Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Faruk Buyru, rahim ağzı (servisk) kanserine yol açan HPV virüsünün önlenmesi için özellikle 9 yaşından itibaren kız ve erkek çocuklarına aşı yapılmasıyla toplum bazında hastalığın önlenmesinin mümkün olabileceğini belirtti. Prof. Dr. Buyru, "Rahim Ağzı Kanseri Farkındalık Ayı" kapsamında yaptığı yazılı açıklamada, kadınlarda en sık görülen dördüncü kanser türü olan rahim ağzı kanserinin aşıyla önlenebileceğini, tarama programlarıyla erkenden yakalanıp tedavi edilebileceğini ifade etti. Rahim ağzı kanseriyle ilgili tarama testlerinin pek çok ülkede yaygın kullanılmasının erken teşhis açısından önemli olduğunun altını çizen Buyru, ülke bazında erken tanı için "smear" tarama testi ne kadar sık kullanılırsa sorunun kansere dönüşmeden tedavi edilmesinin mümkün olabildiğini kaydetti. Bu konudaki en büyük gelişmenin 2006'da HPV aşısının geliştirilmesi olduğuna işaret eden Buyru, HPV aşısının pek çok ülkede ulusal aşı takvimine dahil edildiğini, Türkiye'de de Sağlık Bakanlığı ile Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi'nin (KETEM) çalışmaları sonucunda gelecek aydan itibaren toplum bazında ücretsiz uygulanacağını düşündüklerini ifade etti. Prof. Dr. Buyru, aşının erken yaşlarda uygulanmasıyla rahim ağzı kanserinden korunmanın mümkün olacağını vurgulayarak, şöyle devam etti: "Dünyada, özellikle aşının devlet tarafından ücretsiz karşılandığı ülkelerde aşı uygulanma oranı yüzde 50'nin üzerine çıkmış ve her 2 kadından 1'i aşılanmışken, bu oran ülkemizde en fazla yüzde 4 civarında. Yani her 100 kadından 4'ü bu aşıyı olmuş. Aşılanma oranının artması hem rahim ağzı kanserini hem de genital siğillerin ortaya çıkmasını engelliyor. Aşının ortaya çıkması ve tanınması ile birlikte insanlar bu kanserin önlenebilir olduğunu fark etmeye başladı. Aşı yapılması konusunda talep de artıyor. Aşının özellikle 9 yaşından itibaren kız hatta erkek çocuklarına uygulanmasıyla toplum bazında hastalığın önlenmesi ve tamamen ortadan kaldırılması mümkün olabilecek." Aşı, HPV'nin 9 tipine karşı koruma sağlıyor Kadın ve erkeklerin birçoğunun hayatlarının bir döneminde HPV virüsü ile karşılaştıklarına dikkati çeken Buyru, genellikle bağışıklık sisteminin herhangi bir enfeksiyona ya da belirtiye yol açmadan bunun üstesinden geldiğini ancak bağışıklık sistemi düşükse ya da virüsün riskli kısmıyla karşılaşıldıysa genital siğillere ve rahim ağzı kanserine yol açabilecek problemlerin ortaya çıkabildiğini bildirdi. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Buyru, HPV'nin 100'den fazla çeşidi bulunduğunu belirterek, aşıya ilişkin şu bilgileri paylaştı: "Aşı, kansere yol açma riski fazla olan virüs tiplerine karşı oluşturuldu. Başta 4 tipe karşı etkindi. Şimdi dokuzlu aşı var. Türkiye'de de olan dokuzlu aşı, kansere neden olma riski en fazla olan HPV tiplerinin dokuzuna karşı oluşturuldu. Diğer HPV tiplerine karşı da çapraz bağışıklık oluşturuyor. Yani kısmen diğerlerinden de koruyor ama dokuzuna karşı korunmak bile rahim ağzı kanserine karşı yüzde 85 oranında korumaya yetiyor. Genital siğillerin ortaya çıkmasını ve aynı zamanda karşı cinse bulaşmasını da engelliyor. Erkeklere yapılmasının nedeni bu." Erken yaşlarda yapılan aşının bağışıklık ve antikor oluşturma oranının daha yüksek olduğunu vurgulayan Buyru, 9-14 yaş arasında iki doz, 15 yaş sonrası 3 doz aşı yapılması gerektiğini ifade etti. Prof. Dr. Buyru, yeterli bağışıklık oluşturması için, ilk dozdan en erken 2 ay sonra ikinci dozun, 6 ay ila 1 sene sonra da üçüncü dozun uygulandığını, bazı çalışmalarda aşının 45 yaşına kadar yapılabileceğinin ortaya konduğunu ancak bağışıklığın erken oluşması için tercihen genç yaşta yaptırılmasının önemli olduğunu kaydetti.