Editör: TE Bilisim
Yeni Rum Yönetimi Başkanı Hristodulisis’in en büyük arzusu Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi
Güney Kıbrıs’ta dün yapılan Başkanlık seçiminin ikinci turundan, bağımsız aday Nikos Hristodulidis galip çıktı. Rakibi Andreas Mavroyannis'i geride bırakmayı başaran 49 yaşındaki Hristodulidis, Güney Kıbrıs’ın 8’inci başkanı oldu.
5 Şubat’taki ilk turda Nikos Hristodulidis oyların 32,04’ni alarak, uzun süredir beklendiği gibi birinci turun galibi olurken Andreas Mavroyannis ise yüzde 29,59 oyla ikinci tura kalmıştı.
Nikos Hristodulidis 6 Aralık 1973’te, Baf’ta doğdu. New York Şehir Üniversitesi, Queens College’den Siyaset Bilimi, Ekonomi, Bizans ve Modern Yunan Çalışmaları alanında lisans derecesine, New York Üniversitesi’nden Siyaset Bilimi alanında yüksek lisans derecesine ve Atina Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nden doktora derecesine sahip.
Kariyerini 1999'dan 2018’e kadar diplomat olarak sürdüren Hristodulidis, bu süre zarfında Birleşik Krallık’daki Kıbrıs Cumhuriyeti Yüksek Komiserliği'nde Başkonsolos olarak, Güney Kıbrıs’ın Atina’daki Büyükelçiliği’nde Misyon Şefi Vekili olarak ve Kıbrıs Cumhuriyeti'nin Brüksel’deki Daimi Temsilciliği’nde, Güney Kıbrıs AB Dönem Başkanlığı’nı yürüttüğü sırada basın sözcüsü olarak görev yaptı.
Hristodulidis, bu görevlerle beraber 2013-2018 yılları arasında Rum Yönetimi Başkanlığı Diplomatik Ofis Müdürlüğü ve 2014-2018 yılları arasında Hükümet Sözcülüğü yaptı. 1 Mart 2018’de Dışişleri Bakanı olarak atanan Hristodulidis, bu görevi de 11 Ocak 2022’deki istifasına sürdürdü.
2007-2010 yılları arasında Kıbrıs Üniversitesi Tarih ve Arkeoloji Bölümü’nde savaş sonrası dünya tarihi alanında öğretim görevlisi olarak çalıştı. “Kıbrıs Çözüm Planları, 1948-1978”, “Atina-Lefkoşa İlişkileri ve Kıbrıs Sorunu, 1977-1988” ve “Kıbrıs Çözüm Planlarında Jeopolitik Gerçekler (1948-1978)” kitaplarının yazarıdır.
Filippa Karsera ile evli olan Hristodulidis’in Ioanna, Ekaterini, Despina-Maria ve Phoebe adlarında dört kızı bulunuyor.
Kıbrıs sorununa ve diğer konulara bakışı
Seçim propagandaları döneminde, en büyük arzusunun ve önceliğinin, Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi ve Avrupa ile Dünya’ya güçlü bir müttefik olması olduğunu söyleyen Hristodulidis, bu dönemde kendisine Kıbrıs sorunuyla ilgili tezlerinin net olmadığı eleştirisinde bulunanlara “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin” dönüşümü, AB Müktesebatı’nın uygulanması, garantilerin kaldırılması ve Türk askerinin çekilmesinin kendisi için kırmızı çizgi olduğu yanıtını verdi.
Müzakerelerin uzlaşılmış zeminde yeniden başlamasını hedefleyen Hristodulidis, Kıbrıs sorununun çözümünün AB-Türkiye ilişkileri ve Türkiye’nin “tahriklerinden” ayrılması için de diplomatik çaba üstlenmiş bulunuyor.
Ülkenin jeopolitik olgularını ve ulusal çıkarların gerçekçi şekilde doğru analiz edilmesini amaç edinen Hristodulidis, yeşil enerjiyle bağlantılı olarak Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi”ndeki enerji kaynaklarının değerlendirilmesiyle, çok düzeyli enerji stratejisini hayata geçirmeyi planlıyor.
Yorumlar