İngiltere Dışişleri Bakanlığı’nın, egemenlik konusunda karşılıklı birer geri adım atılmasını öngören bir senaryo çalıştığı ve BM Genel Sekreteri’nin şahsi temsilcisi Maria Angela Cuellar’ın Kıbrıs’a gelişi öncesinde perde gerisinde zemin hazırlığına başladığı bildirildi.
Fileleftheros haberi “Egemenliklerle İlgili İngiliz Anahtarı… İngilizlerden Ertesi Gün İçin Kıbrıs Standartlarında İskoçya Modeli” başlığıyla manşete çekti.
Habere göre, İngilizler başta olmak üzere potansiyel arabulucular, egemenliğin, uzayıp giden çıkmazı çözecek anahtar olabileceğini düşünüyor ve Cuellar’ın Ada’ya gelişi öncesinde tarafların nabzını yoklayarak zemin hazırlamaya çalışıyor.
Uluslararası aktörler, Türk tarafının egemen eşitliğin ve eşit uluslararası statünün tanınması şeklinde ortaya konulan iki devlet çözümü talep etmesinden, Rum tarafının da tek egemenliği ve siyasi eşitliği olan iki bölgeli iki toplumlu federasyon tezinde sabit olmasından yola çıkılarak ortak kabul edilebilir bir formül bulmak için senaryolar geliştirdi.
İngiliz yaklaşımının, müdahil tarafların egemenlik konusunda birer geri adım atması gerektiği tezine dayandığına işaret eden gazete “mesele, özellikle Kıbrıs Rum tarafının bu kadar önemli bir konuda geriye doğru bir adım atma olanağı, lüksü olup olmadığıdır” ifadesine yer verdi.
Senaryo ile ilgili edindiği bilgilere dayanarak tarafların karşılıklı olarak geriye doğru birer adım atmasının, ayrı egemenliklerin kabulü olabileceğine işaret edilerek bu noktada, egemenliğin Kıbrıslı Türklerden ve Kıbrıslı Rumlardan eşit şekilde kaynaklandığı vurgulanan Şubat 2014 tarihli Eroğlu-Anastasiadis anlaşmasına atıf yapıldığı belirtildi
Habere göre, senaryo Türk tarafının ayrı egemenliğinin kabul edilmesi için iki devlet politikasını ‘terk edeceğini, olası yeni bir başarısızlıktan sonra uluslararasında dolaşabilmeleri için Kıbrıslı Türklere çıkış (way out) sağlanmasını" öngörüyor. İngiltere Dışişleri Bakanlığı, bu yaklaşımını güçlendirmek için İskoçya ve İrlanda’nın, Birleşik Krallık’tan ayrılmak için referanduma gidebileceği İngiltere modeline atıf yapıyor. Senaryoda, olası bir başarısızlığın ertesi günü ile ilgili olarak, acknowledgement olarak bilinen, Kıbrıslı Türklere bir statü (tam tanınma değil) tanınmasından söz ediliyor.
Gazete nabız yoklaması şeklinde önüne konulanlar ile, perde gerisinde görüşülenler ve tartışılan çeşitli fikirlerle ilgili görüntüye sahip olan Rum Yönetiminin, egemenliğin müzakere edilemeyeceği görüşünde olduğuna dikkat çekti. Bilgi sahibi kaynakların, bütün bunların yüksek riskli senaryolar olduğuna işaret ederek “taksimden kaçmak için sonunda (taksim) kabul edilemez!” dediklerini aktardı.