Baraka Kültür Merkezi Yönetim Kurulu ve bazı üyeleri Başbakanlık önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. 
   Geçen günlerde Erhan Arıklı’nın halka “ruh hastası” şeklinde hakaret etmesi ve hükümetin gerek eğitim, gerek çalışma yaşamı gerekse diğer tüm konulardaki, halkı çileden çıkaran söylem ve uygulamalarına tepki olarak  yapılan basın açıklamasında, eylemciler kafalarına huni takarak halkın nasıl delirtildiğini anlattı. 
   Baraka Kültür Merkezi Başkanı Mustafa Batak, yaptığı konuşmada “Bu kadar kısa sürede bu kadar ruh hastasını nasıl yetiştirmişiz, diye merak etmiş Erhan Arıklı. Madem merak ediyorsunuz anlatalım öyleyse, bu kafamızdaki hunilerin hepsi sizin sayenizde!” sözlerine yer vererek hükümeti işaret etti. 


   Açıklamada, öğretmenlerin yasal hakkını sadaka verir gibi duyurup, üstü paralı görsellerle süsleyen Maliye Bakanı’nın; kendisine yöneltilen eleştirilere “ruh hastası” yanıtı veren Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı’nın; bilimsellikten uzak, gerici içeriklerle doldurulan kitapları destekleyen Eğitim Bakanı’nın; çalışma yaşamında yaşanan sömürüye karşı üç maymunu oynayan Çalışma Bakanı’nın, halkın akıl ve ruh sağlığını tehdit ettiği vurgulandı. 
   Kadın cinayetlerinin de dile getirildiği basın açıklamasında “şiddet mağduru kadınların sığınabileceği kadın sığınma evleri ve şiddet önleme merkezleri açmadığınız, dosya açmamak için diretip dayakçı özne ile şiddet mağdurunu barıştırmayı kendine misyon edinmiş polis yüzünden karanlığa hapsolmuş ve yitirdiğimiz kız kardeşlerimiz için delirdik” sözlerine yer verildi. 
   Baraka, ekonominin frenleri patlamış kamyon misali uçurumdan aşağıya yuvarlandığını ve zamlar karşısında eriyen maaşlara hükümetin hiçbir çare üretmezken sermaye kesimlerine teşvik ve imtiyazlar sağladığını belirtti. 


   Okunan açıklamada “Toplu taşımaya yatırım yapmayıp bu küçük ada yarısını hem trafik kaosuna hem de akaryakıt ve oto galeri sermayesine mahkûm edip, el yakan araç ve yakıt ücretlerine neden olduğunuz için delirdik” ifadeleri de yer aldı. 
   Yönetim Kurulu Üyeleri tarafından okunan “Bizi Siz Delirttiniz!” başlıklı açıklamanın tam metni ise şöyle:
   - Ada yarımızın her bir köşesini saran dinsel gericilik ve muhafazakârlaşma politikaları ne toplum yapısına ne kültürüne ne de Anayasa’sına uygundur. Güdülen bu politika ile oluşturulan dogma yaklaşımlar ve girişilen toplum mühendisliği ile halkı birbirine kırdıran demeç ve pratiğe karşı delirdik!
   - Başta ekonomi olmak üzere birçok yaşamsal olgunun stopları patlamış kamyon misali uçurumdan aşağıya yuvarlanması ile peşi sıra gelen zamların, artan hayat pahalılığı karşısında eriyen maaşlara hiçbir çare üretmeyip sermaye kesimlerine sağladığınız teşvik, muafiyet ve imtiyazlara karşı delirdik! 


   - Özel sektör emekçilerini görmezden gelmenize, çalışma yaşamının geneline yerleşen, güvencesiz, örgütsüz, keyfi işleyişe rağmen karın tokluğa kadar bile ederi olmayan asgari ücrete karşı delirdik!
   - Başta eğitim, sağlık olmak üzere kamusal birçok hak ve ödevlerden kendini soyutlayan ve Anayasa’ya aykırı biçimde sürekli tekrar eden tutumunuza karşı delirdik!
   - Her eğitim yılının başında tekrar eden ama çözülemeyen sorunlara, tuvalet kağıdı eksikliğinden, fahiş kayıt ücretlerine ve müfredatına kadar bitmek bilmeyen sorunlara karşı delirdik!
   - Öğretmen ihtiyaçları ders yılı başlamadan giderilmediği, öğrenciler okullarda öğretmensiz kaldığı, sınıflar 40 kişiyi bulduğu, sınıf geçme tüzüğü delik deşik edildiği için delirdik.
   - Aç mı kalacak tok mu olacak, sıcakta kavrulacak mı yoksa soğukta donacak mı diye düşünmeden, sırf talimat geldiği için tam gün eğitime geçme ısrarınız sonucunda mağdur olacak yüzlerce çocuğa gözlerinizi kapadığınız, kulaklarınızı tıkadığınız için delirdik.
   - Çocuk istismarı vakaları artarken değişen tek şeyin Sosyal Güvenlik Bakanı koltuğunda oturan isim olduğu için delirdik.
   - Kadın cinayetleri günden güne artarken bunları önleyici hiçbir politika üretmediğiniz gibi var olan ALO 183 hattının alt yapısını geliştirmediğiniz, şiddet mağduru kadınların sığınabileceği kadın sığınma evleri ve şiddet önleme merkezleri açmadığınız, dosya açmamak için diretip dayakçı özne ile şiddet mağdurunu barıştırmayı kendine misyon edinmiş polis yüzünden karanlığa hapsolmuş ve yitirdiğimiz kız kardeşlerimiz için delirdik.
   - Barış sürecini baltalayıp, ülkeyi kara para, fuhuş, mafya, uyuşturucu ticareti ile dünyaya tanıttığınız için delirdik.
   Evet! Bizi siz delirttiniz!
   -Kamusal sağlığın içi boşaltılıp, sağlık hizmetlerine ve ilaca ulaşımın ticarileştirildiği, devlet hastanesi dökülürken yatırım yapmayarak vatandaş özel hastanelerin avcuna bırakıldığı için delirdik.
   - Bütün yıl boyunca güneş alan ülkemizde yenilenebilir enerji kaynakları üretebilecek tesisler kurmak için yatırım yapmak yerine fosil yakıt kullanarak elektirik ürettiğimiz ve buna fahiş fiyatlar ödediğimiz için delirdik.
   - KIB-TEK’in batırılması için sınava girmeyen, kalifiye olmayan yandaşlar ile kurumun içini doldurduğunuz, torpil ile alım yaptığınız için delirdik.
   - Adeta bir hastalık gibi üstümüze çöken, alım garantili sözleşme imzaladığınız ve kurumu kalkındırma kisvesi ile hem kurumu hem de halkı soyan AKSA’nın pençelerine halkı bıraktığınız için delirdik.
   - Kapkaranlık yollarda, trafikde yaşanan kaos, araba kiralama ve ehliyet çevirme prosedüründeki boşluklar yüzünden yitirdiğimiz canlar sonucu delirdik. 


   - Toplu taşımaya yatırım yapmayıp bu küçük ada yarısını hem trafik kaosuna hem de akaryakıt ve oto galeri sermayesine mahkûm edip, el yakan araç ve yakıt ücretlerine neden olduğunuz için delirdik.
   - Öve öve bitiremediğiniz, güvenlik kamerası haricinde tüm kameralara her fırsatta açılış tarihi verdiğiniz, açmanıza rağmen açamadığınız Ercan Havalimanında, giriş, otopark, rötar, koltuk, tuvalet, altyapı gibi sayısız eksikliklerle seyahat etmenin çileye dönmesine rağmen zeytin yağı gibi üste çıkmanıza delirdik!
   Evet evet! Bizi siz delirttiniz
   - Hayvan Refah Yasasını 3 kez kadük edip gündeme almadığınız, eziyet gören, aç kalan, barınaklarda kaderine terkedilen ve sokaklarda telef olan hayvanları can olarak görmediğiniz için delirdik.
   - Her yaz ormanlarımız cayır cayır yanarken bir tane bile yangın helikopteri almadığınız için delirdik.
   - Özel sektörde mesai mevhumu olmadan çalışıp emeğinin karşılığını alamayan işçilerin sendikalaşması için yapılan girişimleri görmezden geldiğiniz ve özel sektör patronları ile dirsek teması içinde olup bu sömürüye ortak olduğunuz için delirdik.
   - İş cinayetlerinde ölen yüzlerce işçinin hesabını sormak şurada dursun, iş güvenliği önlemleri alınması için gerekli girişimleri yapmadığınız, işçinin ölümüne sebep olan patronların yargılanması için gerekli yasal prosedürü uygulamadığınız için delirdik.
   - Her yanı denizle kaplı ülkemizin neredeyse tüm kıyı şeridini otel sermayesine peşkeş çektiğiniz, yaz boyunca denize girecek bir kıyı dahi bulamadığımız, bu hak ihlali ile alakalı mahkeme kararı olmasına rağmen gerekli denetim ve yargı mekanizmalarını çalıştırmadığınız için delirdik.
   - İfade özgürlüğü hiçe sayılır, gazetecilerimiz yargılanırken davalıdan yana olmak yerine davacı tarafında durduğunuz için delirdik. 


   - Zamlar altında ezilirken asgari ücret tespit komisyonunda emekçi temsil edilmediği için delirdik.
   İşte her fırsatta gündemi değiştiren sizler, umuyorsunuz ki kendi suni gündeminizi yaratıp suyu bulandırdığınız zaman biz göremeyeceğiz ne yaptığınızı. Her fırsatta biz emekçi halkı yerli, yabancı, göçmen, Türkiyeli, Kıbrıslı diye ayırıp milliyetçi bir zeminden bizleri birbirimize düşman etmeye ve kendi halk düşmanı eylemlerinizi perdelemeye çalışıyorsunuz. Oysa kimin ne yaptığı da ne söylediği de gün gibi ortadadır, siz hepimizi mağdur ediyorsunuz. Biz bu ülkenin delileri, siz ise bu ülkenin en yanlış eseri...
   Sanarsınız ki su hep bulanık kalır, emekçi halk göremez üzerine sinmiş sömürünün sudaki yansımasını. Dedik ya yanlış hesapladınız.
   Bizi siz delirttiniz evet
   Evet, evet siz delirttiniz bizi
   Uçaklar, rüşvetler ve mobilyalar
   Ve ahlak üstüne nutuklar 

Editör: Ahmet Karagözlü