İnsanlığın bir gün yerleşme planları yaptığı Kızıl Gezegen, devasa yüzey şekilleri ve biçimsiz uydularıyla Güneş Sistemi'nin eşsiz bir üyesi.
Mars'la ilgili bir türlü cevaplanamayan en temel sorulardan biriyse, neden bu kadar küçük bir kütlesi olduğu.
Güneş Sistemi'nin meydana geldiği öngezegen diski modellerine göre Mars'ın, Dünya ve Venüs'e yakın bir kütleye ulaşmış olması gerekiyordu. Ancak Kızıl Gezegen'in kütlesi, onların yaklaşık yüzde 10'u kadar.
Bilim insanları, Mars'ın düşük kütlesi yüzünden jeolojik ve volkanik aktivitelerinin sınırlandığını söylüyor. Ayrıca bunun atmosferini koruyamamasında da rol oynadığı düşünülüyor.
Mars'ta bir zamanlar su olduğuna dair güçlü kanıtlar bulunurken, atmosferi gibi suyu da kaybetmesinde küçük kütlesinin rol oynadığından şüpheleniliyor.
Johns Hopkins Üniversitesi'nden gezegen bilimci Matthew Clement, gezegenler arasındaki farkın anlaşılmadığını söyleyerek soruyor: Mars'ta mı bir şeyler ters gitti, yoksa Dünya'da mı işler tesadüfen yolunda gitti?
Mars'ın küçük kütlesiyle ilgili bilim insanlarının üzerinde durduğu üç senaryo var.
Grand Tack Hipotezi (Büyük Göç Hipotezi), Jüpiter oluştuktan kısa bir süre sonra Güneş'e doğru ilerlediğini ve daha sonra tekrar uzaklaştığını öne sürüyor. Yolculuğu sırasında Mars'ın çevresindeki maddeleri uzağa saçarak gezegenin büyümesine engel olduğu düşünülüyor.
Bir diğer teorideyse Mars'ın etrafında hiçbir zaman yeterince materyal olmadığı ve bu yüzden büyüyemediği savunuluyor.
Erken düzensizlik hipotezi de Güneş Sistemi'nin ilk zamanlarında son derece kaotik bir ortam olduğunu öne sürüyor. Cisimlerin yörüngesiyle ilgili karmaşa yüzünden Mars'ın kayalıkları toplayıp büyüyemediği ihtimali üzerinde duruluyor.
Bu üç senaryonun da Kızıl Gezegen'in kütlesi üzerinde etkisi olması muhtemel. Bilim insanları Mars ve Jüpiter arasındaki Asteroit Kuşağı'ndan daha fazla örnek inceleyerek tam olarak neler yaşandığını ortaya çıkarmayı umuyor.
İnsanlığın bir gün Mars'a koloni kurma planları, gezegenin yaşanabilir hale getirilmesini gerektiriyor. Bu nedenle Kızıl Gezegen'in nasıl süreçlerden geçtiğini anlamak kritik önem arz ediyor.
Bilim insanları üç hipotezi tartışıyor
Editör: Batuhan Borakan
Yorumlar