Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 1963’te Rum devletine dönüşen yapı (sözde Kıbrıs Cumhuriyeti’nin) ne tüm adayı ne de Kıbrıs Türk Halkını temsil etme yetkisine sahip olmadığını belirtti.
Güney Kıbrıs’ta sözde Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluşu dolayısıyla düzenlenen törenlerle ilgili yaptığı yazılı açıklamada Cumhurbaşkanı Tatar; “Kıbrıs Türk Halkı ve Rum Halkının eşit kurucu ortaklığında tesis edilen ortaklık Cumhuriyeti, 21 Aralık 1963 tarihinde sivil halkımıza yönelik başlatılan saldırılar ve Kıbrıs Türk yetkililerin silah zoruyla devlet mekanizmalarından atılmasıyla bir Rum devletine dönüştürülmüştür” dedi.
New York'ta Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres ile yaptığı görüşmede, Kıbrıs'ın gerçeklerine dikkat çektiğini ve egemen eşit iki ayrı devletin varlığına dayalı çözüm önerisini tekrarladığını kaydeden Tatar, “ Rum tarafına da adil ve kalıcı bir uzlaşıya yönelik diyalog çağrısında bulunmuştum. Ama ne var ki Rum tarafı, her zaman olduğu gibi uzlaşmaz tutumunu sürdürmüştür” dedi.
Tatar şöyle dedi: “Rum liderin söylemleri ve basına yansıttığı sözde önerileri göz önüne alındığında, hedefinin halkımızı Rum devletine dönüşen kendi yönetimlerine tabi kılmak olduğu aşikardır. Kıbrıs'ta yaşanan gerçekler ortadadır ve 1960'a geri dönmek mümkün değildir. Egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü zemininde iki devletin iş birliğine dayalı bir uzlaşı ancak Kıbrıs adasına adil ve kalıcı bir çözüm getirebilir”
Taraflar arasında ortak zemin var mı yok mu egzersizi devam ederken Kıbrıs Türk tarafının iki taraf arasındaki güven ve iyi komşuluk ilişkilerini artıracak iş birliği önerilerini de ortaya koyduğunu kaydeden Tatar, “Rum liderliği eğer diyalog taleplerinde samimiyse önerilerimizi kabul eder ve iki tarafın da çıkarına olacağı aşikar olan bu öneriler üzerinde iş birliği yapmaya derhal başlarız” dedi.
Sözde Kıbrıs Cumhuriyetinin Kıbrıs Türk halkını temsil etme yetkisi bulunmadığını ifade eden Tatar, “İlgili tüm taraflarca sürdürülebilir olmadığı kabul edilen statükonun en önemli sembollerinden biri, 186 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararıyla yaratılan haksız ve hukuksuz süren durumun yürütücü yapısı bugün kutlanacaktır. Bilinmelidir ki, 1963 tarihinden itibaren bir Rum devletine dönüşen yapı, ne tüm adayı ne de Kıbrıs Türk Halkını temsil etme yetkisine sahiptir. Bilinmelidir ki, KKTC 40 yıllık bir gerçektir. Tüm kurumlarıyla bağımsız bir devlettir ve Rum devletinin KKTC üzerinde ne yetkisi ne de otoritesi bulunmaktadır” dedi.