Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), ortak açıklamada bulunarak, 60 yıllık toplumlararası şiddetin ve savaşın kurbanlarını andıklarını bildirdi.

   “Yaralarımızı sarmak için mücadele edenleri onurlandırıyoruz” denilen açıklamada, barışı savundukları ve Yeniden Birleşme için mücadele ettikleri aktarıldı.
   Açıklama şu şekilde:  

   “Bu yıl, mevcut duruma bizi sürükleyen ve her iki toplum için sancılı bir yolun başlangıcı olan iki toplumlu çatışmaların ve bölünmüşlüğün başlamasının altmışıncı yılındayız.
   Biz, bu ada toplumunun her kesiminden gelen sıradan insanları; ya sevdiklerini kaybederek ya çatışmalar ve savaş sırasında yaşadığı eziyet nedeni ile ya toprağından olarak ya da mülk kaybı yoluyla yıllardır acı çeken insanlar; ortak bir vizyonu paylaşıyoruz: Yeniden birleşmiş, barış içerisindeki ortak vatanı.
   Biriz ve birlikteyiz, her iki tarafın masum kurbanlarının anısına saygı duyuyoruz ve ülkemizi yeniden birleştirmek ve barışı yeniden sağlamak için mümkün olan her şeyi yapacağımıza söz veriyoruz.
   Yakın geçmişimiz boyunca, taraflar birbirine karşı ama aynı zamanda kendi içlerinde ve kendi toplumlarına karşı da masum insanların kurban olduğu korkunç suçlar işledi. Kıbrıs sorununun temelinde bu şiddet var. Kayıp aileleri, kayıpların akıbeti ile ilgili hâlâ bilgi arıyor, sevdiklerinden geriye kalanları bekliyor ve ölümlerinin nedenleri hakkında bazı cevaplar istiyor.
    Bilgi edinme ve kayıpların gömüldüğü yerleri bulma çabası zor ve zahmetli bir çabadır ve çok yavaş ilerlemektedir.  Suçlara götüren olayları örten karanlık perde varlığını sürdürüyor, işte bu nedenle bu zor koşullarda bilgiye ulaşmak için mücadele eden ve katkıda bulunanlar takdirimizi hak ediyor.
   Geçmişte olduğu gibi bugün de, tüm kayıp kişilerin akıbeti tespit edilene kadar daha gidilecek çok yolumuz olduğundan, bu insanları onurlandırmaya, çalışmalarını takdir etmeye ve onları örnek almaya devam ediyoruz.
   Bu yıl Dr. Derviş Özer, Michalis Yangou, Mustafa Gürsel, Andreas Kostas Gounaris, Leyla Kıralp ve Kyriakos Andreou'yu onore ediyoruz.
   Adadaki milliyetçi söylem, özellikle içerisinden geçmekte olduğumuz bu zamanda, olumsuz bir atmosfer yaratarak ve olumlu ilerlemeyi ve olumlu gelişmeleri engelleyerek yükseliyor.
   Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik müzakerelerle ilgili mevcut çıkmazlar aşılmaz sorunlarla derinleşmeye ve gergin koşullarda daha fazla hata riski yaratmaya devam ediyor. Bu nedenle çıkmazın aşılması ve olumlu gelişmeler yolunda en küçük bir fırsat penceresinden bile yararlanılması için yoğun çaba gösterilmesi gerekmektedir.
   Kıbrıslı Türklerin gündelik hayatını doğrudan etkileyen, Kapalı Maraş’ ın açılması gibi sahada gerçekleşmeye başlayan ve toplum olarak siyasi statülerinin sürekli olarak baltalandığı olumsuz gelişmeler adım adım geri dönüşümü olmayan başka gelişmelere yol açmaktadır.
   Bu olumsuz gelişmelere rağmen milliyetçiliğe geçit vermeyeceğimizi ve ortak vatanımızda şiddetin tekerrürüne engel olacağımızı beyan ederiz.
   Biriz ve birlikteyiz, ve ilgili BM Güvenlik Kurulu kararlarının gerektirdiği gibi; diyaloğu geliştirmek, daha fazla teması teşvik etmek ve tüm toplumlardan insanlar arasındaki ekonomik ve sosyal işbirliğini güçlendirmek ve ayrıca insanların yaşamlarını iyileştirmek amacı ile ülkemiz vatandaşları arasındaki iletişim ve işbirliğini kolaylaştırmak için ada genelinde daha fazla geçiş noktası açılmasını talep ediyoruz.
   Müzakere masasında şimdiye kadar elde edilen yakınlaşmaları savunmak için bir aradayız ve BM Genel Sekreteri Antonio Gutiérrez’ i siyasi eşitliğe sahip iki toplumlu ve iki bölgeli federasyon temelinde çözüme ve yeniden birleşmeye götürebilecek tek gerçekçi yol olan ve üzerinde anlaşmaya varılan çözüm çerçevesi ve Crans Montana'da önerdiği çerçeve temelinde müzakereleri yeniden başlatma çabalarını yoğunlaştırmaya davet ediyoruz.
   Böylece, tüm Kıbrıslıları 12 Temmuz 2023 günü saat 20.00’de Lefkoşa'da ara bölgede bulunan Dayanışma Evi önünde buluşmaya ve:
   Kıbrıs'ın tüm toplumlarından masum kurbanları, başlamasının üzerinden 60 yıl geçen toplumlar arası çatışmaların ve sonrasında da savaşın kurbanlarını anmaya, 
   Aradan geçen onca yıl boyunca yardım ederek kayıp kişilerin gömülü olduğu yerler hakkında bilgi edinmek için mücadele etmeye devam eden insanları onurlandırmaya ve kendi acılarına rağmen mücadele edip bu sorunlar hakkında toplumu bilgilendiren, uzlaşma ve barışın gelişmesine katkıda bulunan insanları onurlandırmaya davet ediyoruz.
   Bunca yıl boyunca Kıbrıs'ın tüm toplumlarından haksız yere kaybedilenlerin anısına saygıyla, 60 yıl sonra, geçmişteki şiddetin ve ortak acının gerçeklerini ve aynı zamanda da yeniden birleşmiş ve barış içerisinde olan ortak bir vatan inşa etmek için mücadele etmenin gerekliliğini hatırlatacak ortak bir anıt yaratmak boynumuz borcudur. Bu amaç doğrultusunda, bir yarışma duyurusu ve bir anıt seçimi sürecini organize edecek olan Nilgün Güney ve Fotos Dimitriou'nun rehberliğinde her iki toplumdan başarılı sanatçılardan oluşan bir Çalışma Grubunun oluşturulduğunu duyuruyoruz”.
  

Editör: Erol Kanlıada