Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya seslenerek, "Netanyahu şunu bil gidicisin, gidici. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Çıkacak. Dün Riyad Zirvesi'nde de bunları açık, net gördük. Ve bütün mesele İslam dünyasının birliğidir, beraberliğidir, dayanışmasıdır ama hepsinden öte bir şey daha söylüyorum. Türkiye'nin birliği, beraberliği, dayanışması hepsinden ötedir." dedi.


Erdoğan, dün Arnavutköy'de yapımı tamamlanan Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri'nin Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, Türkiye olarak nasıl kendi vatandaşlarına sahip çıkıyorlarsa, komşularından başlayarak bölgedeki ve tüm dünyadaki mazlumlara da kol kanat gerdiklerinin söyledi.

Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bundan 5 asır önce engizisyondan kaçan Museviler gibi daha sonra Avrupa'daki mezhep savaşlarından kaçan Hristiyanlara da kapımızı açtık. Şimdi, bakıyorum Netanyahu kalkmış yanına iki bakanını alıyor, dün bir basın açıklaması yapıyor. Çok rahatsız olmuş. Fransa Devlet Başkanı Macron'un açıklamaları onu çok rahatsız etmiş. Riyad Zirvesi onu çok rahatsız etmiş. Ben ne dedim geçenlerde, uçakla dönüşte: Ey Netanyahu şu an senin iyi günlerin. Seni daha farklı günler bekliyor. Niye? Ya o dedeler, o yavrular, o 3 yaşında, 5 yaşında kefene sarılmış, o anneler o şehit yavruların cesedini koklayarak onları mezara götürdü. Ya bunların ahı seni iflah ettirmez."

Erdoğan, "Netanyahu şunu bil gidicisin, gidici. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Çıkacak. Dün, Riyad Zirvesi'nde de bunları açık, net gördük. Bütün mesele İslam dünyasının birliğidir, beraberliğidir, dayanışmasıdır. Ama hepsinden öte bir şey daha söylüyorum: Türkiye'nin birliği, beraberliği, dayanışması hepsinden ötedir." diye konuştu.

Balkanlardan Kafkaslara kadar yurtlarından kovulan soydaşları geçmişte nasıl bağırlarına bastıklarını herkesin bildiğini hatırlatan Erdoğan, "Mazlumun da zalimin de kimliğine bakmadan düşenin elinden tuttuk, zulme engel olmaya çalıştık. Bugün Gazze halkına yönelik katliamlara karşı en güçlü tepkilerden birini verirken yine meseleye sadece insani zaviyeden yaklaşıyoruz." şeklinde konuştu.

Erdoğan, "Evlerin neşesi olan çocuklar ölmesin diyoruz. Analar, evlatlarının o soğuk bedenlerine sarılmasın diyoruz. Babaların yüreklerine kaybettiklerinin kor ateşi düşmesin diyoruz. 2007'den beri tüm çabamız daha fazla kan, gözyaşı ve yıkım olmadan ateşkesin sağlanması, bölgemizde barış ikliminin hakim kılınması içindir." dedi.

Dün Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da düzenlenen, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi'nde, Filistin halkıyla ortaya koydukları dayanışmaya işaret eden Erdoğan, Türkiye'nin teklifleriyle İsrail'in işlediği savaş suçlarının takibinden Gazze'ye insani yardımların kesintisiz ve düzenli bir şekilde ulaştırılmasına kadar birçok konuda önemli kararlar aldıklarının altını çizdi.

Erdoğan, "(Yahudi) Yerleşimcilerin terörist ilan edilmesi, bu sonuç bildirgesinde bana göre en önemli maddeydi. Alınan kararın takipçisi olacağız." dedi.

Bu süreçte ateşkesin tesisi ve Gazze'deki katliamların sona erdirilmesi için gayret göstermeye devam edeceklerini vurgulayan Erdoğan, "Kimseden çekinmeden, kimin ne dediğine bakmadan, hakkı ve hakikati her platformda çok güçlü bir şekilde haykıracağız. Çarşamba günü eşimin himayesinde İstanbul'da gerçekleştirilecek uluslararası toplantıyla inşallah bu vakur duruşumuzu bir adım daha ileriye taşıyacağız." ifadelerini kullandı.

İslam dünyasıyla birlikte vicdan ve vizyon sahibi tüm ülkeleri harekete geçirmek için kurdukları temasları sonraki günlerde yoğunlaştıracaklarının altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Geçmişinde sömürgecilik ve soykırım dahil hiçbir utanç lekesi bulunmayan bir ülke olarak sorumluluklarımızın çok iyi farkındayız. Soğukkanlı ve basiretli adımlarla bunu yerine getirmeye çalışıyoruz. Tarihimizin hiçbir döneminde milletimize umut bağlayan insanları yüzüstü bırakmadık. İnşallah bundan sonra da mazlumları hayal kırıklığına uğratmayacağız. Gözünü ve gönlünü ülkemize yönelten hiç kimseye sırtımızı dönmeyeceğiz. Rabb'im yar ve yardımcımız olsun diyorum."