Bağımsız Gençlik Derneği (BAGEP) Başkanı Hüseyin Aran, ülkedeki sistemsizlik, bürokraside yaşanan yavaşlık ve Türk Lirası’nın (TL) döviz karşısında sürekli değer kaybetmesi nedeniyle nitelikli ve liyakatlı gençlerin yurt dışına kaçtıklarına vurgu yaptı.

   Özellikle yurt dışında eğitim alıp başarılı olan gençlerin KKTC’ye döndükten sonra bekledikleri refah seviyesinin beklentilerinin altında kalması nedeniyle ciddi bir beyin göçü yaşadığımıza değinen Aran, “Beyin göçü bizim en kötü ve en acı gerçeğimizdir” dedi.

    Hüseyin Aran, gençlerin süre gelen sorunlarının çözümüne ilişkin ortak ve bilimsel akla dayalı hareket edilmesinin artık kaçınılmaz olduğunu vurguladı.  “Bunun için geç kaldık ama daha da zaman kaybetmememiz gerekiyor” diyen Aran, en azından buradaki genç beyinlerimizi ellerinden tutup, yurt dışındakileri de zamanla geri kazanmak için çalışmalar yapmamız gerektiğine dikkat çekti.

BAGEP Başkanı Hüseyin Aran, eğitim gören Kıbrıslı Türk gençlerin en büyük sorununun ise burs sorunu olduğunun altını çizdi.

372162694_316597434285093_1218010724869994706_n

“Sorunları anlatmak için temaslarda bulunduk”

  BAĞIMSIZ Gazete’ye konuşan Bağımsız Gençlik Derneği (BAGEP) Başkanı Hüseyin Aran, derneklerinin çıkış noktasının Kıbrıslı Türk gençlerin örgütlü ses eksikliğini gidermek olduğunu söyledi. Yaklaşık 3 yıldır derneklerinin resmî olarak görevde olduğunu kaydeden Aran, 200’e yakın resmî üye ve gönüllü gençle çalışmalarını yürüttüklerini ifade etti.

   BAGEP’in temel hedefinin Kıbrıs Türk gençlerin örgütlü sesi ve temsilcisi olmanın yanında, zaman zaman bilgilendirici etkinlikler ve sosyal aktiviteler düzenlemenin de amaç ve vizyonları arasında olduğunu anlatan Aran, KKTC, İngiltere, AB ülkeleri ve Türkiye’de üyeleri olduğunu, Kıbrıslı Türk gençlerin öğrenim gördüğü birçok yerde temsilcilikleri bulunduğunu söyledi.

    Aran, BAGEP’in çalışmalarına ilk olarak bölgesel buluşmalarla başladığını dile getirdi. Bölgesel buluşmalarda tespit ettikleri belli başlı sorunlar olduğunu anlatan Aran, gerek lise öğrencileri, gerekse üniversite öğrencileri düzeyinde olan bu sıkıntıları çözmenin yegane noktası olan merkezi hükümet ile diğer siyasi parti temsilcilerine temaslarda bulunduklarını kaydetti.

    Bunun sonrasında çevre kirliliği, hayvan barınaklarına mama bağışı, çeşitli bilgi yarışmaları, pandemi döneminde gençlerin ve diğer yaş gruplarının vakit geçirdikleri nokta olan sosyal medyada canlı etkinlikler düzenlediklerini belirten Aran, yine kapanma döneminde ciddi belirsizliklerin olduğu dönemde gençleri dijital ortamda dönemin Milli Eğitim Bakanı Olgun Amcaoğlu ile bir araya getirdiklerini ve öğrencilerin akıllarındaki soruları sorma şansı yakaladıklarını bildirdi.

“Eğitim gören gençlerin en önemli sorunu burs”

   BAGEP Başkanı Aran, derneklerinin çalışma süresinde öğrenim gören gençlerin en büyük sorununun burs sorunu olduğunu gördüklerini açıkladı.

   Özellikle üniversite dönemindeki gençlerin bu sorundan oldukça etkilendiklerine vurgu yapan Hüseyin Aran, sorunla ilgili dernek çatısı altında Burslar Komitesi kurduklarını, komitede Burslar Tüzüğü ve çalışmaları ile ilgili bilgili arkadaşlarını görevlendirdiklerini söyledi. Aran, bu bağlamda dernek bünyesinde burs başvuru dönemlerinde KKTC Milli Eğitim Bakanlığı’nın burslarına ilişkin olarak bilgilendirmeler yapıldığını da vurguladı.

   Milli Eğitim Bakanlığı’na bazı öneriler yaptıklarını ifade eden Aran, özellikle her yılın başında belli başlı bölümlerin “ihtiyaç fazlası” diye yayınlanıp, bu bölümleri okuyan öğrencilerin burs alamamaları ile ilgili konuyu aktardıklarını kaydetti. Bunun Anayasa’ya aykırı olduğunu tespit ettiklerini belirten Aran, dönemin Milli Eğitim Bakanı’na konuyu ilettiklerini aktardı.

    Her ne olursa olsun Anayasa’ya aykırı davranılmasının hiçbir meşru mazereti olmadığının altını çizen Hüseyin Aran konuşmasına şöyle devam etti:

   “Bunun haricinde Burslar Tüzüğü’nün adil olduğunu düşünmüyoruz. Yurt dışında öğrenim gören bir öğrenci ile KKTC’de öğrenim gören öğrencinin masrafları aynı değildir. Bir çalışma grubu oluşturduk ve Burslar Tüzüğü’nün revize edilmesi yönünde gerekçeli yazılı talebimiz oldu. Ancak, bu talebin üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen yanıt alamadık.

   Burslar Tüzüğü tadil edilirken gençler veya öğrenciler karar alma mekanizmalarında söz sahibi değiller. Bu çok ciddi bir eksikliktir. Adada faaliyet gösteren belli başlı gençlik dernekleri en azından gözlemci üye olabilmelidir. Bu talebi de ilettik ancak sonuç alamadık. Bursların geç yatırılması gibi bir sorun da mevcuttur. Sorunu Milli Eğitim Bakanlığı’na ilettik fakat Maliye Bakanlığı’na yönlendirildik. Özellikle yurt dışında öğrenim gören öğrencilerden bursa bağlı şekilde öğrenimlerini sürdüren arkadaşlarımız için ciddi bir sorun oluşturmaktadır. Buna ivedilikle bir çözüm getirilmelidir”.

“Beyin göçü en kötü ve en acı gerçeğimiz”

  Hüseyin Aran, ülke gençlerinin sorunlarını ilgilendiren önemli bir başka konunun ise beyin göçü olduğuna dikkat çekti. Ülkemizde ciddi bir şekilde beyin göçü olduğunun herkesin malumu olduğunu söyleyen Aran, bu noktada sorunun bu hale gelmesinin nedenlerinin başında ülkedeki bürokraside yaşanan yavaşlık ve sistemsizlik olduğunu dile getirdi.

    “Gerçekten çok nitelikli ve liyakatli gençler çözümü yurt dışına kaçmakta bulmaktadır” diyen Aran, yurt dışına giden başarılı gençlerin yaşam kalitelerinin buradan çok daha yüksek olduğunu gözlemlediklerini bildirdi. Onların göç etmelerinin esas sebebi iyi bir eğitim alıp ülkelerinde refah seviyesinin beklentilerinin altında kalması olduğunu düşünen Hüseyin Aran, “Özellikle TL’nin döviz karşısında sürekli değer kaybetmesi nedeniyle beyin göçü artmıştır. Ciddi bir beyin göçü bizim en kötü ve en acı gerçeğimizdir” dedi.

“Ortak ve bilimsel akılla hareket etmeliyiz”

   Hüseyin Aran, gençlerin süre gelen sorunlarının çözümüne ilişkin ortak ve bilimsel akla dayalı hareket edilmesinin artık kaçınılmaz olduğunu vurguladı.  “Bunun için geç kaldık ama daha da zaman kaybetmememiz gerekiyor” diyen Aran, en azından buradaki genç beyinlerimizin ellerinden tutup, yurt dışındakileri de zamanla geri kazanmak için çalışmalar yapmamız gerektiğine dikkat çekti.

    Aran, özellikle beyin göçü sorununa çözüm getirilmesi için bir komisyon kurulması, yürütmenin konu üzerinde ciddi şekilde durması gerektiğinin altını çizdi.

  Aran, ayrıca Bağımsız Gençlik Derneği’nin, kurulduğu günden beridir, burslar hakkında yapılan bilgilendirme çalışmaları, çevre ve sağlık konularına ilişkin hassasiyeti doğrultusunda düzenlenen oturumlar, gençlerin problemlerinin medyada yankı bulması adına yapılan girişimler, spesifik problemlerin çözümü için birlik olmak amacıyla oluşturulan komiteler ve gençlerin sorunlarını üst düzey yetkililere bildirmek gibi faaliyetleriyle Kıbrıs Türk gençliğine hizmet ettiğini vurguladı.  Hüseyin Aran, “bu bağlamda Kıbrıs Türk gencinin sesi olmak için etkin, aktif ve istekli şekilde çalışmalarımızı sürdürmeye devam ediyoruz” dedi.

Editör: Ceren Özbil