Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’nde yolsuzluklar ve sahte diploma olayları yaşanıyor ve olanlarla ilgili  Eğitim Bakanlığı ile hükümet bu konuda sorumluluk üstlenmiyor, üzerine alınmıyor.

   Başka bir ülkede olsa değil Eğitim Bakanı, hükümet de istifa ederdi.

   Birincisi, Eğitim Bakanlığının denetim eksikliği var ki o üniversitede neler yaşanmış neler.

   Üstelik daha orada çok şey olmuş, başka ünlü isimler de varmış ama biz şimdi olan kadarına bakalım.

    Bakanlık denetleyemiyor, orada yasadışı işler yapılıyor.

    Mesela ne oluyor? Bu hükümetin atadığı ve denetleyici bir makam olan mukayyitlikteki baş mukayyit sahte diploma alıp, baremini yükseltiyor.

    Başka ne oluyor? Çalışma Bakanlığına atanan bir müdür, sahte diploma alıyor ve o da baremini yükseltme işlemi yapıyor.

    Peki başka? Üniversiteleri denetleyen, görevlerini düzenleyen YÖDAK’ın başkanı bu tartışmalı üniversiteden 10 bin dolar rüşvet almakla suçlanıyor.

    Aynı başkanın çocuğunun düğün bastişleri de bu tartışmalı üniversite tarafından ödeniyor. Denetlenen pozisyonundaki taraf, denetleyen pozisyonundaki makamın başkanına 34 bin TL’lik bastiş hediye ediyor… Olmaması gerekiyor ama oluyor…

    Başka? Tabu Dairesinde çalışan bir memur, bu tartışmalı üniversitenin mütevelli heyeti başkan vekilinden rüşvet alıp işini yapıyor.

    Başka ne var? İktidarın büyük ortağının bir milletvekilinin de bu tartışmalı üniversiteden sahte diploma aldığı iddia ediliyor.

     Devam edelim… Yine iktidarın büyük ortağının eski bir özel kalem müdürü de sahte diploma alıp baremini yükseltiyor.

     Ha unutmadan şunu da söyleyelim… Bu tartışmalı üniversitenin mütevelli heyeti başkan vekili olan kişi, tüm bu olaylarda başrolde görünüyor ve bu şahıs iktidarın büyük ortağının üyesi; geçmişte aynı partiden Eğitim Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, Turizm Bakanlığı yapmış, partisinin Güzelyurt İlçe Başkanlığını üstlenmiş.

    Bu kişi şimdiki iktidarın büyük ortağının birçok üyesini de bu işe bulaştırmış…

    Medyada adı dolaşan ve yine iktidarın büyük ortağından üyesi olan daha birçok kişinin de sahte diploma aldığı iddia ediliyor.

     Peki bu kadar rezillik varken, hükümetin hiçbir şey olmamış gibi davranması normal mi?

     Eğitim Bakanı, “Biz bu işi beceremedik” demiyor, üzerine alınmıyor, öylece uzaktan seyrediyor.

     Yapamadınız, denetleyemediniz, üstelik hükümetin önemli makamlara atadığı kişiler de bu usulsüzlüklere, yolsuzluklara bulaşmış.

    Atadığınız kişilerin, müdürlerin, mukayyitlerin, memurların bu yolsuzluklara, sahteciliğe bulaşması bile Eğitim Bakanının da hükümetin de istifasını gerektirir.

     Daha ortaya çıkacak kişiler olduğu, bastırıldığı, siyasi baskılar bulunduğu iddiaları da var…

     Böyle bir skandaldan, böyle bir fiyaskodan bakanlık ve hükümet kendini sıyıramaz, öyle ölü taklidi yapmayı bıraksınlar artık.

     Yapamıyorsunuz, berbat ettiniz, çekip gidin…

     Bu yolsuzluklar patlamadan önce başka bir üniversitenin bir yetkilisi bana; “Geçmişte bizde daha fazla yüksek lisans yapan vardı, nedense şimdi birçok kişi o Güzelyurt’taki üniversiteye gidiyor, peynir ekmek gibi mezun veriyorlar” demişti.

     “Yani ne demek istiyorsun?” demiştim ve o da bana manalı bir yüz ifadesiyle; “E kolay herhalde oradan diploma almak, herkes orayı tercih ettiğine göre” diye cevap vermişti.

     Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’nde ortaya çıkan skandallardan sonra o konuşma aklıma geldi, aradım onu “Ağzın falmış, şüphelerin gerçek oldu” dedim ama o kişi “Bu kadarını beklemiyordum, tahminimin çok üzerinde şeyler oldu” dedi bana.

     Şimdi bakın, başka bir üniversitenin yetkilisi, o tartışmalı üniversiteye aşırı bir ilgi olduğunu fark ediyor, insanlar uzaklardan çıkıp oraya gidiyorlar, oradan birçok diploma alınıyor.

    Peki bunu başkaları görüyor da Eğitim Bakanlığı göremiyor mu? Demek ki görememişler, çünkü denetim diye bir şey yok bu ülkede.

    Daha çok göreceklerimiz varmış bu üniversitede yaşananlarla ilgili ama onlar olmadan bile Eğitim Bakanı ve hükümet istifa etmelidir.

    Biliyorum KKTC ne İsviçre’dir ne Norveç’tir ne Danimarka’dır ne Kanada’dır ne Japonya’dır ama artık bu ülkenin yöneticileri de bir yerden başlasınlar, böyle bir rezaletten daha büyük ne olmalı ki istifa etmeleri için?

    Mesela daha kim bulaşmalı bu sahteciliğe, bu yolsuzluklara merak ediyorum?