Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı bünyesine katılan 45/5'inci Dönem Mesleki Asteğmen ve 45/6'ncı Dönem Çavuş Celbi, Gazimağusa'da Güvenlik Kuvvetleri Eğitim Merkez Komutanlığında düzenlenen törenle ant içti.
Saygı duruşu, İstiklal Marşı eşliğinde bayrakların göndere çekilmesiyle başlayan tören, Sancağın tanıtılması, ant içmenin icrası, celp adına Asteğmen İsmail Çeler’in konuşması, Çavuş Batuhan Karabaş’ın “Vatan aşkı” adlı şiiri okuması ve yaş kütüklerine dönem plaketlerinin çakılmasıyla devam etti.
Törende, başarılı personele ödül ve plaketleri, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Meclis Başkanı Zorlu Töre, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sezai Öztürk, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğluı, Başbakan Yardımcısı, Turizm, Çevre ve Kültür Bakanı Fikri Ataoğlu ve Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu tarafından verildi.
Yemin töreni, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğlu ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın konuşması 4. Piyade Alay Komutanlığı Tüfekli Gösteri Takımının gösterileri, Mücahitler Marşı'nın okunması ve tören geçişiyle tamamlandı.
TATAR: ÇOK ŞEHİTLER VEREREK BİR DEVLET KURDUK, CUMHURİYET KURDUK
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, yemin töreninde yaptığı konuşmada, Kıbrıs Türk halkının çok cefa çektiğini, fedakarlıkta bulunduğunu ve çok bedeller ödediğini vurgulayarak, “Çok şehitler vererek bir devlet kurduk, cumhuriyet kurduk” dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar, EOKA saldırılarına karşı savunma amacıyla kurulan TMT’nin, 1974 Barış Harekatı’ndan sonra disiplinili bir ordu olarak Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığına dönüştüğünü kaydetti.
Tatar, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığının Doğu Akdeniz’de tehlikeli bölgede Kıbrıs Türk halkının güvenliği ve geleceği için Türk Silahlı Kuvvetleri ve Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ile birlikte bölgenin barışını ve güvenliği koruduğunu, Kıbrıs Türk halkının da teminatı ve garantisi olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde askerlik ve görev yapmanın herkes için bir gurur ve şeref olduğunu söyleyerek, “Böyle bir teşkilata üye olmak, orada askerlik, mücahitlik yapmak hepiniz için bir şeref ve haysiyettir” dedi.
KKTC'NİN TANITILMA MÜCADELESİ...
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da desteği ve her platformda seslendirmesiyle, KKTC’nin tanıtılması mücadelesi verildiğini belirten Tatar, KKTC’nin Özbekistan’daki Başkanlar Zirvesi’nde Türk Devletleri Teşkilatı'na gözlemci üye olmasının Kıbrıs Türk halkının varlığının, geleceğe güvenle bakmasının sigortası ve teminatı olduğunu söyledi.
Tatar, Güney Kıbrıs’ta şubat ayında Kilise ve RMMO’nun birlikte tatbikat düzenlediklerini, bakanlar ve milletvekillerinin atış talimi yaptıklarını hatırlatarak, bu gelişmelerin Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığının, milli duruşun daha da güçlendirilmesini işaret ettiğini belirtti.
Tatar, Rum tarafınının tutumu karşısında, KKTC’ye sahip çıkarken, GKK’nın güçlendirilerek, TSK ve KTBK ile birlikte daha disiplini, daha donanımlı ordunun öneminin aşikar, açık ve net olduğunu ifade etti.
Kıbrıs Türk halkının bağrından çıkan GKK’nın güçlendirilmesinin herkesin temennisi olduğunu dile getiren Tatar, "Bizlerin buradaki varlığının garantisi elbette TC’nin garantörlüğü, Türk askerinin varlığıdır, bunlar bizlerin kırmızı çizgileridir.” mesajını verdi.
TOPALOĞLU: HER TÜRK ASKER DOĞAR
Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Zorlu Topaloğlu da konuşmasında, 5 hafta önce Eğitim Merkez Komutanlığına katılan celbin, kısa sürede uyum sağlayarak kahraman birer mücahit olduklarını ve “her Türk asker doğar” özdeyişini bir kez daha doğruladıklarını vurugladı.
Topaloğlu, “Gücünü milletinden, cesaret ve maharetini milli hasletlerinden, güvenini şanlı tarihinden, geleceğe yönelik hedeflerini ise Atatürk ilke ve inkılaplarından alan Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığının saflarına katıldılar” dedi.
Ant içme töreninin askerlikteki yeminlerin en kutsalı olduğunu vurgulayan Topaloğlu, “Türk gencinin özünde var olan göreve hazır olduğunu, kanun, nizam örf ve adetlere bağlanarak vatan için gerektiğinde ‘ölürsem şehit, kalırsam gazi olurum’ inancının sesli bir ifadesidir” dedi.
Topaloğlu, en genç mücahitlerin, atalarının başlattığı onurlu mücadelenin bayrağını taşımakta olduklarını, ulvi görevi atalarından daha fazlasıyla yerine getireceklerini, bayrağı daima göklerde, şafaklarda dalgalandıracaklarını kaydetti.
Topaloğlu mücahidin; vatan, bayrak sevgisi, Türk milletine olan bağlılığı, üstün vazife anlayışı, kahramanlık, cesaret, dürüstlük, çeviklik, atiklik, sabır ve tahammül gibi önemli özelliklere haiz asker olduğunu kaydederek, mücahitlerin GKK bünyesinde aldıkları eğitimde başarılı olduklarının altını çizdi.
Andın kalben askerlik mesleğine bağlanmanın bir ifadesi olduğunu söyleyen Topaloğlu, mücahitlere özetle; “Vatanımızı barış içerisinde korumak ana gayemizdir. Ancak başkalarından medet umarak saldıranlara karşı, her zaman uyanık ve tetikte olarak kutsal vatan topraklarının bir zerresini dahi teslim etmeyeceksiniz.. Toprağımıza yan bakanlara gerektiğinde 1964 Şanlı Erenköy Direnişi ve 1974 Mutlu Barış Harekatı'nda olduğu gibi gereken dersi vermede tereddüt göstermeyeceksiniz” dedi.
Topaloğlu, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere Dr. Fazıl Küçük, Rauf Denktaş’ı vatanları uğruna şehit olan Mehmetçik, mücahit ve mücahideleri rahmetle andı, gazilere şükranlarını sundu.
ÇELER: GURUR VE ŞEREF DUYUYORUZ
Celp adına konuşan Asteğmen İsmail Çeler ise vatanın birlik ve bütünlüğünü sürdürmek için canlarını feda etmekten kaçınmayan atalarının kutsal emanetini devralmaktan gurur ve şeref duyduklarını kaydetti.
Çeler, milletin vereceği görevleri tereddütsüz yerine getireceklerini, çağdaş KKTC’nin bağımsızlığının, bölünmez bütünlüğünün yılmaz bekçileri olacaklarını ve Atatürk ilkelerinden ayrılmayacaklarını sözlerine ekledi.