Multipl skleroz şöyle açıklandı:
“Multipl Skleroz 20-40 yaş aralığındaki genç erişkinlerde görülen, genellikle alevlenme olarak da tabir edilen atakların artması ve düzelmelerle seyreden, beyin ve omuriliği (santral sinir sistemini) etkileyen bulgularla seyreden, olasılıkla bağışıklık sistemini etkileyerek myelin dediğimiz sinir liflerini çevreleyen ve bu sinir liflerinin elektrik uyarılarını iletmelerine yardımcı olan yağlı bir dokuda hasar oluşturan bir hastalıktır.
MS, hem beyin hem de omuriliği etkilediğinden çok çeşitli nörolojik belirtileri gösterebilir. MS hastaların çoğunda alevlenmeler (ataklar) ve düzelmelerle, az bir kısmında ise sürekli olarak ilerleyici belirtilerle seyretmektedir. Ataklar özellikle hastalığın görüldüğü ilk dönemde tamamen düzelme gösterse de sonraki senelerde bazı belirtiler kalıcı hale gelebilmektedir. Ataklar genellikle saatler içinde ortaya çıkan, 24 saatten uzun süren, ateşin ve enfeksiyonun eşlik etmediği yeni nörolojik belirtilerdir. Örneğin, genç bir hasta bir sabah kalkığında sağ gözünün bulanık gördüğünü veya elinde güç kaybı ve uyuşukluk olduğunu, çay fincanını iyi tutamadığını görebilir. bu durumları atak olarak tanımlanmaktadır. MS’e bağlı yakınmalar “MS atağı” sırasında görülüp daha sonra iyileşebileceği gibi bir kısmı uzun dönemde kalıcı olabilmektedir. Merkezi (santral) sinir sistemi hastalığı olan, beyin ve omuriliğin birçok alanını etkileyen MS’in başlıca belirtileri, görmede bulanıklık, çift görme, görüntü kayması gibi görme bozuklukları, bir kolda bacakta ya da her iki bacakta güçsüzlük, yürümede dengesizlik, bir veya iki elde titreme, uyuşma, idrar kaçırma ya da yapamama olarak sıralanabilir.
Multipl skleroz kimlerde görülür?
Multipl skleroz genç erişkin olarak sınıflandırılan 20-40 yaş arasında başlayan, daha sık kadınlarda görülen bir hastalıktır. Genellikle ataklarda artmalar (alevlenme) ve düzelmelerle seyreder. Kimi hastalarda başlangıçtan, kimilerinde ise hastalık başlangıcından seneler sonra ilerleyici nörolojik semptomlar görülebilir.
Multipl skleroz tanısında hangi testler uygulanır?
MS hastalığına tanı koymada doğrudan uygulanabilen bir test yoktur. Tanıda ve ayırıcı tanıda MRG (manyetik rezonans görüntüleme) ve beyin omurilik sıvısının (BOS) incelenmesi tanı için kullanılan yararlı yöntemlerdir.
Multipl sklerozun nedeni nedir?
Hastalığın nedeni tam olarak bilinmemektedir. MS hastalığında görülen başlıca neden vücudun bağışıklık (immun) sisteminin kendi hücrelerine saldırmasıdır. Genetik yatkınlığın yanı sıra MS hastalığının görülmesinde enfeksiyonlar, D vitamini düşüklüğü, sigara gibi çevresel etmenler de tetikleyici olabilmektedir. Son önemde yapılan çalışmalarla sigaranın kullanımının ve D vitamini eksikliğinin hastalığın ortaya çıkmasında, hastalık ilerleyişinde ve tedaviye verdiği yanıtında önemli olduğu ortaya çıkmıştır.
Multipl skleroz ne değildir?
MS hastalığı ile ilgili olarak yanlış bilinen bazı konuları düzeltmek önemlidir;
Multipl Skleroz bulaşıcı bir hastalık değildir. Ailevi yatkınlık kimi kişilerde görülesine karşın yalnızca genetik geçişli bir hastalık değildir. MS çocuk sahibi olunmasını engelleyen bir hastalık değildir. Multipl Skleroz öldürücü bir hastalık değildir. MS ruhsal bir hastalık değildir. Multipl Skleroz tedavisi olmayan, çaresiz bir hastalık değildir. Gelişen yeni tedavi yöntemleri ile MS tedavi edilebilir bir hastalıktır. Genel olarak yanlış bilinenin aksine MS’li kişilerin çoğunluğu olağan hayatlarına devam edip çalışabilirler. Unutmayın! MS hastalığı günümüzde %80-85 kontrol altına alınabilen bir hastalıktır.”