Yakın Doğu Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü tarafından düzenlenen “Yükseköğretimde Disiplinler Arası Araştırma ve Etik” paneli alanında uzman birçok akademisyeni bir araya getirdi. Yükseköğretimde disiplinlerarası araştırma ve bilimsel çalışmalarda etik boyutun öneminin üzerinde durulan panelde, iş birliğine dayalı proje çalışmalarıyla toplumsal sorunlara yenilikçi çözümler üretilebilmesi ve küresel ölçekte bilgi üretimine nasıl katkı sağlanabileceği tartışıldı.
Moderatörlüğünü Yakın Doğu Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölüm Başkanı ve Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Fahriye Altınay ve Yakın Doğu Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Umut Aksoy’un yaptığı panelin açılış konuşmasını; Yakın Doğu Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kemal Hüsnü Can Başer gerçekleştirdi.
Panelde; Yakın Doğu Üniversitesi Mükemmeliyet Merkezi Başkanı ve Mütevelli Heyeti Başkanı Danışmanı Prof. Dr. Evren Hıncal, Toplumsal Araştırma ve Geliştirme Merkez Başkanı Prof. Dr. Zehra Altınay ve Strateji ve Enerji Politikaları Araştırma Merkezi Başkanı Doç. Dr. Sait Akşit birer sunum yaptı.
Prof. Dr. Kemal Hüsnü Can Başer: “Bilgi ve deneyimleri paylaşıyor, güncel gelişmeleri takip edebilme ve yeni perspektifler kazanabilme fırsatı buluyoruz.”
Yakın Doğu Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü’nün 150’yi aşkın programda, 5 binin üzerinde mezun verdiğini anımsatan Yakın Doğu Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kemal Hüsnü Can Başer, aktif bir enstitüye sahip olduklarının altını çizdi. Panelin açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Kemal Hüsnü Can Başer, “Bu etkinlikler, farklı disiplinlerden gelen akademisyenlerin ve uzmanların bir araya gelerek bilgi ve deneyimlerini paylaşmalarına olanak sağlıyor. Bu sayede, öğrencilerimiz ve akademik kadromuz, alanlarındaki en güncel gelişmeleri takip edebilme ve yeni perspektifler kazanabilme fırsatı buluyorlar” dedi.
Prof. Dr. Evren Hıncal: “Disiplinler arası çalışmalarda uygun iletişim kanallarının kurulması, karşılıklı anlayış ve iş birliğinin teşvik edilmesi, ortak hedeflerin belirlenmesi ve araştırma etiğinin titizlikle uygulanması önemli bir rol oynuyor.”
Panel kapsamında düzenlenen ilk sunumda; araştırma ve disiplinlerarası çalışmaların nasıl yürütüleceğini ele alan Yakın Doğu Üniversitesi Mükemmeliyet Merkezi Başkanı ve Mütevelli Heyeti Başkanı Danışmanı Prof. Dr. Evren Hıncal, uygun iletişim kanallarının kurulması, karşılıklı anlayış ve iş birliğinin teşvik edilmesi, ortak hedeflerin belirlenmesi ve araştırma etiğinin titizlikle uygulanması gerektiğine vurgu yaptı. Başkanlığını yürüttüğü Mükemmeliyet Merkezi’nde, disiplinler arası çalışmalara öncülük ettiklerini ifade eden Prof. Dr. Evren Hıncal, eğitim, araştırma ve bilimsel alanlarda performans arttırıcı ve kaliteli çalışmalar hedeflediklerini belirtti. Yürütülen çalışmaların yurt içi ve yurt dışındaki birçok paydaşla yapıldığını ifade eden Prof. Dr. Evren Hıncal; “Bilgi paylaşımı ve bu sırada insanların bir birbirine duyduğu saygı, yani bizlerin etik dediği konu aslında; paydaşlarla yürüttüğümüz bu çalışmalarda en önemli üretim motivasyon kaynağımız oluyor. Bilim ve bilgi birikiminden güç alıyoruz” dedi. Çok yönlü katılımcılarla düzenlenen panelin aslında interdisiplinel çalışmalara çok güzel bir örnek temsil ettiğini ifade eden Prof. Dr. Evren Hıncal, “Bu etkinlikteki farklı alanlardan katılımcılarla, bütünlüklü sunumlar yapılarak aslında bağlantılı bir çalışma örneği sergilemiş olduk” dedi.
Prof. Dr. Zehra Altınay: “Yükseköğretim için eğitim ve etik kavramları, gündeme alınması gereken iki temel faktördür.”
Panelde sunum yapan Toplumsal Araştırma ve Geliştirme Merkez Başkanı Prof. Dr. Zehra Altınay ise; çeşitli alanlarda bütüncül çalışmalar yürüterek bu sayede disiplinler arası iş birliği örnekleri sergilediklerini belirtti. Prof. Dr. Zehra Altınay, disiplinler arası iş birliğinin; toplumsal değerler, iş etiği ve çalışma etiği çerçevesinde, bireylerin birbirine gösterdiği saygı, doğru ve yerinde davranış ile kurulabileceğinin altını çizdi. Prof. Dr. Zehra Altınay, “Yükseköğretim için eğitim ve etik kavramları, sosyal sürdürülebilirlik ve kurumların ekolojik yapısında gündeme alınması gereken iki temel faktördür” dedi.
İş birliğine dayalı projeler yürütme, yükseköğretimde etik ve eğitimin daha çok yaygınlaştırılmasını savunma amacı güttüklerini belirten Prof. Dr. Altınay, “Etik kuralları ve ihlalleri, hata payının varlığını, kalite ile bağlantısını, kurumsal kimliğimizi de göz önünde bulundurarak birbirimizi desteklememiz gerekiyor” dedi. Araştırma sürecindeki etiksel prensiplere de değinen Prof. Dr. Altınay, araştırma formlarının, katılımcıların haklarını korumakta ve daha güvenilir bir araştırma ortamı sağlamakta etkili olduğunu ifade etti.
Doç. Dr. Sait Akşit: “Değişen küresel sorunlarla birlikte mülakatlara ve görüşmelere dayalı araştırmalar daha fazla önem kazandı.”
Panelin son sunumunu ise Yakın Doğu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı, aynı zamanda Mükemmeliyet Merkezi’ne bağlı Strateji ve Enerji Politikaları Araştırma Merkezi Başkanı Doç. Dr. Sait Akşit yaptı. Etiğin özgür, güvenilir ve sorumlu bilgi üretimindeki rolüne değinerek konuşmasına başlayan Doç. Dr. Sait Akşit, insanların baskı altında hissetmesi ve var olma kaygısı nedeniyle zaman zaman etik unsurları bir kenara ittiklerini belirtti. Değişen küresel sorunlarla birlikte mülakatlara ve görüşmelere dayalı araştırmaların daha fazla önem kazandığını vurgulayan Doç. Dr. Akşit, buna karşın mülakat süreçleri ile ilgili farklı tutumlar bulunduğuna işaret etti. Doç. Dr. Akşit, göç, çatışma alanlarında yapılan çalışmalarda anaakım yaklaşımların savunduğu gibi steril, iyi yapılandırılmış, görüşme yapılan kişinin kendini tam anlamı ile güven altında hissettiği bir ortam bulmanın neredeyse imkansız olduğunu belirti. İnsana dayalı araştırmalarda temkinli yaklaşımların olduğunu ifade eden Doç. Dr. Sait Akşit, güvenilir bilgi için alternatif görüş açısı ve duruşa sahip isimlerin araştırmaya dahil edilerek teyit edilmesi gerektiğini vurguladı. Bilgi üretiminin öznel boyutunun ön plana çıktığını vurgulayan Doç. Dr. Sait Akşit, araştırmacının etik değerler çerçevesinde kurumsal sorumluluğu olması yanında başta görüşme yapılan kişilere ve kendi araştırma alanında bulunan araştırmacılara karşı bilginin dürüst ve ahlaki olarak aktarılması konusunda sorumluluğu olduğunu ifade etti.