Bağımsızlık Yolu Milletvekili adayı Umut Ersoy ve beraberindeki heyet Basın Emekçileri Sendikası’nı (Basın-Sen) ziyaret etti.
Basın-Sen Başkanı Ali Kişmir kabul sırasında yaptığı konuşmada, Bağımsızlık Yolu ile basın sektöründe ve özel sektörde yer alan sorunlarla ilgili sürekli temas halinde ve ortak mücadele içerisinde olduklarını belirtti. Kişmir, gerek basın emekçilerinin sorunlarında gerekse özel sektöre sendika talebinde Bağımsızlık Yolu ile verilen mücadelenin Meclise taşınmasının, bu mücadeleyi daha ileri götüreceğini belirtti.
Basın emekçileri üzerinde uygulanan baskıların her geçen gün arttığını, Basın-Sen’in çok büyük bir oranda özel sektör emekçileriyle örgütlü olduğunu vurgulayan Kişmir, tüm baskılara ve olumsuzluklara rağmen Basın-Sen’in mücadeleden kopmadan emin adımlarla ilerlemeye çalıştığının altını çizdi.
Yaşanan tüm olumsuzluklarda özellikle Bağımsızlık Yolu’nun geri durmadan Basın-Sen’in her zaman yanında durduğunu belirten Kişmir, “Bu gerçeklikle Bağımsızlık Yolu’nun adayı bizler için adı gibi umuttur” ifadelerini kullandı.
Ersoy: Yasalar basın emekçilerini susturmak için kullanılıyor
Bağımsızlık Yolu Milletvekili adayı Umut Ersoy, basın emekçilerinin üzerinde kurulan baskıya tanık olduğunu belirtti.
Gerek fikir ve ifade özgürlüğünü kısıtlayan Fasıl 154 Müfsit Niyetli Yayınlar yasa maddesinin, gerekse doğrudan basın özgürlüğünü etkileyen Özel Hayatın Gizliliği yasa maddesinin ve Bilişim Suçları Yasasının farkında olduklarını kaydeden Ersoy, ilgili yasaların basın emekçileri üzerinde baskı unsuru olduğunun altını çizdi.
Ersoy, Özel Hayatın Gizliliği yasası hazırlanırken Basın-Sen ve Bağımsızlık Yolu’nun bu yasanın basın emekçilerini susturmak için kullanılabileceği uyarılarına kulak asılmadığını kaydetti. Yasa yürürlüğe girdikten sonra, gazetecilerin kamu yararını gözeten haber yapmalarına rağmen yasadan kaynaklı yargılanma süreçlerinin devam ettiğini söyleyen Ersoy, yargılanma süreci ilerlerse basın emekçilerinin tutuklu olarak Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanacaklarını savundu.
Umut Ersoy, bu yasaların hızlıca tadil edilip basın emekçilerin üzerindeki baskının kaldırılması gerektiğini vurguladı.
Ersoy, Bilim Suçları Yasası’nın çocuk pornosu, sanal bet ve bankacılık sektörü için hazırlandığını, iddia edildiği gibi, amacı olan konularda hiçbir yasal suçlama yapılmadığını ancak basın emekçilerini susturmak üzere kullanıldığını söyledi. İlgili yasanın maddelerini kullanarak basın emekçilerinin yargılandığını söyleyen Ersoy, gazetecilerin laptop, telefon benzeri iletişim araçlarına mahkeme kararı olmaksızın el konulduğunu veya internet yayınlarının kesilebildiğini hatırlattı.
Bu yasaların basın ve ifade özgürlüğüne engel olduğunu vurgulayan Ersoy, bu yasaların tadil edilmesi için mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.