Bu şayet şaka değilse, pek çoğumuzun duyduğunda başkası yerine utanmasına neden olan bir cümle ve kuvvetle muhtemel tam tersine işaret ediyor. Shakespeare'in “Nasıl Hoşunuza Giderse” adlı romantik komedisinde söylediği gibi: “Budala, akıllıyım zanneder ama akıllı budalalığını bilir.”
   Başka bir deyişle ifade edersek, gerçekten zeki insanlar genellikle kendi kapasitelerini hafife alma eğilimindedir. Bu görüş, Cornell Üniversitesi'nde sosyal psikologlar David Dunning ve Justin Kruger tarafından yapılan bir araştırmayla da desteklenmiş durumda. Günümüzde Dunning-Kruger etkisi olarak bilinen bu olgu, kimi konularda yeteneksiz kişilerin kendi becerilerini abartması ve becerikli kişilerin ise o işin herkes için kolay olduğunu düşünmesi anlamına geliyor.
   Kötü davranışlarımız hakkında kendimizi iyi hissetmeye duyduğumuz köklü ihtiyaç, öyle olduğunu düşündüğünüz şeylerin aslında ‘ne kadar da müthiş’ olduğunu düzenli olarak açıklayan bir ‘pop bilim’ türünün ortaya çıkmasına neden oldu. Ve kimi araştırmalara göre, zekânızı öyle ahım şahım bulmuyorsanız bu sizin sandığınızdan daha zeki olabileceğinizi gösteriyor (yani en azından sınırlarınızı fark edecek kadar).
   İşte düşündüğünüzden çok daha zeki olduğunuzu gösteren bazı işaretler:
   1. Endişeli bir tipsiniz
   Eğer endişeli bir kişiyseniz 'endişelenmeyin' çünkü bu yüksek zekâ belirtisi olabilir.
   Kanada, Lakehead Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada “Her zaman bir şeyler için endişeleniyorum” diyen öğrencilerin bir zekâ testinde daha yüksek puan aldığı görüldü. Endişeli insanların zeki olduğu yönündeki görüş, psikolog Tsachi Ein-Dor ve Orgad Tal tarafından yapılan tuhaf bir deneyle destekleniyor. Katılımcılar aslında olmayan bir bilgisayar virüsüyle mücadele ederken aynı zamanda önceden kurgulanmış çeşitli stres dalgalarıyla karşı karşıya kaldı. Kaygı dereceleri ne kadar yüksekse bilgisayar virüsü sorununu çözmeye odaklanma eğilimleri de o kadar yüksekti. İki araştırmacının bakış açısına göre, eğer endişelenmeyi alışkanlık hâline getirmiş biriyseniz nevrotik bir sinir yumağından ziyade olasılıkları hesap eden iyi bir ‘gözcü’ oluyorsunuz.
   New York'taki SUNY Downstate Tıp Merkezi'nden psikiyatrist Jeremy Coplan tarafından yürütülen bir başka çalışma, anksiyete bozukluğu olan insanları mercek altına aldı. O ve meslektaşları şiddetli semptomları olan kişilerin, hafif semptomları olanlara göre daha yüksek IQ'ye sahip olduğu sonucuna vardı.
   Öyle ya, endişeli zihin aynı zamanda araştıran bir zihindir ve zeki insanlar iyi ya da kötü herhangi bir durumu birden fazla açıdan inceleyebilecek bilişsel çevikliğe sahip olabilir. Nikola Tesla, Charles Darwin ve Kurt Gödel de dahil olmak üzere pek çok parlak beyin anksiyeteden muzdaripti. Tabii ki kimse öfkeli bir paranoyayı savunmuyor fakat bu özelliğiniz tehlikeden kaçma olasılığınızın daha yüksek olduğu anlamına gelebilir. Çünkü endişeli ve canlı olmak, kaygısız ve ölü olmaktan daha iyidir.
   2. Okumayı erken öğrendiniz
   Birleşik Krallık’ta yapılan bir araştırmada yaklaşık 2 bin çift tek yumurta ikizini incelendi ve okumayı daha erken öğrenen kardeşin bilişsel yetenek testlerinde daha yüksek puan aldığı tespit edildi.
   Çalışmanın yazarları, erken yaşlarda okumaya başlamanın hem sözel hem de muhakeme becerilerini artırdığını düşünüyor.
   3. Bir gece kuşusunuz
   Gece kuşları şunu iyi bilir: Sabah 10:00'dan önce asla iyi bir şey olmaz. (Getty Images)
   Bilim insanı Satoshi Kanazawa, ne zaman uyuduğunuzun zihinsel kabiliyetlerinizle bir ilgisi olabileceğini düşünüyor. Personality and Individual Differences dergisinde yayınlanan araştırmada Kanazawa, binlerce genç katılımcı üzerinde IQ ve uyku alışkanlıkları arasındaki bağlantıyı inceledi. Sonuçlar, IQ'su yüksek gençlerin hem hafta içi hem de hafta sonları daha geç yattıklarını ve daha geç kalktıklarını gösteriyor.
   Geç uyuyanların sabah uyananlara kıyasla sorunlara orijinal ve yaratıcı çözümler geliştirme olasılığının daha yüksek olabileceğini ortaya koyan araştırmalar var. Southampton Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, gece 11'den sonra yatan ve sabah 8'den sonra kalkan kişilerin, erken kalkan meslektaşlarına göre daha fazla kazanma olasılığının yüksek olduğunu ortaya koyuyor.
   4. Merak ediyorsunuz
   Londra Üniversitesi'nde profesör olan Tomas Chamorro-Premuzic, Harvard Business Review için yazdığı bir makalede merak katsayısının (CQ) ve aç bir zihne sahip olmanın kişinin zekâsını nasıl geliştirdiğini ele aldı ve CQ'nun önemiyle ilgili olarak şunları yazdı: “EQ ve IQ kadar üzerinde derinlemesine çalışılmadı ama mesele karmaşık bir durumu çözmek olduğunda iki açıdan aynı derecede önemli olduğunu gösteren bazı kanıtlar var.”
   İlk olarak, daha zeki insanlar genellikle muğlaklığa karşı daha toleranslı. İkincisi, CQ daha yüksek düzeyde ‘entelektüel yatırıma’ ve zaman içinde daha fazla öğrenmeye yol açıyor. Araştırmalar bunun bilişsel gelişimde önemli bir rol oynadığını ortaya koyuyor.
   5. Dağınıksınız
   Evet, temizlik imandan gelir ama dağınıklık pislik içinde oturmak değildir. (Getty Images)
   Dağınıklık ilginç bir şekilde sık sık deha ile ilişkilendirilir. Bakalım bilimsel araştırmalar bu konuda ne diyor? Minnesota Üniversitesi'nden Kathleen Vohs tarafından Psychological Science dergisinde yayımlanan bir çalışma, dağınık bir odada çalışmanın yaratıcı zekâyı beslediğini ortaya koyuyor.
   Çalışmaya göre: “Dağınık ortamlar alışılmışın dışına çıkmak için ilham veriyor gibi görünüyor, bu da yeni içgörülerin üretimine yardımcı olabilir. Buna karşılık düzenli ortamlar, geleneksel ve güvenli sınırlar içinde davranmayı teşvik ediyor.”
   Hollanda'daki Groningen Üniversitesi’nde yapılan bir diğer araştırma ise düzensiz ortamların insanları daha fazla hedef odaklı çalışmaya sevk ettiğini gösteriyor. Bulgular, hayatlarımızda mümkün olduğunca düzen aramak üzere yaratıldığımızı gösteriyor. Sonuç olarak, fiziksel bir kaosla karşı karşıya kaldığımızda, net ve iyi tanımlanmış hedefler peşinde koşarak daha güçlü bir organizasyon bilinci geliştirmeye yöneliyoruz.
   6. Her zaman çok çaba sarf etmenize lüzum yok
   Bu, tembelliğin zeki olmanın bir işareti olduğu anlamına gelmiyor. Ancak zeki insanların, en azından belirli alanlarda, becerilerini geliştirmek için mücadele eden ‘gayretliler’ kadar çaba sarf etmek zorunda kalmadıklarını söylemek mümkün. Psikolog David Hambrick ve Elizabeth Meinz, The New York Times için kaleme aldıkları bir görüş yazısında, Vanderbilt Üniversitesi'nin yüksek zekâlı gençler üzerinde yaptığı bir araştırmaya atıfta bulundu.
   Çalışmada 13 yaşına kadar SAT sınavında en yüksek yüzde 1'lik dilime giren 2 bin kişi takip edilmiş. Hambrick ve Meinz şöyle diyor: “Çalışmanın dikkat çekici bulgusu; bu dilime girenlerin doktora yapma, patent alma, bilimsel bir dergide makale yayınlama ya da edebi bir eser yayınlama olasılıklarının üç ila beş kat daha fazla olması. Yüksek zekâ size gerçek dünyada muazzam bir avantaj sağlıyor.”
   Araştırmacılar, daha zeki olmak için çabalamanın övgüye değer olmakla birlikte, doğuştan gelen bazı yeteneklerin her zaman öğrenilemeyeceğini vurguluyor.
   7. Müzik dersleri aldınız
   Learn to play the piano with this innovative music composition bundleGiderek artan sayıda kanıt, müziğin çocukların zekâa gelişimine yardımcı olduğunu gösteriyor.
   Frontiers in Neuroscience dergisinde yayınlanan bir çalışmada, müzik dersi alan çocukların testlerde yaşıtlarından daha iyi performans gösterdiği belirtiliyor.
   Yine Psychological Science dergisinde yayınlanan bir araştırma, bir aydan kısa bir süre müzik dersi alan 4 ila 6 yaşındaki çocukların sözel zekâ gelişimi gösterdiğini ortaya koyuyor. Aynı dergide yer alan bir başka çalışmada ise dokuz ay piyano dersi alan çocukların hiç ders almayanlara kıyasla IQ'larının yüksek olduğu bulunmuş.
   (Editörün notu: Yeri gelmişken bir okuma önerisinde bulunalım. Nörolog ve yazar Oliver Sacks’ın ‘Müzikofili’ adlı kitabı konuyla ilgilenen okurlarımızın dikkatini çekebilir.)
   8. En ‘büyük’ sizsiniz
   CNBC'nin aktardığı bir araştırmaya göre, ilk çocuğun bilişsel testlerde küçük kardeşlerinden iyi performans gösterme olasılığı daha yüksek. Ulusal Ekonomik Araştırma Bürosu'nun 2017 tarihli bir makalesi de büyük çocukların CEO ya da politikacı olma ihtimalinin yüzde 30 daha fazla olduğunu ortaya koyuyor. (Hep arada kalan ve problem çözme becerileri arşa çıkan ortancaların isyanını duyar gibiyiz).
   9. Solaksınız
   Evet, arada bir yapmayı seviyoruz: Haydi yine biraz solak övelim. Peki gerçekten solaklar daha mı zeki? Bilindiği üzere, yaratıcı zekâ yeni ve alışılmadık deneyimlerle meşgul olduğumuzda devreye giriyor. Araştırmalara göre solak insanlar sağ elini kullananlar için tasarlanmış bir dünyaya uyum sağlamak zorunda kaldıkları ve sürekli olarak farklı düşünmelerini gerektiren bir dünyada gezindikleri için becerilerini kullanma konusunda daha fazla pratik yapıyor ve bu da zamanla yaratıcılıklarını pekiştiriyor.
   Maria Konnikova'nın The New Yorker'da yazdığı gibi bu, iki ortak nesneyi üçüncü bir nesne oluşturmak için yaratıcı yollarla birleştirmek gibi görevlerde daha iyi oldukları anlamına geliyor.
   10. Ve tabii ki komiksiniz!
   Intelligence dergisinde yayınlanan bir araştırmada, 400 psikoloji öğrencisi muhakeme becerisini ve sözel zekâyı ölçen zekâ testlerine tabi tutuldu.
   Daha sonra katılımcılardan çeşitli karikatürler için yazı bulmaları istendi (Bunun sosyal medyada bolca gördüğümüz ‘caption this’ şakalarına benzediğini söylemek mümkün).
   Bu yazılar bağımsız değerlendiriciler tarafından incelendi Ve evet, tahmin ettiğiniz gibi zeki öğrenciler daha komikti.
  

Editör: Erol Kanlıada