UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, BRT’de 14.SAAT programına katılarak siyasi gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

 UBP Genel Sekreteri Hasipoğlu, “UBP özelinde 2024’te kurultayımız, 2025’te cumhurbaşkanlığı seçimimiz, 2026’da yerel seçimler, 2027’de de genel seçimler…. En geç Siyasal Partiler yasasına göre bizim durumumuz özelinde Ekim 2024 kurultayımız. Bu konuda Parti Meclisine yetki verildi. Parti Meclisi Ekim 2024 de diyebilir, Eylül 2024’de diyebilir. Parti Meclisi 2024 yılı içerisinde bir tarih belirleyecek. Henüz bu gündemi alıp parti meclisinde bir toplantı olmadı. Yetki Parti Meclisi’ndedir” dedi…

“CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ GÜNDEMİMİZDE YOK”

Hasipoğlu, “Partimizde cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili herhangi bir gündem yok. Ona da günün sonunda karar verecek olan Parti Meclisi’dir. Parti Meclisi’nin ilk gündemi yeni yıl itibarı ile kurultay sürecini belirleme planı ve programı olacak...” diye konuştu.

“BAŞBAKANIN ARAZİ VE KİRALAMA İŞLEMLERİ İLE İLGİLİ YAYINLADIĞI GENELGE GAYET DOĞRU”

Arazi ve Bina Kiralama İşlemlerinin Başbakanın bilgisi ve onayı dışında işlem yapılamayacağı yönünde 8 Kasım’da yayınlanan genelgeyle ilgili bir soruya da yanıt veren Hasipoğlu, “Bakanlıklar arasında eşgüdüm olması lazım. Herkesin yaptığı her şeyden haberdar olması lazım bunu da denetleyecek olan Başbakandır. Gayet doğru bir genelge bana göre. Tarımsal amaçlı kiralamalar var. Her yıl vatandaşa kiralanıyor. Bazısının elinden alınabiliniyor….Ben hep şunu eleştiriyorum. Bu ülkede Bafra’da zamanında 16 tane yatırımcıya turistik tesis yapması için 5 yıldızlı otel için arazi tahsis edildi. Bu iş 2000’li yılların başında oldu. Şuan baktığınızda Bafra’ya 4 veya 5 tane otel yapıldı… Eğer 15-20 yıl o araziye bir şey yapmadan tutuyorsa ve hatta dönüp hava parasına başkasına satmaya çalışıyorsa ve devletin arazisi üzerinden rant sağlama çabasında ise bu sıkıntıdır” dedi.

“MUHALEFETTEN BEKLENTİMİZ KATKI KOYMASI, YAPICI ELEŞTİRİ YAPMASI”

Bir soruya Hasipoğlu, “Tabi ki Muhalefettir. Sokağa da inecek, yargıya da gidecek. Eleştirisini yapacak ama bizim onlardan beklentimiz katkı koysunlar. Yapıcı eleştiri yapsınlar. Hani siz böyle düşünüyorsunuz, yanlış yapıyorsunuz böyle olması gerekir şeklindeki bir anlayışı onlardan daha fazla bekleriz. Ama sonuçta saygı duyarız ana muhalefettir, muhalefetini de tabi yapacaktır” diye yanıt verdi.

“KAMU KAYNAKLARINI DÜŞÜNEREK, ZAMANINDA ÇIKIP AKSA’YI ELEŞTİREN BEN İDİM”

Hasipoğlu, “Ben Genel Sekreter veya milletvekili olarak halkımın cebini düşünürüm. Halkımın menfaatini düşünürüm. Bu ülkenin kamu kaynaklarını düşünürüm. Çıkıp zamanında AKSA’yi eleştiren de ben idim. İktidarda idik. Ekonomi ve Enerji Bakanı bizim partimizdendi. Çıktım söyledim. Çünkü senede 26 Milyon Dolar kira bedeli veriliyor. Şimdi eleştiriyor musunuz? Şimdi artık çünkü o 3-4 sene önce idi. O zaman o hamle yapılsaydı jeneratörler de KIB-TEK’e alınsaydı bugün farklı olurdu. Ama şuan bambaşka bir proje geldi. Bana göre bu fizibıl projedir. Deniz altından kablo ile elektrik getirilmesinden bahsederiz. Bunu AKSA’da pekala yapabilir. Başka firma da yapabilir. Şuan için bizi kurtaracak olan hem finansal açıdan vatandaşın cebini olumlu etkileyecek hem de kesintisiz elektrik sağlayacak olan ve yeşil enerji sağlayacak olan….Şuan gelinen aşamada artık çıkış yolu budur. Geçmişte 4 yıl önce bu bir karar meselesi idi. Geçmişte bir pandemi vardı. Ve bir fırsat idi. AKSA ve KIB-TEK ile yapılan sözleşmede bir madde var idi. Eğer günün birinde KKTC’de bulaşıcı salgın hastalık olursa Kıb-Tek bu sözleşmeyi isterse fesih edebilir. Ve AKSA’ya da bir kuruş tazminat ödemez. Böyle bir madde vardı. Ben de bu noktada AKSA’yı değil KIB-TEK’in lehine bir yorum yaptım….”diye konuştu.

“SİZCE NİYE BÖYLE BİR AÇILIM YAPILMADI?”

UBP Genel Sekreteri Hasipoğlu, “Şimdi ben bilemem tabi. Ben yasamada olan bir vekil olarak kürsüye çıktım ve bunu konuştum. O zaman başbakan sayın Ersin Tatar. Hatta o da istedi benden bu sözleşmeyi incelememi. O zamanki koşullarda birinin bunu söylemesi lazımdı. Ben çıktım, söyledim. İktidarda olmamıza rağmen. Çünkü düşündüm, taşındım iktidarda olsak da ben sonuçta yasamanın vekiliyim. Bu noktayı yanlış gördüm için ve hukukçu kimliğimle durdum o kalın sözleşmeleri inceledim. Ve böyle bir madde buldum. Normal zamanda bunu yapamazsın. Devamlı AKSA’ya ihtiyacın var. Tüketimin az olduğu pandemi döneminde bu bir fırsattır dedim. Sadece o zaman KIB-TEK’in jeneratörleri ile bu işi döndürebilirdik…” dedi.

“UBP GENEL SEKRETERİ ŞAPKAM OLSA DA YİNE ÇIKAR DOĞRULARI SÖYLERİM”

Oğuzhan Hasipoğlu, “O dönem KIB-TEK Yönetimine böyle bir şeye karar vereceklerse ihbar yazısı örneğini dahi göndermiştim. Biz çıktık artık yola kılıcı da çektik. Ama yalnız kaldık. Biraz öyle oldu. Ama kesinlikle pişman değilim. Ne yaşadıysam da sebep sonuç ilişkisinde ben her zaman vatandaşımın cebini, geleceğini düşünerek hareket ettim. Ve ona göre çıkıp konuştum. Yine aynı şekilde UBP’nin Genel Sekreteri şapkam olsa da ne ise halkın menfaatine ve hükümeti eleştirmem gerekiyorsa da yine çıkar doğruları söylerim. Ama önce kendi içimizde bunu yaparım. Zaten MYK, Grup toplantılarda yapıyoruz” şeklinde konuştu.

SİYASETTE BUGÜNE KADAR BEDEL ÖDEDİNİZ Mİ?

Hasipoğlu, “Ödediğimiz durumlar oldu tabi. Ama söylediğim sözden attığım adımdan hiçbirinden pişman değilim. Neyse doğru onu söylemeye devam ederim” dedi…