Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, ekonomik koşulların ülkeyi bir döngüye soktuğunu, paranın alım gücünün düştüğünü, hayat pahalılığı kadar artış verildiğini ancak meselenin; “elimize geçen parayla kaç ekmek, süt alabileceğimizdir” dedi.

CTP’den verilen bilgiye göre, Erhürman, Kanal Sim’de programa katıldı ve açıklamalarda bulundu. Tufan Erhürman, “Yaşananlar kader değildir, umut vardır” ifadelerini kullanarak, ülkede yaşanan sorunları çözecek bilgi birikiminin de, kaynağın da olduğuna dikkat çekti.

"Bu kadar nüfusu ve 23 üniversiteyi ülkenin kaldıramayacağına" dikkat çeken Erhürman, dört ayda bir hayat pahalılığı vermekle de insanların alım gücünün korunamadığını söyledi.

İçinde bulunulan ekonomik koşulların, memleketi bir döngüye soktuğuna dikkat çeken Erhürman, paranın alım gücünün düştüğünü vurguladı.

Hayat pahalılığının, dövizin artışından hızlı bir şekilde arttığına işaret eden Erhürman, “Hayat pahalılığı kadar artış veriyoruz” denilerek, kamu maaşlarının arttığını, şimdi asgari ücretlinin de aynı sarmala girdiğini kaydetti. Tufan Erhürman, “Mesele, elimize geçen parayla kaç ekmek, süt alabileceğimizdir” dedi.

Asgari ücretin yükselmesinin de piyasada fiyatlandığını ifade eden Erhürman, "sürekli bir yoksullaşma yaşandığını" kaydetti.

 “Dört ayda bir hayat pahalılığı vermekle insanların alım gücünü yükseltmiş de korumuş da olmuyorsunuz” diyen Erhürman, elde edilen maaşın arttığını ama alım gücünün artmadığını vurguladı.

Tüm sorunları mesele edip masaya yatırmak gerektiğine işaret eden Erhürman, “En yoksul kesimlerin alım gücünü, özellikle zorunlu temizlik malzemeleri ve gıda maddelerinin fiyatlarını kontrol altına akarak korumamız gerekiyor” diye konuştu.

Defalarca öneriler yaptıklarını ifade eden Erhürman, 2018 yılında hükümette oldukları dönemde yaptıklarından örnekler verdi.

İlgili sektörün paydaşlarıyla görüşülmesi gerektiğine dikkat çeken Erhürman, sorunların bu şekilde ortaklaşarak çözülebileceğini belirtti.

Küçük işletmelerin yaşadıkları zorluklardan da bahseden Erhürman, en önemli giderin personel gideri olduğunu kaydetti ve elektrik, akaryakıt gibi girdilerin de pahalı olduğunu söyledi.

Erhürman, tüm bunların fiyatlara yansıdığına işaret etti. Küçük işletmeler ayakta kalabilmek için fiyatlarını yükselttiğinin altını çizen Erhürman, “Ya kalitesini düşürecek ya fiyatlarını yükseltecek” ifadelerini kullandı.

Ortada bir “yönetmeme” hali bulunduğunu savunan Erhürman, "ülkede yokluk ve yoksulluğun giderek tırmandığına" işaret etti.

Her şeye rağmen umutsuzluğa kapılmaya gerek olmadığını belirten Erhürman, “Bu memleket gitti, bitti hissi içerisinde değiliz. Bu ülke kaynaklarını üretiyor. Sizin ülkeyi yöneteniniz var mı, esas mesele o” dedi.

Erhürman, “Bu, kader değildir. Ne iç politikadaki ne de dış politikadaki yaşananlar kader değildir. Yaşananlar, yönettiğini iddia edenlerin yarattığı kaostan başka bir şey değildir. Neyin gailesini çektikleri ortada. Bu arkadaşların gitmesinden başka yol yok” diye konuştu.

Memlekette sermaye açısından bir sıkıntı bulunmadığını dile getiren Erhürman, eğitim ile ilgili de konuştu.

Ülkede 23 üniversite bulunduğunu belirten Erhürman, “İstediğin sistemi kur denetleyemezsin. Bu ülkenin nüfusu, kültürel yapısı, alt yapısı, 23 üniversiteyi kaldırmaz. Bu ülke bu kadar nüfusu da kaldırmaz” dedi, karşılarındaki zihniyetin yönetme gailesinde olmadığı görüşünü ifade etti.