Ahmet KARAGÖZLÜ

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer ile KTİMB'de çalışan Nejdet Tunççağ ve Hasan Akar mahkemeye çıkarıldı.

Gürcafer, "İrtikap", "Sahte Belge Düzenleme", "Sahte Belge Düzenlenmesine Tahrik Etme", "Sahte Belgeyi Tedavüle Sürme" suçlarından; Hasan Akar ile Nejdet Tunççağ ise "Sahtekarlıkla Kayıt Temin Etme" suçundan tutuklandı.

Mali Suçlarla Mücadele Şubesi’ne görevli Polis Çavuşu Yahya Suiçmez, mahkemede olayla ilgili olguları aktardı.

Suiçmez, 28 Mart 2024 tarihinde mahkeme emri gereği KKTC genelinde, ülkeye getirilen "3. dünya ülkesi" vatandaşlarıyla ilgili tahkikat başlatıldığını söyledi.

"İşlemleri hızlandırmak için 135 bin 800 Euro aldı"

Suiçmez, polise ifade veren bir iş takipçisinin Cafer Gürcafer'e müracaatları ile ilgili işlemleri hızlandırmak için 2022 ile 2023 yılları arasında toplam 135 bin 800 Euro parayı verdiğini söylediğini kaydetti.

"55 kişilik kota başvurusunu iptal ettirdi"

Suiçmez, zanlının başkanlığını yürüttüğü Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği'nin 2007 yılında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile ülkeye gelecek yabancı işçilerin "ön izin", "ön izin uzatma" ve "kota" işlemlerinin yapılabilmesi için protokol imzalandığını söyledi.

Yahya Suiçmez, 3 Haziranda Mali Şube'ye gelen bir inşaat firması yetkilisinin 55 kişilik kota müracaatı için basvuru yaptığını söylediğini, bu müracaatlarla ilgili zanlının Çalışma Bakanlığı'na kota başvurusunda bulunduğunu kaydetti.

Suiçmez, zanlının Çalışma Bakanlığı'na çalışma yazı yazarak bu 55 kişilik kotalık işlemi "iptal ettirdiğini, ancak söz konusu inşaat şirketinin bundan haberinin olmadığını, bunu Bakanlıkta öğrendiğini ve Gürcafer'in "sahte belge" düzenleyerek bu işlemi gerçekleştirdiğini söylediğini ifade etti.

"16 kişi ülkeye kanunsuz giriş yaptı; yerleri bilinmiyor"

9-21 Haziran 2023 tarihinde bir inşaat firmasının 30 kişilik ön izin başvurusunda bulunduğunu, firmanın bu kişilerin gelmesini beklediğini, ancak firmanın bilgisi dışında bu 30 kişinin 16'sının ülkeye "kanunsuz" şekilde getirildiğine dikkat çeken Suiçmez, firmaya bu konuda bilgi verilmediğini söyledi.

Suiçmez, bu kişilerin nerede olduğunun tespit edilmediğini, araştırıldığını belirtti.

Tunççağ ve Akar, "vesile" olmuş

Zanlılar Nejdet Tunççağ ile Hasan Akar'ın söz konusu 16 kişinin adaya kanunsuz olarak getirilmesine "vesile" olduğunu söyleyen Suiçmez, başka bir suç unsuruna daha dikkat çekti.

Zanlı Nejdet Tunççağ'ın Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği'nde ön izin başvuruları işlemlerinden sorumlu kişi olduğunu belirten Suiçmez, Hasan Akar'ın ise üçüncü dünya ülkelerinden getirilecek işçilerin sorumlusu olduğunu kaydetti.

Gürcafer'in oğlunun getirdiği işçiler kayboldu

Yine bir inşaat firması tarafından yapılan bir başka şikâyete dikkat çeken Suiçmez, 14 kişinin firmanın kendi bilgisi dışında adaya getirildiğini, nerede olduklarının bilinmediğini söylediğini belirtti, bu konunun da araştırıldığını dile getirdi.

Suiçmez, bu 14 kişiyi zanlı Cafer Gürcafer'in oğlunun şirketinin getirdiğini, bu kişilerin kaybolduğunu belirtti.

Suiçmez, bir dönem Müteahhitler Birliği ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın ülkeye Pakistan uyruklu işçi getirilmesi için protokol imzalandığına dikkat çeken Suiçmez, protokol kapsamında ülkeye 22 kişi getirildiğini, ancak bu sayının çok daha fazla olduğu yönünde ifadelerin temin edildiğini, bu konuda da tahkikata başlandığını dile getirdi.

"Bilgisayar verileri silindi"

Suiçmez, zanlılarla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında zanlılar Nejdet Tunççağ ile Hasan Akar'ın KTİMB binasındaki bilgisayarında arama yapıldığını, ancak bilgisayarda hiçbir şey bulunmadığını, verilerin silindiğini söyledi.

Zanlılara bununla ilgili izahat sorulduğunda "prosedür gereği" silindiğini söylediklerini, ancak bu verilerin 28 Haziran'da aynı günde, birer dakika arayla silindiğine dikkat çekti.

Kimlere ön izin verildiğini hatırlamıyorlar

Suiçmez, zanlılar Tunççağ ile Akar'ın ön izin başvurularıyla ilgili süreç tamamlanmadan ön izinlerle ilgili bilgisayar çıktısı hazırladığını, ancak bu belgeleri kimlerin aldığını hatırlamadığı beyanında bulunduğunu belirtti.

"Aranan 1 kişi var"

Cafer Gürcafer'le ilgili aranan bir emarenin olduğunu, 6 cep telefonunun inceleyeceğini, zanlılarla bağlantılı bir kişinin arandığını, çok sayıda ifade alınacağını ve KTMİB arşivinde incelenecek yüzlerce dosyanın bulunduğunu belirten Suiçmez, zanlıların lehine ve aleyhine olan tüm unsurları araştıracaklarını söyledi.

Suiçmez, soruşturmanın salimen yürütülebilmesi için zanlıların 2 gün süreyle tutuklu kalmasını talep etti.

Özsoylular: Bizden istediğiniz izahat ile şahadet bambaşka

Zanlı Cafer Gürcafer'in avukatı Süleyman Özsoylular, tutukluluk süresine itiraz etmedi ancak polise bazı sorular sordu.

Özsoylular, müvekkilinin dün bazı banka çekeriyle ilgili izahat vermek için polise çağrıldığını, ancak bu yönde bir şahadetin olmadığını söyledi.

Özsoylular "Bizden istediğiniz izahat ile şahadet bambaşka" dedi.

Özsoylular, müvekkili aleyhinde herhangi bir suç unsuru tespit edilmezse polise şikâyetçi olan müteahhitte "amme fesatçılığı" suçlaması getirilmesi gerektiğini söyledi.

Koralp: Aranan kişiyle şikayetçi arasındaki ilişki nedir?

Zanlı Nejdet Tunççağ'ın avukatı Hüseyin Koralp da tutukluluk süresine itiraz etmedi.

Koralp, müvekkili aleyhine getirilen suçla ilgili bilinmeyen birçok hususun olduğunu belirterek bunların da araştırılması gerektiğini söyledi.

Koralp, "polisin meseleyle ilgili aradığı kişiyle şikayetçi arasındaki ilişkinin ne olduğunu" sordu; Suiçmez ise bu soruya bu aşamada yanıt vermesinin doğru olmayacağını söyledi.

Avukat Koralp'ın bir sorusu üzerine Suiçmez, KTİMB'deki "serverler" ile "imajların" alındığını, sistem portalından kimin ne gibi işlem yaptığına bakacaklarını belirtti.

Avukat beyanlarının ardından Yargıç Jale Ergüden, zanlıların soruşturma amacıyla 2 gün süreyle tutuklu kalmasına emir verdi.

Editör: Yasemin Canbaz