İsrail saldırılarının devam ettiği ve kuşatma altında tutulan Gazze'de halk temel gıda maddeleri ve içecek temiz su bulamıyor. Hastaneler ise kaynaklarının yüzde 95'ini tükettiğini duyurdu. BM ve uluslararası kuruluşlar, "insani kriz" uyarısında bulunuyor.

İsrail'in yoğun saldırıları altında Gazze'de yaşam mücadelesi veren 2,3 milyon kişi tükenen temel gıda maddeleri ve temiz içme suyunun yanı sıra can güvenliği sorunu ile karşı karşıya.

Gazzeliler yaklaşan kara operasyonuna hazırlanırken yüz binlerce sivil, İsrail'in, kentin kuzeyini boşaltma çağrısı sonrası evlerini terketti.

Bazıları ise daha 'güvenli' olacağı düşüncesiyle hastanelere akın etti.

Doğu Akdeniz'de konuşlanan Amerikan savaş gemilerinin de desteğini arkasına alan İsrail ordu güçleri ise Gazze sınırı boyunca mevzilenmiş durumda.

Binyamin Netanyahu liderliğindeki ülke tarihinin en aşırı aşırı hükümeti, 'Hamas'ı çökertmek' için geniş çaplı bir harekât başlatacağını açıklamıştı.

Bununla birlikte bir haftadır devam eden şiddetli hava saldırıları Gazze'deki tüm sivil yaşam alanlarını yerle bir etse de İsrail'e yönelik roket saldırılarını engelleyemedi.

Gazze Sağlık Bakanlığı, çatışmaların başlamasından bu yana 2 bin 329 Filistinlinin hayatını kaybettiğini ve bu sayının altı hafta süren 2014'teki Gazze savaşında ölenlerden daha fazla olduğunu duyurdu.

Bu rakam aynı zamanda her iki taraf için de son beş savaşının en ölümcül olanı.

Büyük çoğunluğu Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısında ölen siviller olmak üzere 1.300'den fazla İsrailli öldü.

Keza bu, 1973'te Mısır ve Suriye ile yaşanan savaştan bu yana İsrail açısından en kanlı çatışma.

İsrail, Gazze'nin kuzeyinde havadan broşürler atarak ve sosyal medya üzerinden uyarılar yaparak 1 milyondan fazla Filistinlinin (kent nüfusunun neredeyse yarısına denk geliyor) güneye, yani Mısır sınırına doğru gitmesi talimatını verdi.

Ordu, Gazze'deki yeraltı sığınakları dahil kuzeyde konuşlu olduğunu öne sürdüğü Hamas militanlarına yönelik büyük harekat öncesi sivilleri bölgeden uzaklaştırmaya çalıştığını iddia etti.

Hamas ise halkı evlerinde kalmaya çağırıyor ve İsrail'in asıl amacının ikinci bir göç dalgası yaratmak olduğunu belirtiyor.

İsrail ordusu bu sabah yaptığı bir başka açıklamada, sabah 10'dan öğlen saat 13'e kadar tek bir güney rotasını hedef almayacağını belirtti ve Filistinlileri bir kez daha kuzeyi terk etmeye çağırdı.

Ancak sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, evlerini terk eden sivil konvoyların da havadan hedef alındığını gösteriyor.

Birleşmiş Milletler ve insani yardım kuruluşları, birbiri ardına yaptıkları açıklamalarda, İsrail yönetiminin, 40 kilometre uzunluğundaki kıyı kentini tamamen kuşatmasının ve bu kadar hızlı bir göçün (zoraki tahliyenin) tarifsiz insani acılara neden olacağı uyarılarında bulundu.

Dünya Sağlık Örgütü, tahliyenin kuzeyde bulunan hastanelerde kuvözdeki yeni doğanlar ve yoğun bakımdaki insanlar dahil iki binden fazla hasta için "ölüm cezasına eşdeğer olduğunu" aktardı.

BM'ye göre Gazze'deki hastanelerin jeneratör yakıtı iki gün içinde tükenecek ki bu binlerce hastanın hayatını tehlikeye atacak.

Gazze, İsrail kuşatması nedeniyle giderek artan su ve tıbbi malzeme sıkıntısı nedeniyle zaten insani bir kriz içindeydi.

Bombardıman, kentin tek elektrik santralinin de işlevsiz kalmasına neden oldu.

Bazı fırınların kapanmasıyla kent sakinleri artık ekmek de alamadıklarını dile getiriyor.

Ailesinin altı üyesiyle birlikte evlerini terk ederek güneye doğru kaçmaya çalışan Hayfa Hamis el Şurafa isimli Gazze sakini, "Biz bunu hak etmiyoruz. Biz kimseyi öldürmedik." sözleriyle içinde bulundukları durumu aktardı.