İnsan Hakları Derneği Başkanı Hasan Yılmaz Işık, 20 Temmuz 1974'te Türkiye'nin Kıbrıs'a müdahalesinin Kıbrıs Türk halkına kurtuluş ve bağımsızlığı getirdiğini ifade etti.
20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı vesilesiyle yayımladığı mesajda Işık, “Derneğimiz Kıbrıs Türk halkına ‘yeniden doğuşu’, ‘kurtuluş ve bağımsızlığı’ getiren, insan hakları tarihine ‘özgürlük damgasını’ vuran 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramını kutlamaktadır” dedi.
Işık, tüm dünyayı karşısına alma pahasına yardıma gelen Anavatan Türkiye'ye şükran borçlu olduklarını ifade etti ve şehitlere rahmet diledi.
Kıbrıs sorununun birinci derece sorumlusunun Kıbrıs Rum kesimi ve Yunanistan olduğunu kaydeden Işık, adaya barışın tek devlet altında birleşerek değil ancak iki ayrı devlet ile gelebileceğini belirtti.
Kıbrıs’ta 50 yılı aşkın bir süredir güven ve huzur içerisinde yaşandığını kaydeden Işık, tek seçeneğin iki devletli çözüm olduğunu dikkate alması için Birleşmiş Milletler ve Barış Gücü’ne çağrıda bulundu.
Türkiye’deki 15 Temmuz darbe girişiminin de tesadüf olmadığını ifade eden Işık, 15 Temmuz 1974 darbesini unutturmak düşüncesiyle Türkiye’deki darbenin de 15 Temmuz’da düzenlendiği görüşünü belirtti.
Atina Yüksek Mahkemesi’nin 21 Mart 1979’da Türkiye’nin Kıbrıs’a 20 Temmuz ve 14 Ağustos’ta yaptığı iki müdahalenin de yasal olduğuna ilişkin karar ürettiğini kaydeden Işık, “Yunan mahkemelerinin 15 Temmuz darbesinden sorumlu Yunan devlet ve ordu öneticilerini mahkum etmesi, Kıbrıs sorunundan sorumlu ve suçlu olanları açıkça ortaya koyan birer tarihi ve hukuksal kanıttır” dedi.
Işık şu ifadeleri kullandı: “Kıbrıs’a Elen devleti statüsü kazandırma gayretlerinde ısrar eden BM ve AB, Kıbrıs Türk halkına karşı insan hakları bağlamında ‘kansız soykırım’ suçu işlemekte olduğunu Derneğimiz önemle vurgulamakta ve derhal KKTC’ni tanıması için çağrı yapmaktadır."