Eniz ORAKCIOĞLU
Ülkemizde kayıt dışı ekonominin boyutu günden güne büyüyor.
Bu durum büyük ekonomik kayıp yaratırken, kayıt dışı iş gücü nedeniyle de haksız rekabeti doğuruyor. Yasalara uygun şekilde hizmet veren birçok işletme sahibi, mali bir yükün altında ezilirken, kayıt dışı iş gücüyle mücadele edemediğinden kepenk kapatmaya mahkum oluyor.
Kayıt dışılığın en çok görüldüğü sektörlerden biri güzellik ve saç hizmetleri alanında (kuaför, berberlik, makyaj, güzellik uzmanlığı, tırnak teknisyeni, dövme) yaşanıyor.
BAĞIMSIZ Gazete’ye konuşan Kıbrıs Türk Esnaf Zanaatkârlar Odası Eski Başkanı, Kıbrıs Türk Kuaförler Birliği Başkanı Mahmut Kanber, ülkede yoğun bir kayıt dışı ekonomi olduğunu ifade etti.
Şu anda sektörün hacminin yüzde 30’u kadar evlerinde, ofislerinde kayıt dışı çalışan olduğunun altını çizen Kanber, kayıt dışılıkla mücadele edemediklerini vurguladı.
Kanber: Ülkede yoğun bir kayıt dışı ekonomi var
Kıbrıs Türk Kuaförler Birliği Başkanı Mahmut Kanber, ülkemizde kayıt dışılığın karşımıza iki şekilde çıktığını söyleyerek, birinin kayıt dışı ekonomi diğerinin ise kayıt dışı iş gücü olduğunu belirtti.
Kanber, kendi nam ve hesabına çalışanların evde, evinin garajında ya da evinin bir odasında terzilik, kuaförlük, berberlik ve makinistlik gibi birçok işle uğraştıklarını kaydederek, ülkede yoğun bir kayıt dışı ekonomi olduğunu ifade etti.
İnsanların kayıt dışına kaçma sebebinin kayıt altındaki yükümlülüklerin fazla olmasından kaynaklandığını vurgulayan Kanber, ülkemizde azımsanmayacak sayıda kayıt dışılığı seçen bir kesim olduğuna dikkat çekti.
Kanber, yasal düzenleme yeterli olmasına rağmen denetim mekanizmasındaki eksikliğin kayıt dışılığı önlemediğini söyledi. Kanber, “Makinist kendi evinin garajında, kuaför veya terzi ya da diğer meslek grubundakiler küçülerek evinin bir odasında çalışıyor. Bu olayın en büyük boyutu da değil. Sebebi ise ülkemizdeki sistemin çarpıklığı” dedi.
İnsanların kayıt dışına kaçma sebebinin ülkemizde yasal olarak ticaret yapan veya işletmelerini yasalara uygun çalıştıranların yükümlülüklerinin çok fazla olması, rekabet edilebilirlikte ise eşitliğin sağlanamamasından ileri geldiğini vurgulayan Kanber, bu durumun çözümü bulunmadığı müddetçe de hem kayıtlı işletmelerin kayıt dışına kayması, hem de insanların sisteme inanmamaları nedeni ile kayıt dışına yönelmesinin yaşanacağını söyledi.
“Yurt dışından gelenler güzellik ve saç hizmetleri alanlarında kaçak çalışıyor”
Kanber, yurt dışından gelen insanların, mesleki yeterlilikleri var veya yok ya da olduğunu iddia eden kesimlerin ilk denemelerinde kayıt altına girmeyi deneseler de özellikle güzellik ve saç hizmetleri alanlarında (kuaför, berberlik, makyaj, güzellik uzmanlığı, tırnak teknisyeni, dövme) kaçak çalıştıklarının bilindiğini belirtti.
Güzellik ve saç hizmetleri alanlarında Rusya, Türkiye, İran gibi kesimlerden göç aldığımızı ve söz konusu alanda çok kaçak olduğu vurgulayan Kanber, bunun nedeninin ise kendi ülkelerindeki belge ve evrakların bizim ülkemizdeki akreditasyona uymamasından kaynaklandığını ifade etti. Güzellik alanında son zamanlarda botoks ve dolgu gibi işlemlerin bu bölgelerden gelen insanlar tarafından kayıt dışı yapıldığını kaydeden Kanber, “Kendi ülkelerinde bu işi belgeleri ile yapabilen bu insanlar, bizim ülkemizde yasak olmasından dolayı yapamıyor” şeklinde konuştu.
“Sektörün hacminin yüzde 30’u kadarı kayıt dışı çalışıyor”
Tırnak teknisyenliği, kuaförlük, makyaj uzmanlığı, manikür pedikür, ağda, kaş alma gibi alanlarda tüketicinin de evleri tercih ettiğinin altını çizen Kanber, tüketicinin içinde bulunduğumuz durumdan kaynaklı son 10 yıldır alışkanlıklarının değiştiği, hijyeni ve ehliyetini önemsemeden, yetkinliğe bakmaksızın daha ucuz bir hizmeti tercih ettiklerini vurguladı.
Kanber, bu durumu fırsat bilenlerinde evlerinde, kendi sosyal medyalarını kullanarak işleri büyüttüklerini belirtti. Şu anda sektörün hacminin yüzde 30’u kadar evlerinde, ofislerinde kayıt dışı çalışan olduğunun altını çizen Kanber, sektörde ciddi bir kayıt dışı ekonomi ve kayıt dışı işgücü olduğunu kaydetti.
“Bin 380 işletmenin sadece 50’si eski”
Ülkemizde denetleme yönteminin gerici olduğundan bahseden Kanber, her şeyi yasaklayarak çözmeye çalışıldığını kaydetti.
Kanber, ülkemize giren insanların kapıdan girerken denetlenmesi ve sorgulanması gerektiğine dikkat çekerek, “Bu ülkenin iş gücüne ihtiyaç varsa, dünyada da uygulandığı gibi hangi şartlarda hangi sektörlere ihtiyaç olduğunu tespit edilerek denetim altında istihdamı sağlamak gerekir. Aynı şekilde gelen yatırımcıysa yatırımına uygun istihdamına bakarak iş yeri açmaya izin verilmesi gerekir” dedi.
Bu durum ile kendi insanımızın rekabet edebilirliğinin bitirildiğinden bahseden Kanber, güzellik ve saç hizmetleri sektöründe şu anda bin 380 işletmenin sadece 50’sinin eski olduğunu vurguladı.
Kanber, birçok eski işletmenin rekabet edemediği için kapattığına işaret ederek, işletmelerin geri kalanlarının ise 10 ile 1 yıllık işletmeler olduğunu söyledi.
Kanber eski işletmelerin, istihdam ettiğini, kurallara uyduğunu, çalışanının haklarını korumaya çalıştığını bu nedenle de kayıt dışı çalışanlarla rekabet edemediklerini ve kepenk kapatmak zorunda kaldıklarını anlattı.
Bu durumun bütün sektörlerde yaşandığının altını çizen Kanber, bunun başlıca nedeninin ülkedeki denetim mekanizmasının yasakçı olmasından dolayı kaynaklandığı ifade etti.
“Bu ülkede yerel esnafın sayısı gittikçe azalacak”
“Kayıt dışı ekonomi politikadır” diyen Kanber, bu politikayı geliştirmenin öneminden bahsetti.
Kanber, yurt dışından gelen belgelerin nasıl akredite olup, yeterliliğin nasıl sağlanacağı ile ilgili kendimizi geliştirmemiz gerektiğine işaret etti.
Kanber, Avrupa’nın 65 ülkesinde geçerli olan belgelerin bizim ülkemizde karşılığı olmadığını söyleyerek, kapıdan girenlerin niteliğine ve niceliğine bakılması gerektiğini savundu.
Kanber, ülkemizde ihtiyaç olan sektöre göre giriş ve iş gücü istihdam edilmesinin önemini vurgulayarak, bu ihtiyacın belirlenerek, fazlalığın da önlenebileceğini sözlerine ekledi.
Kanber, ülkeye gelecek insanın nitelikli ve kendi insanımızın niteliğini de artıracak, rekabeti artıracak, iş gücünü geliştirecek kişiler olmasına dikkat edilmesi gerektiğini de belirtti. Kanber, bu şekilde devam edildiği sürece, bu ülkede yerel esnafın sayısının gittikçe azalacağını, kayıt dışı ekonominin ise evlere dağılacağını kaydederek, bunun çözümünün yasakçılık değil program ve plan dahilinde sivil toplum örgütleri ve meslek örgütleri ile birlikte çalışmak olduğunu ifade etti.
Kanber, “30- 40 yıldır esnaf olan birçok arkadaşımın çoğu şu anda evinde ve garajında çalışmak zorunda. Çünkü haklarını ve esnafı koruyacak bir yapı yoktur. Bu ülkeye gelen giriyor ve istediği alanda istediğini yapıyor” dedi.