Adıyaman Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden İsias davasında bugünkü duruşma sona erdi. Dava yarın Türkiye saatiyle sabah saat 9.00’da çağırılan tanıkların dinlenmesiyle devam edecek.
Bugünkü duruşmada son olarak İbrahim Yakula’nın kızkardeşinin eşi Cafer Yusuf Gürçağlar, eşini ve kızını kaybeden Can Ahmet Yeniçeri, Burcu Yılmaz eşi Çağakan Yılmaz ve Sefa Veysel Yaşar'ın abisi Ahmet Sinan Yaşar dinlendi.
Cafer Yusuf Gürçağlar, sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi ve sanıkların en ağır cezayı almasını talep etti.
Can Ahmet Yeniçeri ise, eşi Bedriye Yeniçeri ve Ecem Yeniçeri için sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi. İki kızının yetim kaldığını kaydeden Yeniçeri, içlerinin çürüdüğünü ifade etti. Bu kadar önemli bir davanın yapılış şeklini de eleştiren Yeniçeri, sanıkları bir ekrandan görmeyi kabullenemediklerini söyledi.
Otel yaptıklarını iddia ettikleri binada eşi ve kızını bir mezardan çıkarıp başka bir mezara gömdüklerini kaydeden Yeniçeri, “Biz mahkemeden olası kast dilemiyoruz, ama geçse bile bu yetersizdir. Bizim cesur savcı ve hakimlere ihtiyacımız var. Depremle ilgili özel yasalara ihtiyaç var” dedi.
Yeniçier, şöyle devam etti:
“O moloz yığınını gördükten sonra orada her şey bitti. Cenazelerimizi bir bütün olarak alabildik sadece.. Bize dün bir tiyatro oynadılar. Bizim yaşadığımız çaresizliğin tonlarcasını onlar yaşayacak. Buna inanıyorum. Benim çocuğun ilk defa kar gördü ama dönemedi. Bunların hepsinden şikayetçiyim. Gündüz başka gece başka yaşıyoruz.. Depremde tüm hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet dilerim”
Burcu Yılmaz, eşi Çağakan Yılmaz adına sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi. Yılmaz, depremi öğrendiği andan itibaren asılsız bir çok haber aldıklarını ifade ederek, eşinin bilgilerinin polis raporunda neden olmadığını sordu.
Otelin öne doğru yıkıldığının söylendiğine işaret ederek, bunu da araştırdığını belirten Yılmaz, “Benim eşim beşinci kattaydı. Üstünde konaklayan kimse olmamasına rağmen beşinci gün çıkarıldı.. “ dedi.
Yılmaz, oradaki çaresizliğini de anlatarak, “Orada üşümekten utandığım anlar oldu. Sonu kötü olacaksa bir an önce canını al diye dua ettim. Bina denen şeyle oradaki canlara işkence ettiler” şeklinde devam etti.
Burcu Yılmaz, “Bu binaya benzeyen tek bir bina yoktu. Biz zaten yapabileceğimiz en köyü şeyi yaşadık. Ölmek için dua ederek yaşıyoruz, sizin vereceğiniz kararlar içimizi bir nebze olsun soğutacak.. Kimin ne zaman, ne şekilde başına ne geleceğini bilmiyoruz. Bizler artık ülke olarak bunlardan, sizlerin vereceği kararla kurtulabiliriz. Sorumlu olan herkesin en ağır şekilde yargılanmasını istiyorum. Hepsinden şikayetçiyim” dedi.
Sefa Veysel Yaşar’ın abisi Ahmet Sinan Yaşar da tüm sanıklardan şikayetçi olduğunu belirtti. Otelin sahiplerinin siyasi bağlantıları olduğunu ifade ederek, ailenin tüm mal varlığının incelenmesini isteyen Yaşar, sanıkların olası kasıttan yargılanması ve adalet terazisinin çalışması temennisinde bulundu.
Daha sonra bugünkü duruşma sona erdi. Dava yarın Türkiye saatiyle sabah saat 9.00’da çağırılan tanıkların dinlenmesiyle devam edecek.