Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis, BM Genel Sekreteri’nin Avrupa, Orta Asya ve Amerika’dan Sorumlu Yardımcısı Miroslav Jenca'nın Kıbrıs ziyaretinin ardından dün Rum Ulusal Konseyi toplayarak, Kıbrıs sorunu, müzakereleri canlandırma çabaları ve Pile meselesi hakkında bilgilendirdi.
Fileleftheros, Hristodulidis’in yaptığı bilgilendirmeden "ABD’nin, Kıbrıs sorunundaki çıkmazı kırmak ve çözüm çabalarını canlandırmak için 'dinamik atak' yaptığı ve iki taraf arasında bir mekik diplomasisi başlaması için BM’nin bir temsilci ataması perspektiflerini daha da güçlendiren hareketlerde bulunduğu" sonucu çıktığını yazdı. Hristodulidis’in, istediği temsilcinin standardını da aktardığını kaydedildi.
Haberi “ABD’den Dinamik Atak… Temsilci Konusunda Hareketlilik ve İsim Tartışması” başlığıyla aktaran gazeteye göre, Hristodulidis’in Kıbrıs sorunundaki bilgilendirmesi iki eksende gelişti.
ABD’nin Kıbrıs sorununda ve BM temsilcisi atanması çabalarında hareket ettiği sonucu çıktığına işaret eden gazete, Amerikalıların temsilci isimlerini konuştuğu izlenimi edinildiğini belirtti. Haberde, temsilci atanması konusunda AB'da da yoğun hareketlilik olduğu ve orada da masaya, şu anda açıklanmayan bazı isimler konulduğu kaydedildi.
Rum yönetiminin, Jane Holl Lute standardında ancak daha yükseltilmiş bir role sahip, Ada’da daha yoğun mesai harcayacak ve iki tarafla daha rutin görüşmeler yapacak bir temsilci atanmasını savunduğu belirtildi.
Habere göre, Hristodulidis, New York’ta yapacağı görüşmeler konusunda Rum siyasi liderliğine, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile ortak görüşmeye hazır olduğunu beyan etti.
Gazete dünkü toplantıda yapılan bilgilendirmeden, Pile konusunda “Türkiye’nin uluslararası toplumdan bu kadar yoğun tepki beklemediği” kanaatinde olan Rum yönetiminin, “Yiğitler -Beyarmudu yolu güzergâhı konusunda şu ana kadar anlaşmaya varılamadığını ve Colin Stewart’ın iki tarafla temaslarına devam ettiğini savunduğunu” yazdı.
Habere göre, Hristodulidis, Kıbrıslı Türklere yönelik önlemler paketinin hazır olduğunu ancak ne zaman açıklanacağına karar verilmediğini yineledi. İlk başta New York (BM Genel Kurulu) ziyareti öncesinde açıklanması düşünülen paketin New York dönüşüne de bırakılabileceği kaydedildi.
“Letimbiotis: Pile konusunda sonuç yok. Barış Gücü ile temas halindeyiz”
Rum Sözcü Konstantinos Letimbiotis, Ulusal Konsey toplantısının “yapıcı ve özlü bir tartışma yapılan faydalı bir toplantı” olduğunu belirtti.
Pile konusuna da değinerek, “Sonuç yok. Barış Gücü ile temas halindeyiz. Çerçeveyi Güvenlik Konseyi, oy birliğiyle yaptığı beyanıyla koydu. Bu da Türklerin ara bölgenin statüsünü bozma planlarını bozuyor. Şurası nettir ki, Barış Gücü’nün yetkileri netleştirilmeye, işgal rejimi tarafından işgalin yayılması engellenmeye çalışılıyor” dedi.
BM Genel Kurulu’nun ezelden beridir Kıbrıs sorununda bir dönüm noktası olduğunu söyleyen Letimbiotis, BM Genel Kurulu paralelinde AB istikametinde de büyük bir diplomatik çaba üstlenildiğini belirtti.
Politis’in “Sözcü: Pile’yle İlgili İstişareler Halen Devam Ediyor… Hedef Ara Bölgenin Statüsünün Bozulması Projelerini Bozmak” başlıklı haberine göre, Letimbiotis dünkü Rum Ulusal Konseyi’nin tamamlanmasının ardından yaptığı açıklamada, Yiğitler-Pile yol çalışması konusunda BM Barış Gücü’nün Rum yönetimiyle istişarelerinin devam ettiğini söyledi.
Letimbiotis, "iki taraf anlaştığı" haberini yorumlarken “Herhangi bir sonuca (anlaşma) varılmadı. Halen Barış Gücü ile temas halindeyiz” dedi. Letimbiotis, yapılan temaslara ve Colin Stewart ile istişareler çerçevesinde Rum tarafının koştuğu şartlara değinmedi.
“Türk tarafının ara bölgenin statüsünü bozma, Barış Gücü’nün yetkilerini sorgulama ve işgali genişletme planları olduğunu”, Rum yönetiminin de bu “planları” bozmayı hedeflediğini savunan Letimbiotis “Bunları ne biz tartışırız, ne de Güvenlik Konseyi” ifadesini kullandı.
Gazete, Letimbiotis’in sözlerinin, Pile bölgesinde ve belirlenecek gelişim bölgelerinde denetim ve güvenliğin Barış Gücü’nün sorumluluğunda olacağı bilgisini doğruladığını yazdı.
Haberde, “Anlaşmanın ancak gelişim bölgeleri ve diğer detaylar üzerinde anlaşmaya varılırsa ilan edileceği” şeklindeki BM kaynaklı bilgiye de yer verildi.
“AKEL ve DİSİ’den Hrtistodulidis’e "Yürü, biz destekleyeceğiz”
Aynı gazete “Yürü, Biz Çabaya Destek Vereceğiz” başlıklı haberinde ise, Hristodulidis’in Ulusal Konsey toplantısında "Kıbrıs müzakerelerini yeniden başlatma" hedefli son icraatlarını anlattığını ve çabalarını BM Genel Kurulu’ndaki varlığıyla uyumladığını vurguladığını yazdı.
Habere göre, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in hedefleri tahtında uygun şartlar oluşması halinde aynı hazırlık seviyesini koruduğunu söyleyen Hristodulidis, muhalefet partilerinden gelen sorulara karşılık, “Söylediklerinde net olduğunu ve herhangi yeni bir çabanın koşulsuz, şartsız ve uzlaşılmış çerçeveden sapmadan Crans Montana’da belirlenen çizgide hareket edeceğini” kaydetti.
İki büyük parti DİSİ ve AKEL'in, bu yaklaşım mantığındaki Hristodulidis’e destek vereceğinin konsey toplantısında ortaya çıktığı belirtildi.
Toplantıdaki konuşmasında, BM Genel Sekreteri temsilcisi atanması konusuna özel bir yer veren Hristodulidis, atanacak temsilcinin, “gerek şahsına, gerek Genel Sekreterden alacağı yetkilere esneklik göstereceğini” söyledi.
Gazete, Jenca’nın Güney Kıbrıs’taki temasları sırasında BM’nin, rızaların şekillenmesi açısından çok önemli görülen temsilci atanması konusunda kaygılı olduğunun ortaya çıktığına işaret ederek, Jenca’nın temasları temelinde genel sekreterin, doğrudan Güvenlik Konseyi kararları temelinde işleyecek ve yetkileri temelinde Genel Sekreter’le doğrudan iletişimde olacak bir “şahsi temsilci” ataması konusunda bir çıkış yolu arandığını belirtti. Hristodulidis’in “meselenin aşılmasına yardımcı olmak hedefiyle” böyle bir gelişmeyi ihtimal dışı görmediği kaydedildi.
Habere göre, Pile ve mülteciler konuları üzerinde de ağırlıkla durulan dünkü toplantıda olumlu duruş sergilen büyük muhalefet partileri Hristodulidis’in Kıbrıs sorunuyla ilgili tezlerini ve hedeflerini genel hatlarıyla olumlu karşıladı.
Hristodulidis’in “genel siyasi icraatlarından cesaret almış görünen DİSİ ve Meclis Başkanı Annita Dimitriu, “Şu anda var olan olumlu ajanda ve bütün siyasi gelişmelerin doğru yönetilmesi önemli. Çok yakında ilerleyebileceğimiz koordineli eylemlerle birlikte, karşılık gelmesi kaydıyla ülkemizin kurtulması ve yeniden birleşmesinden başka bir şey olmayan hedefimize bir adım daha yaklaşmamız mümkün” dedi.
AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu da Kıbrıs sorunundaki büyük resmin, şu anda cereyan eden gelişmelerden bağımsız olarak Rum tarafınca korunması gerektiğini belirtti. Stefanu, “Müzakerelerin yeniden başlaması tezine, müzakere tarihinde kaydedilen bütün yakınlaşmaların idame ettirildiği ve Kıbrıs Rum tarafının BM Genel Sekreteri tarafından Crans Montana’da sunulan Guterres çerçevesini müzakereye hazır olduğu izahının da eşlik etmesi gerekir” dedi.
Haber Haravgi'de manşetten “Müzakerelerin Yeniden başlaması İçin Yakınlaşmalar İdame Ettirilsin… Müzakerelerin Yeniden Başlamasının Bizim İçin Ne Anlama Geldiğini İzah Etmemiz Gerekir” başlığıyla aktarıldı.