Kıbrıs Ruh Sağlığı ve Psikiyatri Hemşireleri İnisiyatifi ve Akıl Sağlığı İnisiyatifi, bir psikiyatri hastasının hastaneye yatışı sırasında yangın çıkarması sonucu medyaya yanısımasını eleştirerek, psikiyatri hastalarının sadece cezai bir yaklaşımla değil, aynı zamanda insan hakları ve toplum ruh sağlığı perspektifinden de değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“ “Son günlerde medya tarafından basına yansıtılan bir olay, ruhsal sağlık sorunlarıyla mücadele eden bireylerin karşılaştığı sistemik eksiklikleri bir kez daha gözler önüne sermiştir. Bir psikiyatri hastasının hastane yatışı sırasında yangın çıkarması, sadece cezai bir perspektifle ele alındığında yetersiz bir bakış açısı sunmaktadır. Ayrıca, ilgili bireyin tedavi sürecinde gerçekleştirdiği bir eylemden dolayı fotoğraflarının yayınlanarak haber yapılması hastanın mahremiyetini ve gizliliğinin korunması ilkesini ihlal etmektedir. Toplumumuzda psikiyatri hastalarının damgalanması büyük bir sorun olmasına karşın, bu haberlerin medyada verilme şekli önem arz etmektedir. Bu tür haberler tüm psikiyatri hastalarının saldırgan ve tehlikeli olduğu imajı yaratarak damgalamayı arttırmaktadır.
Ceza sorumluluğu tedavi olma hakkını da beraberinde getirmektedir ve bu ihtiyacın karşılanması elzemdir. Alevlenme dönemlerini önleyen ve taburculuk sonrasında da tedavinin devamlılığını ve bireyin topluma kazandırılmasını sağlayan toplum ruh sağlığı merkezleri ve etkili bir rehabilitasyon sisteminin bulunmaması nedeniyle, hastaların ruhsal sağlığı olumsuz etkilenmekte ve yaşam kaliteleri azalmaktadır. Toplum Ruh Sağlığı Merkezleri ve toplum temelli psikiyatri hizmetleri tüm hastaların hakkıdır ve yatarak tedaviye ek olarak bu hizmetlerin sunulması öncelikli olmalıdır. Bizler Kıbrıs Ruh Sağlığı ve Psikiyatri Hemşireleri İnisiyatifi ve Akıl Sağlığı İnisiyatifi bir araya gelerek bu sorunu gündeme taşıma kararı aldık. Psikiyatri hastalarının sadece cezai bir yaklaşımla değil, aynı zamanda insan hakları ve toplum ruh sağlığı perspektifinden de değerlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz.
İnsan haklarına saygı çerçevesinde, ruhsal sağlık sorunlarıyla mücadele eden tüm bireylerin potansiyellerini gerçekleştirmelerini sağlamak, damgalanmaları ve ötekileştirilmelerini önlemek, toplum ruh sağlığı merkezlerinin ve etkili rehabilitasyon sistemlerinin oluşturulmasıyla birlikte kapsamlı bir yaklaşımın benimsenmesini talep ediyoruz. Bu çabamız, bu bireylerin hak ettiği saygıyı ve destekleri alabilmesi için atılmış bir adım olacaktır. Toplum ruh sağlığı ve insan hakları adına sorumluluk alarak, bu alanda önemli değişikliklerin gerçekleşmesine katkı sağlamak için her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu bildiririz.”