HP Genel Başkanı Özersay, geçmişte meclisten çekilen partilerle ilgili açıklamada yaparak günümüze atıfta bulundu

Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, 1991 yılında meclisten çekilen partiler hakkında “O dönemde çok bedeller ödendi ama doğru olmayanın parçası olmak yerine, doğru olmayanı sineye çekmek yerine bir duruş sergilendi” dedi.

Özersay’ın kişisel sosyal medya hesabından yapmış olduğu paylaşım şöyle:

“Bir Cumartesi gecesiydi, rahmetlik Erbay eniştem ve 1974 ertesi hayatta kalabilen birkaç başka aile büyüğümüzle birlikte köyün spor kulübündeydik, köyün mahalle ve sokakları için görev paylaşımı yapıldı, köyün girişlerinden sorumlu olanlar da vardı. Her seçim dönemi para dağıtmaya, gece yarısı evleri ziyaret edip oy satın almaya gelen siyasiler vardı. Eniştemin Murat 131 marka arabasıyla neredeyse sabaha kadar birilerinin peşinden koşmaktan, önlemeye çalışmaktan helak olmuştuk. Aynı arabayla Lefkoşa’da düzenlenen o dönemki Demokratik Mücadele Partisi (DMP) eylemine gitmiş, arabanın sileceklerini kaldırıp üzerine sloganlar içeren bayraklar bağlayıp çalıştırmıştık, o küçücük arabanın içerisinde yeğenlerimle birlikte henüz reşit olmayan ergenlik bir genç olarak sloganlar atmaktaydık.

Eniştemler TKP’nin köy örgütünü kuranlardandı. Hepsi de geçmişte TMT’de mücadele etmiş, mücahitlik yapmış olan, kardeşlerini babam, amcam ve dayımlar da dahil çok sayıda yakınlarını şehit vermiş olan yurtsever insanlardı. 1990 seçimleri sonucunda Halk iradesine müdahale edilmesini bizimkiler onurlarına yediremediler, aynı şekilde destekledikleri DMP’yi oluşturan siyasi partiler (CTP, TKP, Yeni Doğuş) de aldıkları sine-i millet kararıyla Meclis’ten çekildiler. O dönemde çok bedeller ödendi ama doğru olmayanın parçası olmak yerine, doğru olmayanı sineye çekmek yerine bir duruş sergilendi. Bu siyasi partiler 1991’de boşalan vekil sandalyeleri için yapılan ara seçimde aday göstermediler, hatta protesto ettiler.

Bazen 1990 iradeye müdahaleyi ve 1991 ara seçimini hatırlattığım zaman bazı kesimler “sen neredeydin ya o zaman?” diye sorup imalı bir eleştiride bulunurlar. Bizim geldiğimiz yer de, durduğumuz yer de bellidir…Herkese güzel bir Pazar akşamı dilerim…”