Basın Emekçileri Sendikası (Basın-Sen) dünya genelinde birçok ülkede olduğu gibi, Kuzey Kıbrıs’ta da kadının ve LGBT+’ların çalışma hayatındaki yeri ve kazancının henüz erkeklerle eşit duruma gelemediğini bildirdi. Kadınlar Günü dolayısıyla mesaj yayımlayan Basın-Sen Basın-Yayın ve Propaganda Sekreteri Pınar Barut, Kuzey Kıbrıs’ta; her 100 erkeğe karşın sadece 51,77 kadın işgücüne katılırken, bu ortalamanın Güneyde yüzde 85, dünyada yüzde 66,48, Türkiye’de ise yüzde 47 olduğunu kaydetti. Geçtiğimiz yıl dünya genelinde 45 bin kadının eşleri, aile yakınları ve erkek arkadaşları tarafından öldürüldüğünü kaydeden Barut, bunların yanında LGBT+’lara karşı ayrımcılık, ev içi şiddet verileri, çocuk istismarı ve kadına yönelik her türlü şiddetin artış eğilimi gösterdiğini, artan kontrolsüz nüfusla birlikte değişen demografik yapıyla da bu sorunlara karşı gerçekçi politikalar üretilmediğini ifade etti. Barut şöyle devam etti: “Tüm bunlara ve her gün yandaş istihdamlarla devlet kadroları şişirilmesine rağmen; Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi teşkilatlandırılmıyor ve faal hale getirilmiyor. Taleplerimiz açıktır; yaşamak, özgürce çalışmak, ekonomik, fiziki, sözlü, psikolojik ve sosyal şiddete uğramamak, siyasette ve diğer her alanda ortaklaşa yer almak ve eşit işe eşit ücret almak istiyoruz. Bunlar için de erkek devlet anlayışından vazgeçilerek, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi’nin faaliyete geçmesini, poliste kadına yönelik şiddet birimlerinin uzmanlarca oluşturulmasını, kadın sığınma evleri ve çocuk izlem merkezlerinin kurulmasını, caydırıcı ve bugünkü konjonktüre uygun yasalar yapılmasını ve siyaset başta olmak üzere halka hitap eden her alandaki kişilerin ‘eşitlik’ dili çerçevesinde konuşmasını talep ediyoruz.” Gürtay: Hesaplaşacağız... Öte Yandan Basın-Sen Örgütlenme Sekreteri Növber Gürtay da, gün dolayısıyla yayımladığı mesajda, tarih boyunca hiçbir toplumsal mücadelenin dışında kalmayan emekçi kadınların halen özgür ve adil bir yaşam için dünyanın dört bir yanında faşist dikta rejimlerine karşı mücadele etmeye devam ettiğini belirtti. Gürtay, mesajında, egemenler tarafından yaratılan ekonomik, politik ve toplumsal krizin faturasının emekçilerin sırtından çıkartıldığını, emekçi kadınların bu kurulu düzeninin emekçiler üzerinde kurmaya çalıştığı her tür baskının ve şiddetin tam ortasında durduğunu, kadın emeğinin ucuz, esnek ve güvence gerektirmeyen emeğe dönüştürüldüğünü, emekçi kadınların neredeyse yarısının kayıt dışı çalıştırıldığını ve aynı işler için daha düşük ücret aldığını, mobbinge, istismara, taciz ve tecavüze maruz bırakıldığını ifade etti. Gürtay, açıklamasını "Bizler, ucuz işgücü olarak gördüğünüz... Kayıt dışı her alanda, güvenceden yoksun çalışan... Haksız yere işten durdurduğunuz... Her fırsatta ifade özgürlüğüne saldırdığınız emekçi kadınlarız... Ayşe’yiz, Canan’ız, Damla’yız, Ergül’üz, Fatma’yız, Pınar’ız ve Selda’yız... Hak ihlallerine karşı direnen basın emekçisi kadınlarız...Bizler dünden bugüne mücadele eden tüm emekçi kadınlarız... Bizler bu ülkenin umudu olmuş basın emekçisi kadınlarıyız. Her zaman söyledik, bugün daha yüksek sesle ifade ediyoruz: Yaptıklarınız yanınıza kalmayacak, hesaplaşacağız"
